Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
⋆ ˚｡⋆୨୧˚ all black ˚୨୧⋆｡˚ ⋆
İki başkanın karşısında sırasıyla dizilmiş duruyorduk. Anlamadığım şey BTS'in ve başkanlarının neden burda olduğuydu. Üstelik ikiside bize oldukça sinirli bakıyordu.
"Ya! Biz işbirliği yapıp şirketleri birleştireceğiz. Sizin yaptığınıza bakın!"
Sessizliği bağırarak bozan Bang PD ile birçoğumuz irkilmiştik.
"PD'm... Açıklayabilirim iz-" Yüzsüzce konuşan Jungkook'a bakmak istesemde bakamadım. Neyi açıklayacaksa artık. Sikik maskeyi ve şapkayı takmamasının cezasını biz çekiyoruz!
"Ya sen Rosé?! Sana yakışmazdı böyle şeyler. Yapmazdın asla. Şimdi ne oldu böyle?!"
Bizim başkanın sert çıkışından dolayı korkmuş ve gözlerimi yumup dudaklarımı birbirine bastırmıştım.
"P-PD'm, lütfen olayı anlatmama izin verin..."
Ah şu kekeme krizleri...
"Anlat! Lafını kesmeden dinleyeceğiz ama doğruları anlat!"
Yutkunup parmaklarımla oynamaya başladım. "Dün şirkete geç kalmıştım... Yurttan çıkıp koşarken tokamın çekildiğini hissettim. Arkamı dönüp baktığımda..." Dudaklarımı dişleyip yeniden yutkundum "J-Jungkook'u gördüm... Yaklaşık on dakika boyunca tokamı almaya uğraştım. Üstelik ne makesi ne de şapkası vardı. Benim ise hem maskem hem de şapkam vardı. O'nun yüzünden oldu bu olanlar."
Siktir, neden herkesin içinde bana Roseanne diyorsun?..
Bang bir süre gözlerini kısıp bize baktı. Sonrasında "Çıkabilirsiniz." diyerek izin verdi.
Ayağa kalkıp gidecekken toplu bir şekilde çıkmaya çalıştığımız için herkes birbirine çarpıyordu. Ancak kalçamda bir el hissediyordum. Bilinçli olarak elleyen bir el...
Arkamı telaşla dönüp baktığımda Jungkook olduğunu gördüm.
Bu yaptığın taciz seni salak!..
Refleks olarak elimi o'nun elinin üzerine koyup itmeye çalıştım.
"Çek elini..." Fısıltıyla çıkan sesimi ben bile zor duymuşken cevap geldi "Neden? Zamanında burası bana aitti?" Aklıma yeniden gelmeye başlayan silik görüntülerle dejavu yaşıyordum...
