愛する

441 42 272
                                    

'Ben bugün şunu fark ettim ki... Ona aşık olmuştum.'
———————————————————————————

Sabah uyandım, kendi başıma... Üzerime hafifte olsa Eren'in hoş kokusu sinmişti, beni rahatlatıyordu. Mikasa derdinden de kurtulmuştun, onu Jean ile ayarlamıştım. Bu durumda Eren'e açılmam mı gerekiyor? Daha önce hiç aşık olmamamıştım, ne yapacağımı bilmiyordum...

LAN KAPTAN LEVİ HANGE'NİN YANINA GİT DEMİŞTİ UNUTTUM YA BEN ONU
Kaptan Levi sikecek belamı... O zamaan bugün ilk iş Komutan Hange'nin yanına gitmek olsun, hadi Bismillahirrahmanirrahim.

Aşağı indim, Jean Mikasa'ya sarılıyordu. Mikasa da halinden memnun gibiydi. Ben yürürken yanıma Kaptan Levi geldi...

-Oi, velet. Dün Hange'nin yanına gitmemişsin.

'Aaah şey Kaptan Levi ben çok yorgundum onun için hemen uyudum ondan yani.'

-Eren'le sırnaşırken öyle demiyordun ama.

Yüzüm kırmızının elli tonuna büründü. Utancımdan yerin dibine girdim.

-Ondan hoşlandığını çok belli ediyorsun, ikiniz dışında herkes anladı birbirinizden hoşlandığınızı, gözü titanlarından başka kimseyi görmeyen karı bile anladı yani. Tch.

Kaptan Levi yine saçlarımı karıştırdı ve gitti. Saçlarımla bir derdi var herhalde. BİR SANİYE, EREN BENDEN Mİ HOŞLANIYOR? NE, NE, NE?! AHHHH ŞİMDİ UTANCIMDAN KARŞISINA BİLE ÇIKAMAYACAĞ-

-Selam Riana!!

Lütfen Eren olma, sesi aynı ama bir mucize olsun ve Eren olmasın, nolur... Ahahhah, Eren.

'Ah selam Eren, şey benim çok önemli bir işim var da ahahah gidiyim ben ahahah hadi bay bay ahahah.'

Eren bana mal bu bakışları atarken oradan tüydüm... AÇIM AMA UTANCIMDAN YEMEĞİ UNUTTUM. Neyse sonra yerim... Eh ne yapayım ben de Komutan Hange'nin yanına gideyim, yürüyorum, yürüyorum, yürüyorum. YORULDUM AMK.

Sonunda be, zaten açım, aaa sinirlendirmeyin beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sonunda be, zaten açım, aaa sinirlendirmeyin beni. Kendi kendime söylenirken Komutan Hange'nin odasının önüne geldim ve kapıyı çaldım. Oradan "Geeel" konutunu aldığım gibi içeri girdim. Kafasını bakmadan konuştu

+Efendim?

'Komutan Hange ben Riana.'

+Ha, şey AAA HOŞ GELDİN RİANA!

Ne bağırıyorsun amk?

'Hoş buldum Komutan Hange, ben şey için gelmiştim...'

+Dinliyorum Riana...

'Ben size çok sert davrandım, özür dilerim...'

+Önemli değil Rian-

Karnımın guruldaması tüm ciddiyetin içine etti, rezil oldum😀

+Acıktın mı? Neden kahvaltı etmedin?

'Ha? Ben neden kahvaltı etmedim? Çok güzel bir soru, neden etmedim ki acab-

Bu sefer sözü kesilen ben oldum.

+Riana... Benimle Komutan olarak değilde bir arkadaşın gibi de konuşabilirsin.

Hm, anlatmakta sorun olmaz sanırım

'Kaptan Levi gelip sıratımın ortasına sen Eren'i seviyorsun dedi, onunla bir şok oldum. Bir de üstüne geldi Eren de seni seviyor dedi, gitti. Ben bunları idrak etmeye çalışırken yanıma Eren geldi, bende kaçtım.'

+Levi tam bir odundur, ama iyi işte ikiniz birbirinizi seviyorsunuz açılsan iş biter hem rahatlarsınız.

'Nasıl açılacağımı bilmiyorum...'

+Ehhhh onu da kendin bulursun artık, hadi git de kahvaltı et aç kalma.

'T-tamam, görüşürüz Komutan Hangee!'

Komutan Hange'ye karşı ayrı bir ısındım şuan... AĞĞAĞAĞ KOMUTAN HANGE ÇOK TATLI BİR-
gulurgururllulugu *karın guruldama efekti KAMSNDBUS* Yemek yemem lazım...

Tıkındıktan sonra dışarı çıktım ve yürüdüm, olanları düşündüm... İyi olmuştu belki de olanlar, benim açımdan yani. Annie'nin gerçek yüzünü görmüştüm...

AHHH AMA NE BİÇİM BURUN BU AMK İKİYLE İKİYİ TOPLASAM BİLE KANIYOR TÖVBE YARABİİİİİİİM

-Ria yine burnun kanıyor iyi misin?

Lütfen Eren olmasın, sesi yine aynı ama lütfen o olmasın bu sefer duam tutsum nolur :'(
Ah... Eren.

'İyiyim E-eren şey b-ben bir t-tuvalete gideyim ahah'
Oradan tuvalete doğru koşmaya başladım... Niye bu kadar kekeledim ki hay amk.

Tuvaletten çıktım ve tekrar yürümeye başladım

-Seni kıracak bir şey mi yaptım?

Bu sefer boş boş dua etmeyeceğim çünkü, tutmuyor.

'Hayır Eren...'

-Bir şeye moralin mi bozuldu? Ahh ne saçma bir soru bu sanki o olayların üstünden yıllar geçmiş gibi konuşuyorum...

'Yok Eren... Ondan da değil.'

-Eeee o zaman şey, bak ben seni 5 dakika içerisinde güldürebilirsem sen bana ne olduğunu anlat tamam mı?

*Sessizlik...

-Bunu evet olarak kabul ediyorum!

Beni tam 4 saat boyunca işsiz gibi güldürmeye çalıştı, ama ben içimden güldüm yaptığı her şeye çünkü eğer gülersem ona her şeyi açkılamam gerekir.

En sonunda ofladı ve konuştu

-Sıkıldım ama ya bari yaptığım şeylere değil de seni bu kadar güldürmeye çalışmama falan gülseydin ya...

'Eren... Cidden boşv-

Sözüm kesildi ama bir kelime ya da cümleyle değil başka bir şeyle...

AHAHAHAHAHAH BURADA BİTİRİCEM ÇÜNKÜ ŞRFSZLİK YAPMAK HOŞUMA GİDİYO AHAH, tamam neyse şaka şaka gülün diye, öbür bölümü de bugün 11:50 gibi atarım tahminen

Seviliyorsunuz🥰😘🥰💗💞💗❤️💕🛐✊🏻✊🏻
~670 Kelime

aşkın özgürlüğü| eren jaegerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin