774 72 234
                                    

"Bak Deku! Topu dizimde hiç durmadan sektirebiliyorum!"

"Harikasın Kacchan!"

Midoriya bu anıyı hatırladıktan sonra, önündeki fotoğraf albümünü kapattı ve rafa kaldırdı. Bakugou ile çocukluk arkadaşıydı, ve şimdi ortaokuldaydı.

Ne hızlı büyümüşlerdi? Daha dün beraber oyun oynarken, şimdi ortaokula geçmişlerdi. Araları pek iyi değildi, Bakugou genelde Midoriya'ya sert davranırdı, ama Midoriya yine de onu önemsiyordu.

Midoriya, Bakugou ona sert davransa, zorbalık yapsa bile kendisine karşı onun içinde bir sevgi olduğuna inanırdı. Onun her davranışına olumlu bakmayı alışkanlık haline getirmişti.

"Izuku!" diyerek oğluna seslendi İnko. Midoriya düşüncelerinde sıyrılıp annesinin yanına koştu.

"Efendim anne?" dedi nazik bir sesle. İnko mutfaktan elindeki işi bırakmadan devam etti, "Az önce Mitsuki aradı, dün Katsuki yine okulu asmış. O günki ders notlarını getirebilir mi diye sordu."

Midoriya hemen annesinin yanağından öpüp, "Şimdi götürürüm anneciğim." dedi ve koşarak odasına gitti.

Ders konularını not ettiği birkaç defteri aldı, çantasına yerleştirdi. Sonra da annesine çıktığını söyleyip ayakkabısını giyip dışarı çıktı.

Yürüyerek varmıştı Bakugou'ların evine. Kendi evlerine göre büyüktü onların evi. İç çekti ve kapıyı çaldı.

Kapıyı açan Mitsuki'ydi. Midoriya'yı görünce gülümsemiş ve içeri girmesini söylemişti. Bakugou'ya seslendi Midoriya'nın geldiğini haber vermek için.

Bakugou ise "Tamam be kocakarı!" demişti annesine. Annesi bu durum karşısında sinirlenmişti ve bağırmıştı.

"Bana öyle deme Katsuki!"

"Sanane lan!"

"Yürü git gözüm görmesin seni!"

Her zaman ettikleri kavgalardan sadece bir tanesiydi bu. Midoriya Mitsuki tarafından Bakugou'nun odasına yollandığında, Midoriya yutkunarak kapıyı açmıştı.

"K-Kacchan, annen ders notlarını getirme-"

"Çabuk ver şunları!" diyerek Midoriya'nın sözünü kesmişti Bakugou. Midoriya çantasından çıkardığı defterleri Bakugou'ya uzatmış, sonra da nereleri yazması gerektiğini söylemişti.

Bakugou ona her zamanki gibi sertti. Midoriya hep içinden geçirirdi, "Biraz nazik olsa." diye. Ama Bakugou'nun bu hali de hoşuna gidiyordu. Korkusundan soramıyordu ona "Biraz nazik olabilir misin?" diye.

Bu defa sormak istiyordu. Ama tam ağzını açtığı andan sanki boğazı düğümleniyor, konuşmasını engelliyordu. Bakugou notları yazarken Midoriya ise Bakugou'nun ona verdiği sandalyeye oturmuş, onu izliyordu. Bakugou bunu farkettiğinde yine ters davrandı ona.

"Ne bakıyorsun be?!"

Midoriya yutkundu. "Ne ha bakmıyorum sen rahat rahat yazını yaz." dedi.

Bakugou bu yalanı yememişti.

"Hadi söyle inek Deku!" dedi ve oturduğu yerden ayağa kalkıp Midoriya'nın karşısına dikildi.

Midoriya da ayağı kalktı, artık söyleyecekti. Ona biraz nazik olup olamayacağını soracaktı. Cevabı biliyordu aslında, hayır diyecekti Bakugou. Ama yine de sormak istiyordu.

Elimi Uzatıyorum, Ulaşamıyorum... {BakuDeku} ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin