Êgêrie // Marvel Imagine

Bucky

İstek: (istekler açık/ smut kapalı)

Çeviri
Konu: Bucky, bir dava için olsa bile, diğer insanların önünde dans etme fikrinden hoşlanmıyor.
Kelime sayısı: 697
Uyarı: baba kink, müstehcen müstehcenlik, 18 sadece, kıskanç!Bucky, kink övgü, bu sadece pislik
Yazar: becs-bunker

Bucky, sırtını duvara yaslamış, alt dudağı dişleri arasında tutulmuş ve horozu takım elbise pantolonunun sınırlarında gerilmiş şekilde senin kulüpte çalan müziğe sallanmanı izliyordu.

Sen sahnede müthiş bir gösteri sergiliyordun. Hepsi gizli bir operasyondu. Steve ve Nat kulübün arka tarafına geçip, sahibine sabitleyebilecekleri herhangi bir kanıtı ele geçirebilmeleri için sadece dikkat dağıtıcı biriydin. Brock Rumlow'un yasa dışı bir uyuşturucu çetesinin parçası olduğundan şüpheleniliyordu ve onları getirmek sizin ve ekiplerinizin göreviydi.

5 aylık sert greftin ardından, Brooklyn'in arka tarafındaki bu kulüpte nihayet sağlam bir liderlik elde ettiniz. Bucky, bir dansçı rolünü oynamana karşı çıkmıştı, bunun esas olarak ikiniz arasındaki gizli ilişki yüzünden olduğunu biliyordun ve bir polis olarak yeteneklerinden şüphe duyması değildi.

Yine de, seni izlediğini ve performansın üzerinde tutulan o delici mavi gözleri hissettiğini bilmek, seni harekete geçirmeye teşvik etti.

15 dakika kalçalarını sarmaladıktan sonra, ellerini her kıvrımı kucaklayan ve neredeyse alçak gönüllülüğünü örten elbisenin cılız malzemesinin üzerinde gezdirdikten sonra, vücudunu müziğin her ritmine ve uğultusuna hareket ettirirken ve (çoğunlukla ) erkekler seni izlerken, performans bitmişti.

Bir personel tarafından kendi küçük giyinme odana geri dönmeden önce seyircilerden bir tezahürat ve boğmaca ile tepki gördün.

Steve sana minyatür kulaklığınla işin yapıldığına dair her şeyi net bir şekilde verdiğinde ve ihtiyaç duydukları şeyi aldıklarında, kulaklıkları çıkardın ve odadan ayrıldın.

Arkanda net bir varlık hissettiğinde çıkış kapılarından henüz geçmiştin. Hemen içgüdülerin devreye girdi.

"Kahretsin, bebek. Sadece benim." Diye homurdandı Bucky, yumruğunu burnuna ulaşmayı başaramadan yüzünün ortasında yakaladı.

"Barnes- ne oluyor! Böyle gizlice dolaşamazsın." Diye tısladın, elini geri çekerek.

Bucky, kalçalarını tutmadan ve seni en yakın ara sokağa doğru geri götürmeden önce omzunun üzerinden iki kez tuttu.

Sırtın duvara ulaştığında nefesini tuttun, Bucky'nin vücudu seni duvarla onun arasına sıkıştırdı.

Kalçalarını seninkine bastırırken pantolonundaki çıkıntıyı hissedebiliyordun, bu da performansının onun üzerindeki etkisinin farkında olmanı sağlıyordu. Karnındaki beklenti bobinini ve külotunu ıslattı.

Gizli görevde olmak, Bucky'nin buradaki müşterilere uyması gerektiği anlamına geliyordu. Tasarımcı bir takım elbise ve pantolon giymiş, son birkaç hafta içinde yüzündeki kaşıntı uzamış, bu görüntü dizlerini zayıflatmak için yeterliydi.

"Tüm o lanet olası insanların önünde böyle dans edemezsin." Diye homurdandı ve elini boynunun dibine doğru hareket ettirdi. Seni karartılmış bir bakışla izlediğinde tutuşu gevşemişti, uyarılma kasırga gibi içinden geçiyordu.

"Üzgünüm babacık, Seni kıskandırmak için yapmadım."

"Biliyorum bebeğim. Biliyorum." Bucky kalçalarını seninkine doğru yuvarlayarak vücudunu bir inilti ile sarsıyordu.

SMUT BAŞLANGICI !

"Beni ne kadar zorladığını hissediyor musun?"

"Ayrılmadan önce babanın büyük aletini doğru dürüst hissetmek ister misin? "

Nefes nefese başını salladın.

"Söylediğini duymak ister misin." Diye sordu Bucky.
Göğüslerinden birini sertçe sıktı, cevaplamadan önce seni onunla duvar arasında kıvranmaya teşvik etti.

"Lütfen. Lütfen becer beni babacım. Beni doldurduğunu hissetmek istiyorum. Sana ihtiyacım var."

Bucky sırıttı, hızlı, ateşli bir öpücükle dudaklarını senin üzerine çarptı ve pantolonunun kemerini geri çekip, onları dizlerinin üzerine iterek ağrıyan horozunu serbest bıraktı.
Zaman çok önemliydi ve külotunun malzemesi yeterince zayıftı, bu yüzden Bucky onları senden koparmadan önce biraz zaman kaybetti, böylece bacakların beline takıldı ve horozunu sırılsıklam kıvrımların arasına yerleştirdi.

Umutsuz bir ihtiyaçla sana bulaşmaya başladığında inlemeleriniz ve soluklamalarınız bir araya geldi. Horozunun her vuruşu çok derine çarptı ve çok iyi hissetti, ne kadar gürültülü olduğunuzu umursayacak tutarlılığa sahip değildin. Ya da çılgınca ateşli meslektaşını, işteyken az önce izlediğiniz kulübün yanında kirli bir sokakta düzüştüğünüz gerçeği.

Bucky, "Ne kadar iyi bir kız, benim iyi lanet olası kızım." Diye homurdandı boynuna karşı ara sıra cildini kıstırıyordu.

Parmaklarını onun kısa saçlarına taradın, seni salı vermene daha da yaklaştırırken sana getirdiği zevkin tadını çıkardın.

"Kahretsin, boşalacağım bebeğim."

"Öyleyim." Dedi nefes nefese, aranızdaki bir el uzanıp klitorisine vurabilmek için, "içimde boşaldığını hissetmek istiyorum babacık."

"Lanet olsun, beni öldüreceksin bebeğim."

Sen onun horozunun etrafında sıkılırken Bucky'nin itme hareketleri kekeledi, aynı zamanda seninki gibi orgazmını da ateşledi.

Bucky'nin hamleleri sonunda durana kadar yavaşladı. Hem senin hem de onun yapışkan orgazm karışımı, nazikçe çekip seni ayaklarının üzerine koyarken uyluklarından aşağı doğru akıyordu, her iki yüzünde baş döndürücü bir gülümseme vardı.

SMUT BİTİŞİ !

"Bu eğlenceliydi," diye yorumladın, Bucky pantolonunu çekip kendini içeri sokarken elbiseni düzelterek.

"Elbette, bebeğim." Belinin arkasına bir el getirdi, seninle ara yoldan çıkarken, buluşma noktasında diğerlerine katılabilmek için seninle yürüdü.

"Yarın akşam yemeğe çıkmaya ne dersin? İyi yapılmış bir işi kutlayalım." Diye önerdi Bucky, ona bakarken gülümsemeni genişleterek.

"Bucky Barnes, bana çıkma teklif mi ediyorsun?" Sana büyüleyici bir şekilde sırıttı. "Geç kalmak hiç olmamasından iyidir, değil mi?"

Başını sallayarak kıkırdadın. "Bu durumda çok isterim."