Yolda eve doğru giderken aklımda hala Savaş Abinin o son sözleri vardı . Aslında anlattığı hikâyeyi biliyordum . Ve zaten Lavinia şiiri benim en çok beğendiğim şiirdir . O yüzden hikâyeyi önceden hatta ezbere biliyorum.
Ama o an içimden bir ses ona bunu söylememem gerektiğini fısıldadı kulağıma .
" He tabi tabi kesin öyledir . Onun yanında biraz daha durup deniz mavisi gözlerine bakmak isteyen de dedemdi zaten "
" Sen sus iç ses hem sanane be sana hesap mı verecem "
" Evet bana hesap verecen çünkü ben senin iç sesinim "
İç sesimle olan bu minik kavgadan sonra eve geldiğimizde akşam yemeğini hazırlamaya başladık . Teyzemler de bugün bizde yiyeceklerdi .
Hazırladığım tabağın birini Cerene birini de Nazlı ya verdim .
" Ayyy Deren ben yarın için çok heyecanlıyım kız acaba biz mi kazanacağız yoksa onlar mı ? "
" Neyi biz mi onlar mı kazanacak lolipopum "
" Ohoo sen uçmuşsun kıvırcık , yarın yapılacak olan valeybol maçından bahsediyorum , diyorum ki biz mi yoksa aşağı mahalle mi kazanacak ? "
Ahhh ben onu tamamen unutmuşum , evet tabi ya yarın valeybol maçın vardı. Bize karşı aşağı mahallenin kızları . Ve bu maçı kazanana göre de her yıl olduğu gibi bir iddiaya girmiştik . Kazanan takım kaybeden takıma istediği cezayı verebilecekti .
" Tabi ki biz kazanacağız lolipop , geçen sefer de biz kazandık hem bu yıl da bunun için çok güzel hazırlandık . "
Evet geçen yıl biz kazanmıştık ve karşı takıma ceza olarak gittiğimiz liseyi boyama cezası vermiştik.
Okulumuz boyanıcaktı ve bizde karşı takıma böyle bir ceza vermiştik . Okul demişken aklıma bu yıl son sene de olduğumuz geldi. Bu seneden sonra üniversite sınavı vardı . Bu yıl bizim hayallerimiz için çok önemliydi .
Ve ben maçı kazanacağımız dan eminim. Çünkü takım kaptanı olan ışık bizi hiç acımadan bu maç için çalıştırmış ve üstüne üstlük diğer takımın kaptanı ile çok ağır bir iddiaya girmişlerdi.
İddia şöyleydi ; kazanan takımın kaptanı kaybeden takımın kaptanının istediği bir şeyi yapacaktı ve bu istekte bir sınır yoktu , yani diğer kaptan istediğini yaptırabilirdi.
Aslında verilen ceza tüm takım için verilirdi. Ama bu sefer takım kaptanlarının isteğiyle böyle bir istisna yapılmıştı . Umarım bu maçı biz alırdık da Işığın başına hiç istemediği bir şey gelmezdi.
Ve bu maçı biz kazanmalıydık çünkü diğer takımın kaptanı Yarendi ve onunla hiç anlaşamazdık . Onunla ve diğer arkadaşlarıyla anlaşamazdık daha doğrusu.
Kızlarla sofrayı kurduktan sonra herkes gelmiş ve yemek faslına geçilmişti. Yemekler yendikten ve sofra kaldırıldıktan sonra direk odama gitmiş ve kendimi yatağıma atmıştım.
Taşınmanın da verdiği yorgunlukla direk uykuya dalmıştım.
🌼🌼🌼
ERTESİ GÜN ...
Sabah kalktığımda gayet enerjiktim . Bugün bence çok güzel geçecekti. Üstüme maçta giyineceklerimi giydikten sonra aşağı indim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPATYA KOKULUM
Teen Fictioninsan neden birşeyler düşünür ve hayal ederdi ?? Ya da neden umut etmek ve istemek başarının yarısıydı... Çünkü insanın bunlara ihtiyacı vardı. İnsanın başarmak için hayal etmeye ve istemeye ihtiyacı vardı. Peki bizim hikayemiz de istediklerimiz biz...