Birinin tamamen zıttı gibi görünüyordu bu ikili ama tanıdıklarında birbirlerini aslında ikiside aynıydı, ikiside maskelerin altına saklanmıştı. İkiside maske takmaya zorlanmıştı.
Minhyuk & Hyungwon
Elindeki çiçeğe baktı, bir çok zehirli çiçek gibi delphinium çiçeği de çok göz alıcı bir görüntüye sahipti, güzel görünümü kendine çekerdi sizi sonra ise zehirlerdi ve bum...ölürdünüz. Ölmek mi istiyordu Hyungwon? Çiçeği şimdilik yerine bıraktı ama onunla olan işini halledecekti. Sadece şu an doğru bir zaman değildi, kendini yatağa attı ve Minhyuk'un anlattıklarını düşündü. Aslında birbirlerinden çok farklı karakterlere ve hayatlara sahiplerdi ama aynı zamanda çok fazla ortak yönleri vardı. İkisi de birbirinden farklı maskelerin ardına saklanmıştı ama yaşadıkları, duyguları aynıydı ikisinin de, maskenin ardındaki acı aynıydı.
Minhyuk'ta aynı Hyungwon gibi onu düşünüyordu sırtı dönük bir şekilde uyuyormuş gibi dururken, ondan hoşlanmıştı ama ciddi anlamda bir hoşlanmaydı bu, bir şeyler hissediyordu. Hyungwon'un yaralarına pansuman yaparken fark etmişti bunu, ona yakın olmak kalbini hızlandırmıştı ama Hyungwon'un ona karşı böyle hisleri olmadığını biliyordu bu yüzden bir şey söylememekte karalıydı ayrıca çokta zor olmazdı yıllarca homofobik arkadaşından hoşlanmış biriydi ve kalbim daha fazla aşk yüzünden kırılamaz herhalde modundaydı.
Derin bir nefes vererek arkasını döndüğünde uyuyan Hyungwon'un güzel yüzüne baktı, gercekten güzel bir yüzü vardı.
"Beni izlemeyi bırakta uyu Minhyuk, sabah erkenden ders var" dedi gözünü acmadan. "Seni izlediğimi nerden anladın?" Diye sordu Minhyuk.
Hyungwon gözlerini acıp Minhyuk'a baktı "Anlarım ben"
"Uyuyamıyorum"diyerek sızlandı Minhyuk.
"Yanımda uyumak ister misin? Ben uyuyamadığımda öyle yapmıştık ya hani ondan soruyorum" dediğinde Minhyuk duraksadı, onunla ilk uyuduğunda hislerini adlandıramadığı için bu bir sorun teşkil etmemişti ama şimdi...Farklıydı, yine de sevdiği çocuğun yanında uyuma teklifine hayır demek oldukça zordu.
"Olur" diyerek yataktan kalktı ve Hyungwon'un yanına yattı. Kalbi hızla atıyordu ve bunun nedenini çok iyi biliyordu Minhyuk ama Hyungwon içindeki kıpırtının nedenini bilmiyordu. Bir kaç saat sonra Minhyuk uyuyakaldı, Hyungwon ise tek eliyle Minhyuk'un saçlarıyla oynarken düşünüyordu. Ölümü, yaşamı ve Minhyuk'u.
Yattığı yerden kalkıp kopardığı delphinium çiceğini eline alıp banyoya ilerledi, suyu açıp küvetin dolmasını beklerken çiçeğin yapraklarını ezerek küçük bir şişede suyunu çıkardı ve başına kadar soğuk su dolu olan küvete girdi. Elindeki şişeden bir kaç yudum aldıktan sonra şişeyi kenara koydu. Gözlerini kapatıp düşündü onu anlamayan ve sevmeyen babasını, onu terk edip giden annesini ve kısa zamanda tanıdığı, kalbini çarptıran Mİnhyuk'u. Üzülecek diye düşündü ve belkide bana çok kızacak ama beni anlayacak dedi Hyungwon.
Minhyuk Hyungwon gözlerini kapattıktan yarım saat sonra kalkıp banyoya gelmişti ve o zamandan beri sadece ayakta dikilip bakıyordu, şoktan dolayı bir tepki gösteremiyordu ama akan gözyaşlarını da durdurduramıyordu. Neden diyordu hem, hem de anlıyordu onu tahmin edebiliyordu hissetiklerini. Küvetin yanında duran şişedeki suyu içti Minhyuk ve küvette Hyungwon'un yanına uzandı göz yaşları içinde ağlarken "Keşke nefes alırken senden hoşlandığımı söyleseydim" dedi Minhyuk ve Hyungwon'un elini tuttu ve o ara bilincini tam olarak kaybetmeye yakın olan Hyungwon da onun elini kavradı.
Maskelerinin ardına saklanan iki genç iyileşemedi, bazen sevgi yaraları sarmaya yetmezdi bazen de zaman yetmezdi. Hyungwon ve Minhyuk birbirlerine karşı maskelerini çıkardıktan sonra belki onları sevgileri kurtarabilirdi ama onlar artık kurtulmayı beklemekten vazgeçmişlerdi artık zaman yetmezdi.
- bu kurgunun son bölümü all ın klibinden ilham alınmıştır ki bunu zaten anlamışsınızdır.
umarım sevmişsinizdir🤍
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.