Mezarlık

112 21 92
                                    

  
                            3. Bölüm
                           Mezarlık
🌿
Düzenlenecektir.

...

"Ölüm korkusu, ölümden daha korkunçtur."

Ölmedim ama bu bekleyiş çoktan ruhumu öldürmüştü. Hayatımda ilk defa zihnimin acıdığını hissediyordum. Beynimin kemirildiğini hissediyordum, korkuyordum. Yorganımın içinde bugün yaşadıklarıma bir anlam vermeye çalışıyordum .Okuldan geldiğimde hemen duşa girip sıcak suyun altında kendimi rahatlamaya çalıştım; işe yaramadı. Siyah yüzün görünüşü aklıma geldiğinde titremeye başladım. Yorganımın içine daha fazla sokuldum.


Sanki beni her şeyden koruyacakmış gibi yorganıma sıkıca sarıldım. Ne zaman annemden kaçsam sürekli yorganımın altına girerdim. Yorganım benim için beni Dünyadan koruyan bir araçtı.Yaşım ilerledikçe de bu düşünceden vazgeçemiyordum. Yünlü bir örtü beni Siyah yüzden mi koruyacaktı ?


Mavi ince pjamamın içinde üşüyor; kurutmadığım uzun kahverengi saçlarım yağmur ormanına dönmüştü. Göz altlarım ağlamaktan kızarmıştı. Islak saçlarım göz yaşlarım ile birlikte yastığı mı ıslatmıştı . Yatağımda doğrulup saate baktım. Annemin işten gelmesine daha vardı. Hayatımda ilk defa annemin eve erken gelmesini istiyordum. Evde başka bir insanın olması en azından içimi rahatlatırdı.
Ev kapısını ve kendi odamın kapısını kilitlemiştim . Yastığımın altındaki küçük bıçağı alıp yeniden uzandım. Avucumundan biraz daha büyük olan keskin ve altında taş işlemeleri olan süslü bir bıçaktı. Babamın maskelerini yaparken kullandığı bıçaktı. Becerikli elleriyle ince tahtanın üzerine bu bıçağın sivri ucuyla şekil verirdi. Bıçağın parlak yüzüne baktım.

"Benden bir tane daha var . Can yakan ve öldüren ..."

Kağıtta ki kelimeler zihnimde dönüp durmaya başladı. Anlamsızdı ; ikinci bir kişiliğim mi vardı? Yoksa... Odamdaki boy aynasına odaklandım. Aynanın içindeki yansımam mı bana ulaşmaya çalışıyordu? Tuvalet aynasından bana o mu mesaj yollamıştı? İnanılmaz bir baş ağrısıyla yorganı kafama çektim. Anlamsızdı; deliriyordum.Zihnime dolan sesle yorganın içine daha çok girdim.

"Deliren insanlar delirdiğinin farkına varamazlar"

İç sesimin susmasını istiyordum. Kafamı yorgandan kaldırıp yastığa yerleştirdim. Göz kapaklarım istemsizce kapanmaya başladı. Bu saate uyumazdım. Ama beynime karşı koyamıyordum. Bedenim titriyor bana uyarı veriyordu. Üzerimi büyük bir yorgunluk oluşmuş ; göz kapaklarım kapanmaya başlamıştı bile.  Biri uyumam için zihnimi elle geçirmişti sanki. İstemsizce gözlerimi yumdum.

Annemin odasındaydım; buraya nasıl gelmiştim?Uzun kahverengi saçlarm açık ve dağınıktı. Mavi pijamamın üzerinde siyah lekeler vardı.Etrafıma bakındım. Annemin sade bir o kadar da düzenli odası garip duruyordu. Sezemediğim bir gariplik. Boğazıma siyah kalın parmaklarla sarıldığında çığlık attım. Çığlığımı duyamıyordum. Arkamı döndüğümde siyah yüz oradaydı. Siyah yüz beni sertçe annemin yatağına itti. Ona karşı koyamıyordum; kalıplı vücudu benim vücudum için çok güçlüydü. Ellimden geldiğince çırpınmaya çalışsam da o kalın parmaklarını boğazıma dolanmış sıkıca kavramıştı. Boğuluyorum ama herhangi bir acı hissetmiyordum. Ellerimi onun yüzüne doğru götürdüm.Siyah mat maskesini tuttum. Tüm gücümle çekmeye başladım. Onun elleri hâlâ boğazımdaydıBeni büyük bir nefret ile boğuyordu. Sanki maske yüzüne yapışmıştı. Tüm gücümle daha çok çektim. Siyah maskeyi çıkardıktan sonra yüzüne bakmak istedim fakat yüzü yine siyahtı. Bir maske daha takıyordu. Diğer maskenin altında kullakları ve ten rengi görünüyordu. Ellerimi son maskeye uzattığımda siyah yüzün daha sıkı kavradığı boynumdan nefes alamadım. Gözlerim kapandı.




Ölü YüzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin