BERCESTE 🍁LAL

Lotus Çiçeği 💮

Herkese selam! Bölüm sonuna beklerim 😈🖤

************************

Berceste 🍁;

Allah'ım şuan o kadar mutluydum ki! Özgür beni seviyordu! Bana değer veriyordu! Sabah o kadar kendimi hırpalanmış, yorgunum hissediyordum ki! Asıl rüya şimdi başlıyordu benim için. Deniz'in odasına gitmek istemiştim son bir kez kokusunu içime çekmek istemiştim o an bir daha görmeyeceğimi düşünerek. Ama yanılmışım. İyi ki de yanılmışım. Odadan çıkıp elimi yüzümü yıkamak ve kendimi toplamak için banyoya gittim. Salona girdiğimde gözüm Onur abimi aradı ama yoktu. Gitmişti herhalde. Ben ne yapacaktım şimdi? Tamam sevgilim olabilirdi ama utanıyordum işte! Bir bakışı, bir gülüşü, göz kırpması kalbimin ritmini değiştiriyordu işte.

Özgür'de Onur abiyi aradığımı fark etmiş olacak ki,

"Onur şimdi gitti işi varmış. İkimiz tekiz evde." Dedi.

"Özgür yayını başka bir şey için açacaktık ama hani biz şimdi şeyiz ya, şey." Dedim. Lafımı bölüp,

"Neyiz biz Berceste hanım? Söyle bakalım." Dedi. Beni bir anda ateş bastı ama kendime gelip ona cevap verdim.

"Arkadaşız ya Özgür." Dedim ve güldü. O yanıma doğru gelirken ben de geri geri gidiyordum. Tam kaçacak iken belimden yakalayıp beni kendine çekti.

"Demek arkadaşız ha? Peki Berceste hanım. Bugün yayında gitar çalıp kargo açmaya devam edeceğim. Sende bana eşlik edeceksin. Uygun mudur?" Dedi gülerek. Ben de onunla birlikte güldüm.

"Uygundur Özgür bey. Siz yayını açıp başlayın ben bir su içip geliyorum." Deyip mutfağa geçtim su içmek için. Suyu içtikten sonra hafif dağılmış olan tezgahı toplayıp öyle içeri geçeyim dedim. Topladıktan sonra pet şişedeki suyu alıp Özgür'ün yanına gidecekken beni çağırdı. Mutfaktan salona giderken cevap verdim.

"Efendim Özgür'lüğüm!" Dedim yanına giderek. O an yayında olduğu aklıma gelince birazcık utanıverdim. Özgür ise benim halime gülüp chate döndü.

"Ben size ne demiştim? Aynı şekilde geldi benim sevgilim." Dedi. Gülüp hafifçe koluna vurdum.

"Deniz ya! Utandırmasana beni!" Deyip chate baktım. "Bu arada hepinize merhaba yine ben geldim. Deniz bu sefer senin de kargon var deyince yayına ufak bir giriş yapıp kaçayım dedim. Nasıl etmişim?" Dedim.

"İyi etmişsin canımın içi, benim için bir zevktir seni yayınımda ağırlamak. Değil mi benim güzel kızlarım, yakışıklı erkeklerim?" Dedi. Gülüp chate baktım. Bazıları iyi yapmışsın, naber lan Lotus çiçeği, yengee naber yazarken, bazıları da sen Deniz'i haketmiyorsun, onu yanında olması gereken Cemre/Ceren idi vs. tarzı şeyler yazıyorlardı. Şuan yanımda Özgür varken hiçbir şey umurumda değildi.

"O zaman ben gidip kargoları getireyim nerede?" Diye sordum Özgür'e.

"Kapının girişindeki vestiyerde güzelim." Dedi.

"Alıp geliyorum hemen. Sende masaya bıraktığım suyu içer misin?" Dedim giderken.

El çabukluğu ile kargoları alıp Özgür'ün yanına gittim. Chatle konuşurken gözünün içi gülüyordu. Onu izlerken gülümsedim. Bana kayınca bakışları kendime gelip,

"Hangisini açalım? Aaa bak şurada büyük bir tane var onu açalım." Dedim. Tamam deyip kutuyu açmak için chate döndü.

"Arkadaşlar acaba bunun içinden ne çıkacak? Bence, ııı bence oyun hamuru çıkacak. Açılsana yav kızım bu nasıl paket açılmıyor! Berceste bana yardım et." Dedi.