But we were dancing
Dancing with our hands tied, hands tied
Yeah, we were dancing
Like it was the first time, first timeHarry düşünceli bir şekilde ortak salonlarındaki şöminenin önünde oturmuş dizlerini kendine doğru çekmişti. Arkadaşları ona ne olduğunu hiç anlayamamıştı bile. Harry de açıklamaya çalışmıyordu. Sabahtan beri suskundu. Doğru düzgün yemek bile yememişti.
"Harry, seni zorlamak istemiyorum ama bizimle konuşursan rahatlayabilirsin." Hermione Harry'nin omzuna dokunup konuşunca Harry burukça gülümseyerek arkadaşına döndü. "Ne konuşacağımı bilmiyorum Herm."
"Mesela bize neden Slytherin bir kız seninle konuştuktan sonra hemen buraya geldiğinden bahsedebilirsin dostum." Ron endişeyle sorunca Harry'nin gözleri dolmuştu. Arkadaşlarına belli etmemek için başını öne eğdi. Hermione ve Ron ise üzgün bir şekilde birbirlerine bakmakla yetinmişti. Harry bir şey anlatmadığı için ne söyleyebileceklerini bilemiyorlardı.
Ron'un hatırlatmasından sonra Harry'nin aklında yine aynı cümleler dönünce Harry ellerini saçlarına geçirdi.
"Draco ile sevgiliymişsiniz. Buna inanacağımı mı düşünüyorsun? Sen onun için basit bir oyundan başka hiçbir şey değilsin. Şu an yüksek ihtimal ortak salonumuzda arkadaşlarıyla senin hakkında konuşup eğleniyordur. Dün onun Pansy'e bu sadece bir oyundu dediğini duydum. Sen ise hala bunu anlamıyorsun."
Harry kızın söylediklerinden sonra bir şey diyemeden onun gidişini izlemişti. Neden bu kadar üzüldüğünü de anlamıyordu. Kendine bir şeyleri itiraf etmekte çok zorlanıyordu.
Sürekli onu yanında görmeye alıştığını, onun gülümsemesinin çok güzel olduğunu kabullenmek zordu. Bunca zamandır birbirlerine nefretle yaklaşmışlardı. Birkaç gün ona iyi davrandığı için onu sevmeye başlayamazdı.
Bunları düşünürken aklına yine Astronomi Kulesi'nde ona inandığını söylemesi, onunla dalga geçenlere karşı Harry'i savunması gelince Harry dolu gözlerini saklayamamaya başladı.
"O kız bana Draco'nun benim hakkımda konuşup eğlendiğini, onun için sadece bir oyun olduğumu söyledi." Harry kısık bir sesle konuşunca Ron bir şey diyecekti ki Hermione ona bakarak susmasını sağladı.
"Draco'dan mı hoşlanıyorsun?" Hermione ilgiyle sorunca Harry kızarmış gözlerini arkadaşına çevirdi. "Bilmiyorum."
Hermione onun halini gördüğü gibi hemen arkadaşına sarılmıştı ancak Harry onun sarılışına karşılık bile verememişti. O kadar yorgun hissediyordu ki sadece başını Hermione'nin omzuna yaslamakla yetinmişti.
Ron ise onun haline oldukça üzgün durduğu için bir şey diyerek onu azarlayamamıştı bile. Hermione arkadaşının saçlarını okşayıp "Bence bunu Draco ile konuşmalısın." dediğinde Harry yutkundu. "Ne konuşmalıyım? O da oyun olduğunu söylüyor zaten. Bana kendi isteğiyle teklif etmediğini en başında söylemişti."
"Belki şimdi bir şeyler değişmiştir? Sana eskisi gibi davranmıyor Harry. Bunun sen de farkındasın, seninle ilgileniyor." Hermione'nin söyledikleri Harry'nin kalbinin daha da ağrımasına sebep olmuştu. "Onunla baloya gitmem için benimle ilgileniyor. Benimle ilgilenmek istediği için değil. Beni sevdiği için hiç değil."
"Harry! O bunu başka yöntemlerle de yapabilirdi. Draco'nun bir Slytherin olduğunu unutuyorsun. Senin bir şeylerini öğrenip seni tehdit edebilirdi. Zorla onunla baloya gitmeni sağlayabilirdi. O sana iyi davranarak senin kendi isteğinle evet demeni bekliyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐃𝐚𝐧𝐜𝐢𝐧𝐠 𝐖𝐢𝐭𝐡 𝐎𝐮𝐫 𝐇𝐚𝐧𝐝𝐬 𝐓𝐢𝐞𝐝 | 𝐃𝐫𝐚𝐫𝐫𝐲
Fanfic"Potter balo için eş bulamamış diye duydum. Onun balo eşi sen olacaksın." | Dancing With Our Hands Tied - Taylor Swift |