Yabancı: Veyl Alıntılar

Alıntı 20 bölüm on bir

Ediz'in dudakları dudaklarımdan ayrılırken gözlerinde akan lavın kıvamını gördüm.
"Senin yanındayken cennette gibiyim,"diye fısıldadı. "Ama bu cehennemde olmaktan çok daha kötü." Alnını alnıma yasladı ve gözlerini kapatarak o erkeksi sesiyle, "Siktir," diye hamurdandı. "Bu çok acımasızca."
Neden bahsettiğini bilmediğim için ne diyeceğimi bilemeyerek, "Ediz..." dedim. Gözlerini açtı ve yana kaydı. Beni kendine çekince sıcak nefesini tenimde hissettim.
"Bu çok acımasızca," diye mırıldandı tekrar. Kollarının arasına girdiğimde çenesi kaskatıydı. Bir süre tek kelime etmedi, ben de üstüne gitmedim.
"Bu nasıl bir şey, biliyor musun?" diye sordu yavaşça. "Yani senin yanındayken sana dokunamamak?.. Cennete bir kafeste konulmak gibi. Aklına gelebilecek bütün güzellikler senin olabilecekken sen sadece bir kafesin içinde durup onlara başkalarının sahip olmasını izliyorsun."
Gözlerimi öfkeyle kapattı ve "Dokunmak yok," diye mırıldandı. "Dokunmak yok."