I changed but of my own accord ✨ (Askıda)

~ 5 ~

[ Medya: Ekin]

Ali, Adil ve Adilden ayrılıp Ekin'nin yanına gitti. Ekin Aliyi gördüğünde inanamadı.

Ekin: Oğlum sen ne olmuşsun be yeni tarzın çok iyi.

Ali: Eee yaptık bir şeyler.

Deyip Ekine sarıldı ekin buna şaşırmamıştı Ali Adil Hocasından sonra ilk Ekin'e dokunmuştu.

Ekin: Gel otur bakalım ben yokken neler yaptım.

Ali: Bence bunları sonra konuşalım şimdi yetişmemiz gereken bir basketbol maçı var.

Ekin: Eski günlerdeki gibi.

Ali gülümsedi,

Ali: Eski günlerdeki gibi.

Ali ve Ekin Basketbol sahasına gittiler. Adil Hoca, Açelya, Güneş, Gülin, Ferda ,Demir, Doruk, Beliz ve hatta Ferman hoca ve nazlı bile. Ekin Adil Hocayı görünce Oraya doğru koştu ve sarıldılar.

Ali: Abi gel şuraya sonra hasret giderirsiniz.

Ekin: Geliyorum Abicim patlama.

Ferman kaşlarını çattı Abi mi? Bu çocuk onun nereden abisi oluyordu ki.

Doruk: Vay demek demek ki Alinin abim gibi dediği kişi sensin.

Ekin: Gibi mi? Gerçekten mi Ali yine beni kızdırmak için yapıyorsun dimi Abinim oğlum ben senin.

Ali, Gülmemek için zor tutuyordu Ekinin en nefret ettiği şeydi.

Ekin: tamam sonra bunu konuşacağız şimdi neyine oynuyoruz.

Demir: Kazanan takım karşısındaki kişiye istediğini yaptıracak

Ali: Tamam, 20 de biter. 

Doruk: Tamamdır Kara şimşek.

Ekin: Kara Şimşek?

Doruk: Görmüyor musun abi işte kara şimşek.

dedi Aliyi göstererek.

Ali: Abi boş ver sen onu.

Ekin: Tamam  kara şimşek boş verelim onun.

Ali: Abi sende mi?

Doruk, Alinin yanına gelip kolunu tuttu.

Doruk: Bir gün herkes sana kara şimşek diyecek.

Ali: Bir git Doruk, Hadi başlayalım.

Ali topu alıp sektirmeye başladı, iki adım attıktan sonra Ekin'e pas attı. Ali koşarak potanın altına geçti Demir Aliyi engellemeye çalışıyordu, Doruk ise Ekinden topu almaya çalışıyordu en son Ekin Aliye topu attı   Ali çevikçe topu tutup potaya geçirdi ve böylece ilk sayılarını aldılar.

Maçın çok çekişmeli geçmesi bekleniyordu. Ama Ekin ve Ali o kadar iyi oynuyorlardı ki maç 20 - 5 bitmişti. Herkes kendini yere atmıştı Ali üstündeki sweatshirt'ü kenara fırlattı ve kendini yere attı. Ferda koşarak Alinin yanına gitti ve Ali için getirdiği havluyu Alinin omuzlarına attı.

Ferda: İyi işti ufaklık.

Ali o kadar yorulmuştu ki sadece gülümsemekle yetindi.

O sırada Nazlı ve açelya konuşuyorlardı.

Açelya: Nazlıı Aliyi gördün? mü çocuk kas yapmış.

Nazlı ise Aliye dalmıştı.

Açelya: Alo dünyadan nazlıya bir de gördün  mü diyorum gözlerinle yedin çocuğu.

O sırada Demirde tişörtünü çıkarmaya yeltendi.

Açelya: demir bence tişörtünü çıkarma.

Demir: Neden aşkım etkinlenmekten mi korkuyorsun.

Açelya: Yok hayatım Alinin yanında sönük kalma diye dedim.

Demir gözlerini pörtleterek Aliye baktı ve onun yanına koştu yerden sweatshirt'ü alıp alinin üstüne attı.

Demir: Ali! giy şu üstünü lan.

Ali: Demir git şuradan seninle uğraşamayacağım çok yorgunum.

Doruk: Kara şimşek sen bu kadar kası ne zaman yaptın lan.

Ekin gülerek Alinin yanına oturdu.

Ekin: Ooo Ali samsundan beri böyle biz onunla hep antrenman yapardık.

Ali gerçekten çok yorulmuştu onun sırtını da yere verdi ve ellerini şakaklarına götürdü ve masaj yapmaya başladı.

Ferda ve Ekin aynı anda konuştular.

Ferda- Ekin:  Ali yere yatma hasta olacaksın.

Ali hızlıca ayağa kalktı.

Ali: Birdiler iki oldular vay halime. Hadi ben duş almaya gidiyorum.

Ferda ve Ekin şaşkınca Alinin arkasından baktılar. Ekin Ferdaya döndü daha önce fark etmemişti ama ferda gerçekten çok güzeldi. Ekin kendinden emin bir şekilde elini uzattı.

Ekin: Ben Ekin, Ferda tanıştığımıza memnun  Ali senden çok bahsetti.

Ferda da elini uzattı.

Ferda: Bende tanıştığımıza memnun oldum.

Ferda sıcak bir şekilde gülümsedi. Ferda Ekinin elini uzattıktan sonra arkasını döndü tribünlere babasının yananı döndü. Ekin Ferdanın gülümsemesinde takılı kalmıştı. Doruk Ekinin yanına geldi.

Doruk: Abi, abi Ekin Alo! kime diyorum oğlum kalksana ne oldu sana.

Ekin: Ne var Doruk!

Doruk: Abi hadi kalk Hazırlan kafeye gideceğiz tüm ekip.

Ekin Doruğa elini uzattı. Dorukta Ekini çevik bir şekilde ayağa kaldırdı. Ve hepsi soyunma odasına gittiler.