NEDEN HEP BEN?

Profesör'ümden mi hoşlanıyorum?!

Snape: "Sonuçta Mrs. Black siz de bir şeyler olduğunu biliyorsunuz dimi? Sizde hissediyorsunuz değil mi?" Çok şaşırmıştım. Profesörlerimden hep nefret etmişimdir. Ama sanki Profesör Snape benim için bambaşkaydı. Farklıydı. Hissedebiliyordum. Cevap evetti. Evet hissedebiliyordum. Ana konuşamadım.
Buz kesilmiştim. Ve Profesör Minerva McGonagall geldi ve
- Profesör Snape? Müsait misiniz?
Snape kafasını sağa yatırdı ve McGonagall'a baktı.
Ve yavaşça "Evet. Geliyorum." dedi. Bana son kez baktı ve hafifçe gülümsedi. O gittikten sonra oradan çıktım ve tuvalete gittim. Aynaya baktım. Yüzüm bembeyazdı. Bir anda arkamdan bir ses duydum. Bir gülme sesi. Mızmız Myrtle dı. Bana baktı ve "İyi misiiin?" diyerek güldü. İyiyim dedim ve yüzüme su vurdum.
-"Üzgün olan herkes buraya geliyor." dedi. Anlamamıştım. Arkamı döndüm ve "Kim mesela?" dedim. Yavaşça ürkek bir şekilde "Draco,Draco Malfoy" dedi. Çok şaşırmıştım. İnanamamıştım. Neden Malfoy üzgün olsaydı ki? Myrtle'a yavaşça gülümsedim ve çıkım. Profesör'ün söyledikleri aklımdan çıkmıyordu. Odama girdim ve Pansy bir anda ayaklanıp ; "y/n nerdeydin sen ya seni bekliyorum burada ne yapıyordun?" dedi. Ne söyleyeceğimi bilememiştim. "Tuvaletteydim." dedim. Ve yatağıma uzandım. Bana;" Draco mu yoksa?" dedi ve Pansy'nin yüzüne bakıp "Hayır,neden o olsun ki?" dedim. Ve Myrtle'ın dedikleri aklıma geldi. Draco uzaktan bakıldığında çok sert biri gibi duruyordu. En son tahmin edeceğim kişi o olurdu. Ona sorarsam söylemeyeceğini de biliyordum. Bu aptal okuldan bir an önce gitmek istiyordum. Erkekler ile uğraşmayacağım derken iki tanesi birden geldi. Off...
Sabah erken uyandım. Herkes uyuyordu. Aşağı indim ve Draco'yu koltukta otururken gördüm. Yalnızdı. O anda aklıma iddia geldi ve bunu kazanacaktım. Hemen bu fırsatı kaçırmayıp yanına gittim. Ve yavaşça;"Hey, günaydın. Oturabilir miyim?" dedim. Bana baktı. Masmavi güzel gözleri kızarmıştı. Ağlamıştı. Sert bir şekilde "Git başımdan! Kimseyi istemiyorum." dedi. Ne diyeceğimi bilemedim ve yukarı çıktım. Üstümü değiştirirken Pansy uyandı ve "Günaydın baddy" diye bağırdı. Bende kısık bir ses ile "Günaydın." dedim.
Açıkçası Draco'nun öyle söyleyeceğini hiç tahmin etmemiştim. Ders zamanı geldi. Ders Karanlık Sanatlara Karşı Savunma ydı. Yani benim en sevdiğim ders. Ama Profesör tam bir aptaldı. Gilderoy Lockhart. En sevmediğim Profesör dü kendisi. Pansy mutlu bir şekilde "Bugün iksir dersi yok. Profesör Aptal Snape'i görmek zorunda kalmayacağız." dedi ve herkes güldü. Benim dışımda. Aklıma dünkü yaşananlar geldi. Unutmuştum..
Ve benim şansıma sınıfa Snape girdi! Bize döndü ve "Sayfa 394'ü açın." dedi. Herkes şaşırmıştı çünkü ders iksir değildi. Goyle Snape'e dönerek; Profesör dersimiz karanlık sanatlara karşı savunma. Profesör Lockhart nerede?" dedi. Snape kızgın bir şekilde"Bugün derslere katılamayacak. Sayfa 394'ü aç!" dedi. Ve bir anda bana baktı. Tam ona bakıyordum. Kafamı eydim ve sayfa 394'ü açtım. Ve bir anda adımı duydum. "Mrs. Black!" kafamı kaldırdım ve Snape'e baktım. Bana sayfayı okumamı söyledi. Ve bende okudum. Sonra diğer sayfayı ve diğer sayfayı. Ders bitti ve ben çok sinirliydim. Pansy bana dersin sonunda "Sana kafayı takmış bu galiba. Bu ne böyle?!" dedi. Ayağa kalktım ve siz gidin ben geleceğim dedim. Arkamdan "Y/n nereye gidiyorsun?? Y/n?" dedi ama cevap vermedim. Snape çoktan gitmişti. Kapısını çalmadan odasına girdim ve ona baktım. "Mrs. Black. Buyrun?" dedi. Ve bende "Buyrun mu? Derste yaptığınız neydi? Her sayfayı ben okudum. Her şeyi ben yaptım. Neden?!" dedim. Bana baktı ve"Bu derste çok iyi olduğunuzu duydum. Kendimde test etmek istedim"dedi. Açıkçası ne diyeceğimi bilemedim. Tam kapıya doğru yönelirken kolumdan tuttu ve bir anda burnumu onun kemerli kocaman burnuna değerken buldum. Çok yakındık. Konuşamadım. Gözlerine daldım. Kulağıma yaklaştı. Burnum onun boynuna değiyordu. Çok güzel kokuyordu. Hemde çok.. Bir an kendimi çok güzel hissettim. Onu öpmek istedim. Evet İksir Profesörümüzü öpmek istedim. Tam onu öpmek için kafamı yüzüne çevirecektim.
O anda yavaşça fısıldadı: "Birdahaki gelişinizde kapıyı çalın lütfen Mrs. Black. Şimdi çıkabilirsiniz."
Ne?!! Şaka mı bu? İnanmıyorum. Bir anda onu ittirdim ve sertçe kapıyı çarparak çıktım oradan. Bir an bana iyi davranıp bir an emir veriyordu. Gerçekten anlamıyorum. Buradaki herkes birbirinden aptal. Herkes salak. Slytherin ortak salonuna girdim. Herkes aşağıdaydı. Konuşuyorlardı. Draco,Pansy,Crabbe ve Goyle koltukta oturuyorlardı ve konuşuyorlardı. Draco beni gördü ve bir anda ayaklandı.
"Y/n? Ben-" dedi ve ben "Şimdi olmaz Malfoy. Beni rahat bırak."dedim ve odama çıktım. Odama girdim ve Pansy arkamdan gelmişti. "y/n yine ne oldu?" dedi. Ve bende ona bakıp "Hiçbir şey Pansy sadece yalnız kalmak istiyorum." dedim o da bir şey söylemeden aşağı indi. Yatağıma yatacakken bir kağıt buldum.İlk başta kağıdı hiç önemsemedim. Ama sonra merak ettim ve açtım. İçinde;"Herkes uyuduktan sonra benimle kızlar tuvaletinde buluş. D.M."
yazıyordu. Draco mu? Bunu bana Draco mu göndermişti? Şaşırmıştım. Ama artık erkeklerden bıkmıştım. Ama aklımda sadece tek bir şey vardı;
Snape'in kokusu..
Çok güzeldi. Koku aklımdan çıkmıyordu.

Sonra yattım ve kağıda baktım. Gitmeyecektim tabiki. Draco'nun geleceğini de sanmıyordum. Ama kazanmam gereken bir iddia vardı. Ve çok sinirliydim. Kararsız kaldım. Ve herkes uyuyana kadar bekledim. Herkes uyuduktan sonra sırf o iddia için yataktan kalktım. Ve tuvalete gittim. Ve tuvalete baktım. "Draco?" diye seslendim. Myrtle çıktı ve bir anda korktum. Ve dedi ki" Draco buradaydı. Seni bekledi. Ama gelmedin hahaha. Ve yeni gitti." dedi ve koşarak oradan çıktım. Draco'ya yetişmek için koşuyordum. Ve koridorun sonunda ve köşesinde Draco'yu gördüm. Orada öyleyece duruyordu. Ne yapıyor bu amk dedim kendi kendime. Emin olamadım. Tam karşımda duruyordu. Yanına gittim yavaşça. Ama biraz daha yaklaştığımda yalnız olmadığını farkettim. Snape yanındaydı. Ne yaptığını soruyordu. Draco bana baktı çok şaşırmıştı. Gelmeyeceğim sanmıştı. Ve ben o anda Snape'e baktım. Bir anda asasını bana tuttu. Ve "Oh, Mrs. Black. Bu saatte neden yatağınızda değilsiniz?" dedi. Yine karşıma çıkmıştı. Engelleyemiyordum bunu. "B-b-b ben" derken "Siz?" dedi ve ben düzgün davranmaya çalışarak "Tuvaletteydim Profesör." dedim. Ve Snape Draco'ya dönerek; "Malfoy, odana git." dedi. Draco benimle konuşamadığı için sinirlenmişti. Bana baktı ve hızlıca gitti. Snape baktım. Sadece baktım. Ona aşık mı oluyordum. Tabiki hayır. Ya da bilmiyorum. Ama çok başkaydı. Draco'da iyiydi ama kararsızdım. Snape yürümeye başladı. Ve "Beni takip et." dedi. Ona yetişmek için biraz koştum. Ve yanına geldim. Onun odasının önüne geldik. Kapıyı asası ile açtı ve bana geç diye işaret etti. Geçtim ve kapıyı kapattı. Arkamı döndüm. Yüzüne baktım. Kızgındım ona ama yüzüne bakınca kızgınlığımı hatırlayamıyordum. Bana doğru gelmeye başladı. Bende yavaşça geri gitmeye başladım. Ve masasına dayandım. Altımda kısa bir şort vardı. Hava sıcaktı. Beni iyice süzdü ve "Mrs. Black. Bu saatte tuvalete gideceğinize inanmamı düşünmüyorsunuz değil mi?" dedi. O an o kokuyu tekrar hissettim. Onun kokusunu. İstediğim tek şey ona deli gibi sarılmak ve bütün gece koklamaktı. Ne diyeceğimi bilemedim. Kokusu kör etmişti beni. Bir anda salak gibi ağzımdan şu cümle çıktı:"Size bakmak istemiştim." içimden kendime deli gibi sövmeye başladım. Salak y/n.
Salaksın salak!!
Snape güldü. Ve daha da yaklaştı.Elini belime koydu ve dedi ki;