Sabah uyandım kahvaltı yerindeydi. Kahvaltımı yaptıktan sonra aklıma bir fikir geldi. Bir yere saklanıp o kadını bekleyecektim. Ben kahvaltımı ettikten sonra benim onu çok iyi görebileceğim ama onun beni göremeyeceği bir yere saklandım.
Saklandıktan bir 10-15 dk sonra kadın odaya geldi. Saçları önündeydi samara gibi duruyordu. Biraz gözleriyle etrafı süzdü. Beni göremedikten sonra saçlarını bir hamlede geri attı. Yüzünü görmüştüm. Günlükteki fotoğrafa bezniyordu. Hatta ağzının şekli bile her ayrıntısına kadar ona benziyordu. Günlükteki kadının o olduğunu şu anlık anlamıştım. Telefonumla fotoğrafını çekmek istedim ama telefonumun şarjı nerdeyse 5-6 gün önce bitmişti.
...
Kadın masaya yaklaştı ve tepsiyi alıp gitti. Bende saklandığım yerden geri çıktım. Güzel bir kadındı. Fotoğraftakinin biraz daha gelişmiş haliydi. O olduğu apaçık belliydi. Şimdi bunu öğrendiğime göre artık sıra burdan kurtulmaktaydı. Evde duran kardeşimi özlemiştim. Muhtemelen babamla konuşmuşlardı ve kesin beni arıyorlardı. Burda bu kadar konaklamak bence yeterdi. Artık burdan kurtulmam lazımdı. Canımı sıkmaya başlamıştı burası. Çok çok çok sıkıcı.
Uzun süredir bir duş bile ağlamamıştım. Kendi ter kokumu artık duymaya başlamıştım. Burda duş almak için bir yer bulsam bile tacize veya tecavüze uğrmaktan kokruyordum. Bu yüzden biraz daha dayanmam lazımdı. Kaçmak için bişeyler yapmam lazımdı ama ne bende bilmiyordum. Tek bildiğim şey o günlüğü de yanıma alacak olmamdı.
Olduğum odadan geri çıktım. O kadınla konuşmak istiyordum. Ama nasıl konuçacaktım? Çok güzel bir soru gördüğüm yerde hemen yanına gitmeliydim. Ama onu 1-2 gün sonra ilk defa az önce saklandığım yerde görmüştüm. Başka bir yerlerde kadından hiç iz yoktu.
Biraz koridorlarda dolaştıktan sonra geri kaldığım odaya geri döndüm. Camdan dışarı baktım hiç tanımadığım bir yerdi etrafta bir kaç ev vardı ama onlarda çok eski duruyordu. Birinden yardım istesem olurmuydu acaba ama burda muhtemelen hayaletlerden başka kimse yoktur.
Evlerin bir kaç metre arkasında ormanlık bir alan vardı. Daha doğrusu direk orman desek daha iyi olurdu. Burası bu binanın önü müydü yoksa arkası mıydı. Oda belli değildi. Ne biçim bir yerdi bu böyle canım yiniden sıkılarak kendimi yatağa attım. Günlüğü yastığımın altından çıkararak kaldığım yerden devam ettim. Belki günlüğün içinde kaçmam için bir ipucu vardır. Ama bunu ancak rüyamda görürüm.
(evet bu bölümü umarım beğenmişsinizdir. Sanırım bir 10 bölüm sonra falan bu hikayeyi bitiricem. Tabi isterseniz uzatırım ama tadı kaçar. Bence şimdiden kaçtı bile. Neyse birdahaki bölüm görüşürüzz. Sizi seviyorumm💜❤️ bu arada belki medyadaki şarkıyı duymuş ve arıyor olabilirsiniz🧡)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey Annem
Random"o lezbiyen kız" Benim hakkımda dediği bu şey çok ağırıma gitmişti. Ben ona karşı içimde bir sevgi beslerken onun beni tanımlamak için kullandığı bu kelime... İnsanların acıması yok.