I changed but of my own accord ✨ (Askıda)

~ 2 ~

 Ali bisikletine binip sürmeye başladı, gezerken düşünmeye başladı;

 Söyleyeceğimi ama kendi isteğiyle ile yaptı birleri için değil. Son 1 ayda Nazlı ile ayrılmıştı, Ferman hocaya siz benim abim değilsiniz demişti ve hiçbirinden pişman değildi çünkü onu kendisi gibi kabul etmiyorlardı ne kadar ferman hocayı eskisi gibi görmese de ona hala ufak bir hayranlığı vardı ama bunu ona belli etmiyordu. Nazlıya gelirsek ayrıldığı ilk hafta çökmüştü ama sonradan hayatına giren Demir ile Doruk onu toparlamıştı. Birde Ferda hocası vardı artık onu gerçekten seviyordu ona dışarıda abla demesini bile istedi ama Ali hala alışamamıştı.

Hastanenin geldiğinde bisikletinden indi ve bisikletini kilitledi. Gülin'in yanına yaklaştı çok yoğun gözüküyordu. Ali ona yaklaştı ama hala duymuyordu en son Ali iyice yaklaşıp kulağına bağırdı.

"Gülin Sekreter!"

Gülin hızlıca yerinde zıpladı. Alide ona gülmeye başladı Gülin sonra Aliye dönüp kaşlarını çattı.

Gülin: Ali Allah aşkına ödümü kopardın. Sana şu Dorukla takılmak yaramıyor.

Ali'nin oğlunun gülmesinin durdurabilip Gülin'e baktı.

Ali: Neyse, Ferman hoca geldi mi

Gülin: Hayır daha gelmedi merak etme.

Ali: İyi, tamam hadi sana iyi çalışmalar ama araba bir etrafına bak.

Gülin: Ali!

Ali soyunma odasına gidip üstünü değiştirdi. Sonrada asistan odasına gitti Nazlı oradaydı ayrıldıktan sonra fazla  konuşmamışlardı.

Ali: Günaydın.

Deyip bir makale aldı ve koltuğa oturdu.

Nazlı: Sana da günaydın Ali.

Ali okumaya başladığı makaleden kafasını kaldırmadan başını salladı. Bir süre sonra Doruk ile Demir geldi.

Doruk: Günaydın Naziko!

Nazlı: Günaydın.

Demir gelip Alinin yanına oturdu kolunu Alinin omzuna attı. Nazlı şaşkınca Ali ile Demire baktı. Alinin onlarla temas etmekten korkmadığını bilmiyordu.

Nazlı: Demir ne yapıyorsun!

Demir: Ne yapıyorum? Nazlı niye bana bağırıyorsun.

Nazlı: Farkında mısın ama Ali'ye dokunuyorsun.

Doruk: Allah Allah Naziko ne var bunda. Haa sen bilmiyorsun Ali bize dokunabiliyor.

Nazlı: Nasıl yani Ali size dokunabiliyor mu?

Demir: Nasıl duymadın Nazlı şu herif Ali ilk bana dokundu diye dolaşıyordu.

Nazlı: Duydum da bir seferlik oldu sanmıştım.

Doruk: Yok be ne bir seferliği bildiğin artık bana dayak atıyor vicdansız.

Ali gözlerini Doruğa çevirip kıstı.

Doruk: Tamam kara şimşek bir şey demedim.

Doruk Ali'ye yaklaştı.

Doruk: Ali, kara şimşek bir baksana.

Ali: Ne var Doruk.

Doruk: Gel sana bir sarılıyım Naziko bize inanmıyor.

Ali: Doruk bir git başımdan makale okuyorum.

Doruk: Hadi be kara şimşek.

Nazlı, Alinin rahatsız olduğunu sanıp doruğa bırakmasını söyleyecekken. Ali Doruğa onu kaldırması için elini uzattı. Dorukta Aliyi kaldırıp ona sarıldı. Sonra bırakıp elini omzuna atıp nazlıya baktı. Ali de buradaki muhabbetten sıkıldığı için iç çekti.