30

131 16 105
                                    

MedyaaaaMmmmmm
hobiciler

Hoseok un ağzından

Otelin barın da bir masaya oturmuş ve Mark lan Jackson nun Jinyoung a açıklama yapmasını dinliyorduk, Jinyoung sürekli neden geç geldiniz diyince Mark dayanamamış ve anlatmıştı artık.

"Ve sonra Jackson parmaklarını ağ-"

"Ayy! Tamam sus sus ne anlatıyorsun iki saattir!"

"Olum sen dedin anlat diye"

"Ben sandım mantı açtınız!"

Mark ve Jinyoung un atışmalarına gülerken Bambam birasından bir yudum alıp Yugyeom a daha çok sarmıştı kolunu.

"Bu orta okulda da böyleydi. Hep saftır, ama bazı konular olunca şeytan gibi oluyordu"

Bambamın söylediği şeyle Jimin sırıtıp ona dönmüştü.

"Evet bilirim o konuları"

Herkes kahkaha atarken Bambam yanımıza geldiği için bir daha mutlu olmuştum.

Yoongi ile atışıcağını düşünsemde onu önemsemeyip bize katılmıştı, Bambam, Yugyeom, Jackson, Mark ve Jinyoung orta okuldan arkadaşlarmış ve bir sürü anıları olmuş.
Bambam bunları bize komik bir dille anlatırken hepimiz memnunduk dinlemekten tabii Yoongi hariç...
O sürekli "napalım? bizene? umrumuzda mı?" gibisinden şeyler söylüyordu.
Tanrı ya şükürki Bambam son derece anlayışlı bir insandı.

"Şıllık nasıl da sevdirdi kendini"

Yoongi nin sesini duyduğumda ona doğru dönmüştüm, bizden biraz uzakta Seokjin ile oturmuş ve kedi gözlerini Bambam a dikmişti.

"Ayy bende yaa gıcık oldum böyle bi"

"Seokjin siktir git sen bu ficde Namjoon hariç kimseyi sevmiyorsun"

"Ayh doğru"

Onların konuşmalarını dinlemeyi bırakıp kahkaha atan gençlere katılmıştım, birkaç saat daha geçtiğinde Taehyung ve Jungkook odalarına çıkacaklarını söyleyip ayağa kalkmışlardı.

Tam gidiyorlarken Jinyong un sorusuyla durmuşlardı.

"Neden gidiyorsunuz daha erken"

"Tombala oynuyacağız"

"Aa bende oynayabilir miyim?"

"Young tombala iki kişilik oynanır"

Jinyoung kafasını sallarken Taehyung sırıtıp Jungkook un elini tutmuştu

"Tombalanın uğurlu sayısı 31 vuhuuu"

Namjoon elindeki kadehi kaldırıp konuşunca hepimiz birden gülmüştük, Seokjin hariç.

Seokjin gözlerini belerterek Namjoon a bakıyordu.

"Namjoon bırak o kadehi, çok içtin"

"Yioo bişey olmazki bana!"

Namjoon bağırarak konuşunca Seokjin dişlerini sıkıp ayağa kalkmış ve yanına gidip kolundan tutmuştu.

"Kalk gidiyoruz!"

Seokjin savsak adımlar atan Namjoon u çekiştirirken biz arkalarından baka kalmıştık.

...

Seokjin nin ağzından

Hafif sarhoş adamı zorla odamıza getirdiğimde sinirle bana baktığını fark etmiştim ve bende ona öyle bakmıştım.

"Sana içme dediysem içme-"

Yüzyılın Cünübleri/ Bangtan/GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin