Uyarı: Kitabın içinde kullanılan ünlü isimlerin ve filmlerin isimleri bilerek değiştirilmiştir.
Merhabalar ve Elvedalar
"Leeeeveeeennnntttt geliyooooorrrrrrr!!!!!!!"
Bütün evde yankılanan tiz sesle gözlerim sinirle aralandı.
"Kızım amcam geliyor diyorum!" Ecem'in kapımın ağzında hoparlöre verdiği telefondan malum ünlünün konserinde olacak genç kız çığlıklarına benzer çığlıklar yükseldi.
Özür dilerim Ediz Sürgülü bu ses seviyesine senin konserinde bile çıkamazlar...
"Uçağı saat kaçta iniyor karşılama töreni yapalım!"
Gözlerimi tavana diktim. On altı yaşında olmak ne zormuş ya!
"Saçmalama akşam teyzemin ödül töreni var gidemeyiz."
Yüksek bir itiraz silsilesinden sonra Ecem'in hareketlendiğini hissettim. "Şey mi dostum, yine yangınlar yine biz..."
Kıkırdadım. "Neyse benim video için kameramı şarja takmam lazım."
Ecem Youtuber Çavga.
"Tamam aşko öptük biz çok!"
Sesler kesildiğinde Ecem yeni çıkan şarkı demeye bin şahit gerek olan şarkılardan birini söylemeye başlamıştı.
'Merve ve bela' ilgili sözleri olması beni derin düşüncelere sürükledi.
Türk medyasında bir fenomen sevdasıdır giderken ve hepimiz bu popülaritenin fenomenlere getirdiği fazla özgüveni sorgulamayı bırakıp biraz olsun unutmaya çalışırken, Ecem'de bu gerçeği unutmamızdan korkuyor olmalı ki sürekli hatırlatıyordu. Eksik olmasın!
"ECEEEEEEMMMM KES ARTIK!"
Umut'un bıkkın sesini duyunca derin bir nefes aldım ve yataktan kalktım.
Bu Ecem'i biraz olsun sustururdu en azından. Konunun ne olduğunu size açıklamam gerekirse; Umut benden dört yaş küçük kardeşim, Ecem on altı yaşındaki yeğenim ve Levent denilen şahıs ise Ecem'in amcası, ablamın kayınbiraderi, eniştemin kardeşi benim için... Benim için... Bir vedaydı.
Boy aynamdan kendimi süzüp söylenmeden edemedim.
"Evet Karaca Hanım bugün büyük gün ne halt edeceksiniz bakalım! "Aynada 'bilsem bu halde olmazdım herhalde!" der gibi bakan gözlerimle biraz bakıştıktan sonra silkelendim. Odamın kapısı çalınınca kapıya döndüm.
"Gir."
"Naz?" Kendinden önce sesi gelen anneme gülümsemeden edemedim.
"Buradayım. Kapıyı açsana!"
Annem elinde tuttuğu ağrı kesici ve suyu gösterdi önce,"Önce şunları içte sonra konuşalım?"
Annen kafayı sıyırdığını anladı galiba?
"Anne dalga geçmeden söyler misin ne söyleyeceksen!"
Kapı bir anda açıldı. "Dalga geçmiyorum hayatım. Sadece seni tanıyorum. İyisin değil mi? "
Süperim. Altı ay önce evlenecek ve bir daha görüşemeyeceğiz diye 19 yıldır içimde tuttuğum aşkı sevdiğim adama itiraf edip. Üstelik veda ettim. Adam şimdi ülkeye kesin dönüş yapıyor ve sürekli gözümün önünde olacak.
SÜPERİM.
"İyiyim merak etme. Biraz yorgunum sadece dün gece biraz çalıştım."
YALAN. SABAHA KADAR O TERASI DÜŞÜNDÜN. SAYIN BELGİN HANIM BIRAKIN BEN ANLATAYIM!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUSURLU KUSURSUZ(Henüz Başlamadı)
Teen Fiction'Kusurlu Kusursuz' adında yazılan ilk kitaptır. Çita ve Köpek Balığının en büyük savaşı başlamak üzereydi. Celebrity düzlükleri uzun bir süre bu hiç kan çıkmayacak ama bir o kadar acıtacak savaşı konuşacaktı.
