Sarışın olan burnunu çekip önünde duran kızıl siyah saçlı çocuğa sarıldı.Siyah saçlı genç kendisine sarılan sarışınla şaşkınlığını atıp minik bedene sarıldı.
"Yeosang bebeğim neler oluyor?"
"Sannie...Içeriye geçebilir miyiz?"
"Tabii ki bebeğim."
San başını kaldırdığında mavi saçlı çocuğu yeni fark etmişti.
"Içeriye gelin lütfen."
Kapıyı tamamen açıp geriye çekildi.Üçüde salona geçtiğinde Yeosang hâla San'dan ayrılmamıştı.
"Güzelim artık anlatacak mısın,bu saatte dışarıda ne işiniz var?En önemlisi benim güzel prensimi kim ağlattı?"
Sarışın genç başını kaldırıp kendinden büyük olan çocuga baktı.
"Çok uzun hikaye Sannie...Özetle anlatıp uyusak olur mu?Çok yorgun hissediyorum."
"Tamam güzelim özetle anlat."
"Seonghwa hyungla kavga ettik...O da bizi evden attı."
"Bu saatte mi?Cani midir ne."
Yeosang başını San'ın boynuna gömüp gözlerini kapattı.
"Yeosang bu çocuğun kim olduğunu açıklayacak mısın?"
Sarışın olan iki arkadaşını da tanıştırmadığını fark ettiğinde dudaklarını büzüp San'ın boynundan ayrıldı.
"San,bu Hongjoong hyung zaten isim olarsk biliyorsun.Hongjoong hyung bu da San. Ilişkimizi nasıl açıklayacağım bilmiyorum..."
"Direkt söylemeye ne dersin?"
"Ne gibi bir ilişki bu Yeosang?"
Mavi saçlı genç tek kaşını kaldırmış bir vaziyette sarışın çocuğa bakıyordu.
"Hyung...San benim-"
"Sugar daddy'si oluyorum."
"Ne?"
Sarışın çocuk stresle dudaklarını dişledi.
"Tamam bunu yarın konuşalım lütfen ben uyumak istiyorum."
"Evet bu saate kadar ayakta kalmışsınız zaten. Yarında okula gitmezsin değil mi?"
"Neden gitmesin?"
"Çünkü onu özledim."
Mavi saçlı genç arkasını dönüp gözlerini devirdi.Tekrar önüne döndü ve siyah saçlıyı inceledi.
"Hem sen en fazla kaç yaşında olabilirsin ki?"
"26 yaşındayım."
Siyah saçlı genç sırıttığında Hongjoong şaşkınlıkla ağzını araladı.Hassiktir ciddi mi o?
"Sohbeti yarın da edebilirsiniz ben uyumak istiyorum..."
"Özür dilerim güzelim."
Sarışın genci kucağına aldıktan sonrasında Hongjoonga döndü.
"Üst katta soldan ikinci odada kalabilirsin. Her şey var orada.Evi kendi evin gibi kullan çekinme."
Kucağındaki sarışın ile beraber merdivenleri çıktı.Yeosang ile kendi için yaptırdığı çatı katına girdi.Minik bedeni yatağa yatırıp üzerini değiştirdi.Odanın ısısını güzelce ayarlayıp minik bedenin yanına uzandı.Kollarını beline sararken kucağında kaybolan Yeosang daha da sokuldu büyük olana.Başını boynuna gömüp bir kaç küçük kelebek öpücüğü kondurdu.
"Iyi geceler Sannie~"
"Iyi geceler güzelim."
O sırada hiç kimsenin,kendisine verilen odanın bir köşesinde ağlayan mavi saçlı gençten haberi yoktu.
