Yorumlarınızın ve oylarınızın bildirimleri beni ne kadar mutlu ediyor bilemezsiniz <3
Okuduğunuz için çok teşekkürler <3<3<3<3<3<3 Umarım beğenirsiniz <3
Kendime geldiğimde bütün gücümü topladım ve Taehyung'u ittim. Nefes nefese ve kaşlarım çatılı ona bakıyordum. Neden yapmıştı?
"Herkes ne olduğunu gördü. Jeon Jungkook benim sevgilim!"
Bu çocuk çıldırmış olmalıydı.
"Ne oluyor burada!"
Nereden çıktıklarını anlamadığım Jackson hyungun sesini duydum. Çok geçmeden arkamdan gelip Taehyung'u omuzlarından itekleyerek benden uzaklaştırdı.
Hala neye uğradığımı şaşırmış halde dikiliyordum orada. Jackson hyung öfkeyle bana döndü. Kızgın bir boğa gibi burnundan soluyordu.
"Bu piç ne yaptığını sanıyor Kook!"
"H-hyung be-"
"Her şey ortada. Mark'ın sevgilisinin hesabını sormak için bizi baş başa bıraktığınızda ne yazık ki dövülen ben olmadım."
"Jungkook, ne diyor bu?"
"O gün Jungkook bana zarar veremedi. İnsan sevgilisine zarar verir mi hiç?"
Taehyung alayla konuşup sırıtınca alıp onu bir güzel dövesim gelmişti ama şu an yaşananlar ve az önce dudağımda hissettiğim dudaklar bütün dengemi kaybetmemi sağlamıştı.
"Sen!" dedi Jackson hyung ve Taehyung'a yaklaşıp yakasını kavradı.
"Sen Jungkook'un saçının teline bile dokunamazsın!"
Taehyung gene o pis sırıtmasını bozmadan konuştu.
"Ne o, yoksa benim yerime bu görevi sen mi üstlenecektin?"
Bu konuşma nereye gidiyordu tanrı aşkına! Ben mi anlamıyordum yoksa onlar yabancı bir dili mi konuşuyordu?
"Gidelim!" dedi Mark hyung, Jackson hyungun kolundan tutup ikisini ayırırken.
"Bu mesele burada bitmedi Kim!"
Jackson hyungun son söylediği şey bu olmuştu. Benim yüzüme bile bakmadan onları kapıda bekleyen Yugyeom ile çıktılar sınıftan.
Gözlerim onları takip ederken bileğimde hissettiğim baskıyla Taehyung tarafından sınıftan sürüklenmeye başladım. Yerdeki çantamı zor alabilmiştim. Bu herif benden ne istiyordu, her şeyimi mahvetmişti!
Bileğimi bırakmadan bizi bahçeye çıkardı. Olanları farkına varabilmiştim ve hızla kolumu ondan kurtardım. Taehyung arkasını döndü ve gözleri benimkilerle buluştu.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun!"
"Bana yaptıklarınız yanınıza kalmayacak demiştim." Dedi sakinlikle.
Sinirle gözümü devirerek nefes verdim.
"Sadece ben mi yaptım lan! Niye beni öpüyorsun sen!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başımın Belası-Taekook-Vkook
Fanfictiontop: tae, bottom: kook hikayesidir. ❤️ "'Seni seviyorum' demek değil ki marifet, önemli olan o kelimenin tüm sorumluluğunu alabilmek" demiş Can Yücel. Biz de diyelim ki: "Senden nefret ediyorum" demek değil ki marifet, önemli olan nefret ettiğin ha...