The Promised Future

7

Ve son bölüm... İyi okumalar

Arthur taht odasına geldiğinde babasına ne olduğunu sordu.Cevap alamadan iki gardiyan içeri girdi, aralarında Leydi Essyllt tutuyordular.Prens şaşkınlıkla krala baktı.

"Lady Essyllt, odasında sihir yaparken görüldü.Hizmetçi beni bilgilendirmek için hemen geldi ama büyücü olay yerinden çoktan kaçmıştı." Kral muhafızlara döndü. "Onu geri getirdiğiniz için teşekkürler.Şafakta idam edilecek."Gardiyanlar eğilerek kadını zindana sürükledi.

*

Arthur hala şok altında odasına geri döndü.Leydi ile biraz yalnız kalmıştı ama kadın onu öldürmeye hiç çalışmamıştı.Merlin soğuk zeminde diz çökmüş,elinde fırçayla kirli tabakların yarattığı tüm pisliği temizlemeye çalışıyordu.

"Buna inanabiliyor musun Merlin?  Leydi Essyllt idam edilecek.  Görünüşe göre bir büyücü ... " Arthur'un sesi belirsizdi,şüpheye bulanmış?

Ve sonunda anladı.Bu nedenle Merlin, Leydi'den şüphelenmişti.Etrafında hiçbir zaman güçlü bir enerji ya da kara büyü hissetmemişti ama kesinlikle bir şeyler vardı.Merlin, atları temizlemesi gerektiği bahanesiyle kraliyet odasından ayrıldı ve odanın ortasında fırça ve kova su bıraktı.İkişer ikişer, zindanlara giden merdivenlerden aşağı koştu.Gardiyanlar onu durdurmaya bile çalışmadı ve o açık güvenlik meseleleri hakkında Arthur'la konuşması gerektiğini düşündü.Şimdi hücrenin önünde durarak parmaklıklara doğru eğildi ve fısıldadı.

"Leydi Essyllt.Yarın ateşte yanmak üzeresiniz ve gelecekteki kralın hizmetkarı olarak,eylemleriniz için bir açıklama talep ediyorum."

Kadın kıvrıldığı köşeden ayağa kalktı ve büyücüye doğru yürüdü.Gözleri varlığının her santimini tarıyor gibiydi ve kaşlarını çattı.

"Kimin aklına gelirdi?Kraliyet ailesinde saklanan çok güçlü bir büyücü ..." Daha önce fark etmediği için kendine kızarak iç çekti.Bir müttefiki olabilirdi ve planları işe yarayabilirdi.Merlin'in yanan bakışları altında derin bir nefes aldı ve ona bir açıklama borçlu olduğunu hissetti.

"Ben ... Arthur'a aşk iksiri içirttim ama işe yaramadı.Sonra ona büyülü bir broş verdim ama hiçbir etkisi olmadı.Ve hizmetçi odama girdiğinde, odasına koymayı planladığım bir keseye büyü yapıyordum ..."

"Ama neden ?"

"Arthur'la evlenerek,Kral öldüğünde eski dini geri getirmiş olurdum.Arthur'un topraklardaki büyüyü tekrar karşılayacak kadar saf bir kalbi olduğuna inanıyorum.Ama büyülerimden hiçbiri işe yaramadı.Sadece en gerçek aşkın en güçlü büyüye bağışıklığı olduğunu söylüyorlar.Sanırım Arthur'un böyle duygulara sahip olamayacağına inanacak kadar aptaldım."

Şimdi yere yenilmiş bir şekilde bakıyordu.Kendini hiçbir zaman en iyi büyücü olarak düşünmedi,ancak bu kadar büyük ve hızlı bir şekilde başarısız olmak ona utanç getirdi.Merlin,gözleri altın rengi parlamadan önce omzunun üzerinden baktı.Hücredeki kilit ikiye parçalanarak yere düştü.

"Şimdi beni dinle. Ayrılacaksın ve asla Camelot'a dönmeyeceksin.Ve evet, bir gün Arthur kral olacak,bu ülkenin şimdiye kadar gördüğü en büyük kral olacak,"  yüzünde beliren parlak gülümsemeyi gizleyemedi  "ama bu benim kaderim.Senin değil.Halkına sabırlı olmalarını söyleyin.Albion yükselecek,söz veriyorum." Yoldan çekildi ve hapishaneden çıkmasına izin verdi.

"Sen o'sun, değil mi?"  bir gerçek olmaktan çok sorudan ibaretti.Ve Essyllt biliyordu ki Arthur'un kalbindeki aşk bu adam için ise, o zaman Albion artık bir efsane değil, vaat edilmiş bir gelecek.Başarısız olabilirdi ama sonuçlar oradaydı.Leydi,uzaklaşırken hizmetçinin önünde eğildi,bir daha asla görülmedi.