Helloo
Multi: Kızların ve ikizlerin giydiği elbiseler ve takımlar.
Berfin Nilsu Yalçınkaya
Sinirden avuç içimi sıkarken bakışlarım Elif'e kaydı, o da benimle aynı durumdaydı. Hatta sinirden kıpkırmızı olmuştu. Ellerimi yüzüme siper ederek hortumu tutan Yağız'ın üzerine yürüdüm. O da ona geldiğimi fark edince hortumdaki suyu bana yöneltti. "Kes şunu artık!"
İkisi de kahkaha atarken Yiğit "A daha yeni başlıyoruz," deyip gülmeye devam etti. Yok bu böyle olmayacak. Sırtımı suya dayayıp bakışlarımı Elif'e çevirdim. O da ellerini yüzüne siper ederek bana baktı. Kaş göz işareti yapıp yerdeki hortumu gösterdim. İlk önce bakışları hortuma sonra bana döndü. Ne demek istediğimi anlamış gibi sinsice gülümsedi. Elif bana gülümseyip Yiğit ve Yağız'a döndü. "Yeter, artık! Abarttınız!"
Elif onların dikkatini kendi üzerine çekerken ben yerdeki hortumu alıp, dikkat çekmeden ikisinin ayaklarına doladım. Yiğit ne yapacağımı anlamış olacak ki "Sakın," diye bağırdı. Yağız Elif'e su atmayı bırakıp bakışlarını bana çevirdi. Ben gülerken Elif hemen Yağız'ın elinden hortumu aldı ve bir ucundan ben bir ucundan Elif çekebildiğimiz kadar çektik. Hortum ayaklarına dolandığı için çekmemizle ikisi de yere serilmişti.
Düşmeleriyle, acıdan bağırmaları bir oldu. Hemen Elif'in yanına geçtim ve bu kez biz kahkaha atmaya başladık. Yağız elleriyle yüzünü kapatıp "Allah'ım sen sabır ver!" diye söylendi. Yiğit de "Ah belim!" diye söyleniyordu. Bize karışmanın sonu bu işte! Oh olsun!
Elimi belime koyup onlara doğru gittim. "Bu daha başlangıç! Az önce yaptığınız şey yanınıza kalmayacak, emin olun! En yakın zaman da muhteşem bir dönüş yaparız size!"
Elif kolumdan tutup "Hadi gidelim lan!" dedi. Elif'i onaylayarak içeri girdik. Kapıyı ardımızdan kapatırken bakışlarımız birbirini buldu. İkimizde baştan aşağı ıslanmıştık. Birden beraber kahkaha atmaya başladık. Kendi düşen ağlamazmış.
"Ama iyi benzetik," diyen Elif'i onayladım. "Bu daha hiç aşkem, daha intikamımızı almadık. Bunun bedelini böyle kolay ödeyemezler!"
Elifin üşüdüğü belli olurken acıdım ya . Bu kızın ikinci ıslanmasıydı. "Lan onu sonra düşünürüz," deyip üstündeki ıslak elbiseleri göstererek "Üzerimize kuru bir şeyler alalım," dedi. Başımla onaylayıp koluna girdim ve koridora yürüdük. Kapının önüne geldiğimizde yanağından öpüp odama girdim. Hemen dolaptan kuru bir şort ve bir tişört aldım ve hızlı bir şekilde üzerimi değiştirdim.
💫💫💫💫
"Yerleştik annem, tamam görüşürüz," deyip aramayı sonlandırdım. Annem aramış ve yerleşip yerleşmediğimizi sormuştu ve inandıktan sonra telefonu kapattı. Ayrı evin en iyi avantajı kimseye hesap vermemiz olmasıydı.
Mutfaktan gelen mis kokuyla odamdan çıktım ve mutfağa yürüdüm. Mutfağın kapısında durarak atıştırmalık hazırlayan Elif aşkeme baktım. Nasıl bir hayır işlemiş olabilirim ki böyle bir kardeşim oldu. O benim her şeyim di. En zor dönemimde yanımda olan tek insandı. Varlığı bana huzur veriyordu.
Elif hazırladığı kurabiyeleri tepsiye dizip fırına yöneldi ve tepsiyi fırına koydu. Sessizce arkasından yaklaşıp, boynuna dokundum. Eli boynuna giderken "Rahat dursana kızım!" derken bana kızmaya çalıştı ama beceremeyip kahküllerimden çekerek "Delisin." dedi. Kahkülerimi ondan kurtararak "Orası özel mülkiyet ya!" diye inledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARKADAŞLIĞIN MELODİSİ
Chick-Lit"Seni çok seviyorum Candan Ötem!" "Bende seni çok seviyorum Sol Yanım!" Bu cümleleri kuran bir kız ve bir erkek değil; birbirine ölümüne bağlı olan iki arkadaşın cümleleri. Onlar kendilerinden çok birbirlerine güveniyorlar... Belki aralarında kan b...