-18-

218 26 5
                                    

Bi önceki bölümü okuduğunuzdan emin olun.

Ve lütfen oy verin~

••••

Tanrım!

Bu kadar ani olmasını beklemiyordum asla. Bir anda söylemesini beklemiyordum kesinlikle. Söyleyeceğinden emin bile değildim.

Uzun zamandır hayallerimi süsleyen adam, bana bunları söylerken neden şuan ağlıyordum?

Gözümden inci taneleri yavaşça süzülürken ifadesizdim. O karşımda bana buruk bi gülümseme ile bakıyordu. Peki ne demeliydim. 'Ah bende bu anı bekliyordum.' Felan mı?

"Jungkook?"

Ben hala tepkisizken gülümsemesi solmuş, endişeli bi hal almıştı.

"İyi misin? Neden ağlıyorsun Jungkook? Korkutma beni lütfen." Kaşlarını çatmıştı artık.

Oturduğu yerden kalkıp yanımdaki sandalyeye yerleşti. Aklımda onu öptüğüm gün canlandı. Yanaklarımın kızarmasını engelleyemedim.

Sandalyesini biraz daha yanıma çekti. Elini koluma koydu. Bende yavaşça ona doğru döndüm. Ağlamam daha da şiddetlenmişti. Rüya gibiydi şuan benim için. Kaç gece Tanrı'ya yalvarmıştım hatırlamıyorum bile. Ama artık gerçekleşiyordu. Sevdiğim adam tam karşımdaydı. Bir elini korkakça yanağıma yerleştirdi. Anında gözlerim kapandı, ellerim kollarını buldu. Nefeslerim sıklaştı, kalbim patlayacak gibi attı. Yavaşça gözyaşlarımı temizliyordu baş parmağıyla. Ağlayışım yerini iç çrkişlere bıraktı.

"Daha iyi misin? Konuş lütfen benimle."

"Hıhım" demeyle yetindim. Gözlerim hala kapalıydı. Deli gibi utanıyordum.

"Gözlerini aç lütfen. Güzel bakışlarından mahrum bırakma beni." Sözleri çok güzeldi. Çok güzel bi adama aşık olmuştum. Çok yara almıştım. Ama değiyordu dimi?

Yavaşça araladım gözlerimi. Endişeyle bakıyordu bana. Gözlerimi açtığımda yüzünü bir gülümseme işgal etti. Hiç birşey demiyorduk, gözlerimize bakıyorduk sadece. Eli hala yanağımdaydı. Eline yasladım yanağımı.

"Çok güzelsin." Fısıltı gibi çıktı sesi.

"T-taehyung, ben-"

"Şşh, birşey demene gerek yok güzelim. İyisin değil mi?"

Eli yanağımdayken kafamı salladım. Gülümsemesi büyüdü.

"Hadi, masayı toplayalım. Sonrada içeri geçelim, biraz sohbet edelim. Uzub zamandır vakit geçiremiyoruz."

••••

"Bence kız ahmaklık yapıyor. Böyle bir adam bırakılmaz."

Yaşadığımız duygusal andan sonra, sofrayı beraber toplamış, bulaşıkları beraber yıkamış salona geçip film izlemeye başlamıştık. Şimdiyse burdaydık. Koltuğun ortasında birbirimize yakındık ama temas etmiyorduk. Ortaokuldaki petek aşıkları gibiydik şuan.

"Ne varmış adamda. Gayet de bırakılır bence."

Söylediğim şeye surat asarak karşılık vermişti. Dudaklarını büzmüş bana bakıyordu. Beni kıskanmış mıydı?

"Yo bırakılmaz. Bi kere adam kız için ailesinden vazgeçmiş. Şimdi de gelmiş bu adamı bırakıyor. Yaptığı çok aşağılık birşey."

"Bu konuda haklısın sanırım. Ama bunu tipi için demiyorsun değil mi?"

Çok masum sormuştu. Ağzında mısır varken yanakları dolu bi şekilde konuşuyordu. İrileştirdiği gözleriyle çok tatlıydı. Yanaklarını sevmek istedim içimden. Ama utanmasaydım yapardım belki.

"Hayır. Ondan daha yakışıklıları vardır."

"Kim mesela?" Anında sordu bunu. Tebessüm ettim. Yavaşça ona döndüm.

"Soyadı Kim olan kişiler."

"Hey. Hadi ama. Kore nüfusunun yarısının soyadı Kim zaten." Kaşlarını çatmış, küçük çocuk gibi sinirleniyordu. Anlık gelen cesaretle, bir elimi yanağına çıkardım. Benim kalbim teklerken, onunda gözleri kapandı hemen. Hiç birşey demeden sevdim usulca yanağını.

"Sen Taehyung. Bu dünyadaki en yakışıklı, en sevilmeyi hakeden insansın."

Anında gözlerini açtı. Bana doğru döndü. Artık koltukta karşılıklı bir vaziyetteydik. Yavaşça onunda eli yanağıma çıktı. Sonra aramızdaki mesafeyi biraz daha kapattı. Hiç birşeyi duymuyorduk. Odadaki tek ses, kalp atışlarımızın ve izlemediğimiz televizyonundu. Ne kadar öyle birbirimize baktık bilmiyordum.

"Jungkook"

"Hım?"

"Seni öpebilir miyim?"

"Ne?!" Kesinlikle beklemiyordum bunu. Daha bana çıkma teklifi bile etmemişti ki.

Birşey dememi beklemedi. Yaklaşabildiği kadar yaklaştı bana. Anın getirdiği hisle bende gözlerimi kapattım. Artık nefesini yüzümde hissediyordum. Kalp atışlarımı duyabiliyordum. Kendimi hazırladım beni öpmesine. Bir elini sakince belime yerleştirdi. Diğerini ise ait olduğu yere, elimin üstüne getirdi. Bellimdeki eli hafifçe okşuyordu altındaki yeri. Çok kısa bir süre sonra, dudaklarımda hissetmeyi beklediğim dudakları alnımda hissettim. Orda tuttu dudaklarını bir süre. Sonra ise yavaşça uzaklaştırdı dudaklarını alnımdan. Ama yüzlerimiz hala çok yakındı. Kapalı gözlerimi açtık sakince. Gözlerimiz artık birbirine kenetliydi.

"Seni seviyorum Jungkook."

Anında gözlerim doldu. Bu sözü, bu sözü duymayı o kadar uzun bir süre bekledim ki, bu hissi yaşamayı o kadar hayal etmiştim ki. Ama bu hayalleriminde ötesinde birşeydi.

"Ve özür dilerim." Kaşlarımı çattım hemen. Neden özür diliyordu ki benden?

"Neden hyung? Neden özür diliyorsun benden?"

Elimi tutan elini çekti benden. Bu hissi sevmedim. Bu his olmadan eksik hissettim.

"Sana yaşattıklarım için. Seni göremediğim için. Ah Jungkook. Sen nasıl dayandın bana güzelim. Nasıl dayandın sana yaşattığım bu iğrenç hisse. Canın çok yandı değil mi? İnanır mısın, şu bir kaç ayda, şu kısacık zaman diliminde o kadar canım acıdı ki sana anlatamam." Boştaki elini yanağıma çıkardı. Yavaşça okşadı. Sonra bedenlerimizi koltuğa yaslandırıp, başımı boyun girintisine yasladı. Ah bu koku. Cennetin kokusunu alıyordum.

"Anlat bana güzelim. Söyle sana yaşattıklarımı. Yada söyleme. Hatırlama o günleri. Ama sana yemin ederim, yemin ederim ki o kötü günlerini sana unutturacağım gün ışığım. Bana güven lütfen."

Boynundaki başımı salladım hızlıca. Gözyaşlarım boynunu ıslatıyordu. Ama o bunu sorun etmiyordu. O gece o kadar çok ağlamıştım ki, ilk defa ağladığım için sevinmiştim. Çünkü ilk defa mutluluktan ağlıyordum. Bu çok güzel bi histi. Anlatamayacağım kadar güzeldi. Hayalini kurduğum bu anı doyasıya yaşamak isterdim, uyuya kalmasaydım eğer. Ne ara uyudum, ne ara annemi arayıp izin aldı, ne ara üstümüze battaniye örttü hatırlamıyordum. Hatırladığım tek şey, uzun zaman sonra hayallerimin gerçek olduğuydu.

••••

Merabalar ben geldiim~

Öncelikle sizi birazcık👌 beklettiğim için çok özür dilerim 🙇 ama hem sınavım hem antrenmanın olduğu ve moralim bozuk olduğu için yazamıyordum.

Ve Your Eyes Tell 3K olmuş🎊🎉🎊


Diğer bölümlerde görüşmek üzere

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 12, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Your Eyes Tell; TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin