Yatakta bir kaç kere debelendikten sonra rahatsız olup gözlerimi açtım. Tanrım saat 03.29'du .
Uyuyamadığımın farkına varıp, telefonla uğraşmaya başladım. Fakat 20 dakika sonra bundanda sıkıldım. Harika hem uyuyamıyor, hem de yapacak bir şey bulamıyordum.
Aklıma deniz geldi. Durumuma bak. O kadar sıkılmıştım ki aklıma gelecek son şey bile uğramıştı içi hinlikle dolu aklıma.
Yavaş adımlarla yataktan kalktım. Ve gene yavaş bir şekilde odamın kapısını açtım. Ve gene yavaş bir şekilde abimin odasına yürüdüm. Abimin kapısını açtığımda uyuyodu domuz. İyiki bu domuzun uykusu ağırdı.
Veee en heyecanlı kısım, abimin başının yanındaki telefonu aldım. Yavaş ama hızlı adımlarla odama girip tuttuğum nefesimi verdim.
Galeriye girmedim görmek istemediğim şeyler var ise gözlerim bunu kaldıramazdı.
Wp'ye girdim. Domuz kızlara yürüyordu hep. Kızlarda bunda ne buluyorsa.
EVET. EVET.. EVETT...
Aradığım şeyi buldumm. Takım grubundaki deniz adlı kişinin telefon numarasını kendi telefonuma kaydettim.
Abimin telefonunu geri bırakıp odaya geri geldim. Profil fotoğırafı yoktu. ya umursamaz biriydi yada profil fotoğırafı sadece kişilerine açıktı.
Sanki içimi kemiren şey buymuşcasına rahatca uykuya dalmıştım. ***
Kalktığımda saat 13.04 dü. Berbat Yüzüm, saçım ve hafif göz altı morluklarımla banyoya gittim. Gitmeden önce maske yaparım diye plan yapmıştım fakat yüzümü bile yıkamadan banyodan çıktım. Lanet olsun üşengeçlik!
"ayyy en önemli yerde kesiyorlar konuşmaları" diyerek elindeki meyve tabağından bir elma attı ağzına. bu gün pazar olduğu için babam evdeydi. Balkonda oturmuş gazete okuyordu. Abim dışarı gönül eğlendirmeye çıkmıştı. Bu işime gelirdi babamdan rahatlıkla para isteyebilirdim.
En şirin, en mest edici, en etkileyici, en tatlı sesimle babama seslendim..
Yüzü ciddi bi ifade takınırken gözleri bana döndü "ne kitabı bu?" Dedi
"Test kitabı bütün sınıfta olacak örnek sorular falan çözücez" dedim gülümseyerek.
"Cüzdanımı getir" dedi.
Heyecanımı belli etmemeye çalışarak kalktım oturduğum yerden.
"Getirdimmmm" diyip cüzdanı babama uzattım.
Cüzdanında bozuk bulamamış olacak ki elime 100 lira uzatıyordu. Zengin babam!
"40'ı sana harçlık. Görücem o test kitabını ona göre" dedi.
Başımı sallayıp sarıldım "teşekkürlerrr"diyip odama geri gittim.
Altıma dizimden 1 karış yukarıda, beyaz, yüksek bel tenis eteği. Üstüme siyah crop, onun üstünede kolej ceketi giyerek evden ayrıldım.
Kırtasiyeyi geçerek turkcell bayisine girdim.
Ne? tabikide test kitabı almayacaktım, denize kendi numaramdan yazamazdım. Götüm yemezdi. Benden şüphelenmezdi fakat olsundu. Önlem almakta fayda vardı. 2 hafta önce 18 yaşıma girmeseydim bunu yapamazdım tabi.
İşlemleri halledip, hattı eski telefonuma taktım. Doğum günü hediyesi olarak annem iphone 11 almıştı. O kadar zengin değildik. Orta gelirli bi aileydik. Telefonuda taksitle almışlardı büyük ihtimalle. Babam avukat annem doktordu. Çok klişe bi hayatım vardı. Notlarım mükemmel olmalıydı. Anne ve babamın istediği gibi bir evlat olmalıydım. 18 yaşıma kadar makyaj yapmama bile izin vermemişlerdi. Abim ise onlardan çok farklı düşünüyodu bu yüzden beni asla kısıtlamazdı. ***
Eve dönüp babama sudeden aldığım kalın test kitabını gösterdim ve yemi yuttu.
Hemen odama gidip kapıyı kilitledim. En alt çekmecemde sakladığım harçlıklarımı biriktirip gizlice aldığım tanga vb şeyleri çıkardım. Hayır tabiki 7/24 nude atmıyorum fakat kendimi güzel hissediyorum. Aslında annem bunları almamam gerektiğini bağırarak anlattığı gün daha çok almak istemiştim ve gizlice almıştım.
Bilinmeyen:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
