- Heyecan Ve Sinir-

401 10 0
                                    

Tam gözlerimin içine bakıyordu. İçime işlemişti bakışları. Çok yakışıklı olmuştu. Siyah bir pantolon ve bembeyaz bir gömlek giymişti. Gömleğinin kollarını dirseklerine kadar kıvırmıştı. Çok cool bir görüntü oluşturmuştu. Saçlarında bir farklılık yoktu. Cafede gördüğüm gibi sağa yatırmış , kenarını hafif kaldırmıştı sanırım.

'Ayakta kalmayın Duru hanım lütfen oturun ' dedi tekrar Hakan bey. Onu dinleyerek çantamı kolumdan çıkarıp önümde duran küçük sehpaya koydum. Gözlerimi ondan çekip Hakan Beye baktım ve zorda olsa gülümsedim çünkü ukalayı gördüğüme gerçekten şaşırmıştım.

'Ah lütfen hanım demeyin Duru demeniz yeterli ' dedim. Hanım kelimesinden hoşlanmıyorum. Çok ciddi bir kelimeydi. Ben ciddiliği sevmezdim. Herneyse. Tam karşı koltukta oturuyordu bay ukalaa. Ona bakmak istemiyordum ama gözlerim ikide bir ona kayıyordu. O ise gözünü bile kırpmadan içeri girdiğimden beri bana bakmayı sürdürüyordu. Sessizliği Okan bozdu.

' Ben Okan , sizde şu babamın bahsettiği Aras Bey olmalısınız memnun oldum' dedi  yakışıklıya bakarak. Hım demek adı Arastı. Güzel isim.Aras 'bende' diyerek kısa kesti.

'Neyse ben artık kaçar ve baba bu güzel bayanı kaçırmamanı  diliyorum uzatmadan gidiyorum 'dedi sırıtarak.

'Ah tabi olum işimize uygunsa neden olmasın 'dedi Hakan Bey. Küçük bir tebessümle Hakan Beye baktım. Okanda o sırada odadan çıktı. Kısa süre sonra Hakan Bey tekrar konuştu.

'Ah pardon sizi tanıştırayım , bu Duru Aras ' dedi Arasa bakarak. Sonra bana dönerek.

'Bu da Aras Duru beraber çalışacaksınız ' dedi ciddiyetle. Neee ? Beraber çalışmak mı bununla mı ? Ben mi? Onla mı. Ah hayır olamaz!Arasın bana baktığını hissediyordum. Bakışları uzun sürünce rahatsız olmuşcasına yerimde kıpırdandım. Yine cafedeki anlamsız gözlerle bakıyordu. Diken üstünde gibi hissettim. Sonunda konuşma gereği duyarak

'Memnun oldum güzel bayan ' dedi hem güzel kelimesine vurgu yaparak hemde Okanı taklit ederek. Tabiki güzel kelimesine inanmadım. Alay ediyordu aklı sıra. Ciddi bir tavırla

'Umarım  bende olurum 'dedim.

'Hiç şüphem yok ' dedi sadece benim duyabileceğim bir ses tonuyla. Göz devirip çantamdan dosyaları çıkarıp Hakan Beye uzattım.

'Buyrun gerekli olan evraklar Hakan Bey'

'Hıımm' dedi dosyayı incelerken. Bende bu sırada Arasa yandan bir bakış attım. Kafasını eğmiş telefonuyla ilgileniyordu. Kaşlarımı çattım. Neden bende bilmiyorum sormayın. Ona baktığımı farketmiş gibi kafasını kaldırıp bana baktı. Hemen gözlerimi kaçırdım. Kahretsin yakalanmıştım. Kolay kolay utanmayan ben şuan deliler gibi utanmıştım.Bir daha bakmak yok Duru. Bakmak yok. Hakan Beyin sesiyle irkildim ve ona döndüm.

'Tamam duru hanı-ah pardon Duru, şuanlık bir sorun göremedim. Bir kaç tane soru soracaktım ama gerek kalmadı 'dedi ve Arasa döndü.

'Aras seninle ilgilide bir sorun yok ' dedi. Aras sadece kafa salladı. Sonra ikimize de bakarak

'Siz ikiniz anlaşmışa benziyorsunuz. Şimdi sizlere küçük işler vereceğim. Bakalım işinizi ne kadar iyi yapıyorsunuz dosyanıza baktığımda daha önce bir iki kere denemişsiniz bu işi' dedi. Evet sekreterliği bir iki kere denemiştim ama denediğim yerler beni çok yormuştu bende dayanamayıp ayrılmıştım. Bir tanesinede haber vermeyip gitmemiştim. İbnelik olsun diye ahsjsj. Napiyim arada böyle şeyler yapıyorum işte. Hakan Bey ayağa kalkarak dolaptan 6 adet dosya çıkarıp önümüze koydu.

Senide Kaybetmek İstemiyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin