6. bölüm

46 7 6
                                    

İşler hızlı her şey gerçekten istediğim gibi gidiyordu. Kimsenin haberi olmadan ve sessizce. Sadece deftere yazmaya devam ettim. Ayrıca sınavlar yaklaşıyordu bir yandan onlara da çalışmam gerekti. Nasıl yapacaklarsa sınavları artık virüs varken. Yui de aynı şekilde benle beraber çalışmaya başlamıştı. Ne kadar zorba gibi gözüksemde derslerim benim için çok önemliydi. Dekuya inek diyorum ama benimde ondan bir farkım yok. HAYIR VAR. Her neyse sinirimi o aptalla bozamam.

Sınav günü gelip çattı. Karnımı saklamak çok zor olacaktı çünkü 7. Aya girmiştik. Arkadaş harekette ediyor içimdeki velet. El kadar boyu var türlü türlü huyu var diye boşuna dememişler demek ki kim bilir. Yuinin bana söylediği taktikle karnımı gizledim. Ne kadar yapmamam gerekse de karnımı azcık içime de çekiyordum. 2 sınav olacaktık bu hafta bu şekilde her gün 2 sınav olmak üzere geçecekti. Yui ile çıktık ve minibüse bindik. Riskliydi hemde baya bu yüzden çok dikkat etmemiz gerekiyordu. O benden 3 durak önce inecekti burda ayrılıyorduk.
"Dikkat et tamam mı hadi ben kaçtım!"
"Tamam" diye mırıldandığım sıra da yui çoktan inmiş yürüyordu. Ceylan gibi hele şuna bak. Zıplaya zıplaya yürüyor.

Duraktan inip okula doğru yürümeye başladığımda bir kaç tane problemli olduğum çocukta arkamdaydı. Ya güzel güzel gidiyorum ne işiniz var sizin. Çattık gene ya.
"Şşşt sinir bombası"
"Ne var aptal"
"Sananeeee" birbirleri ile gülüştükleri sırada kendilerine beyin bulmaları için dua ediyordum. Gerçi çoktan kapının önüne gelmiştim fark etmeden. Okula girip merdivenleri çıktığımda koridordaki herkesin eskisi gibi dip dipe olduğunu gördüm. Sanki virüs yok, sayılar çok azda bu gerizekalılar bu kadar yakın. Sonra neden geberdik. Geberin. Sınıfa girdiğimde eijiro ordaydı. Her zaman ki gibi sırasına oturmuş denki ile muhabbet ediyordu. Yüzünden fazla gerildiği anlaşılıyordu. Bende sırama yerleştiğimde nihayet konuşmaları bitmişti. Kalkıp hafif saçlarını karıştırdım, resmen atladı ve hayvan gibi sarıldı. Yok ya ben bir şey yapmayacağım bunlara. İyilik bile yaramıyor.
"Bıraksana be"
"Offf sende aşağı bırak yukarı bırak merhabanın msini desem bırak diyeceksin. Hiç mi özlemedin ya"
Haklıydı şimdi ama ağzıma girdin sende bir şey saklıyorum şurda. Aha. Sinirlendim diye hareketlendi galiba. Tanrım sen beni kurtar.
"İyi özledim tamam kabul"
Evet özlemiştim sarılmakta istiyordum doğruydu. Ama karnımdaki veledi saklamak beni baya strese sokmuştu ve bu sinir olarak çıkıyordu. O sırada Aizawa sensei içeri girdi o kadar rahatlamıştım ki. Gelmeseydi daha sa uğraşmak zorunda kalacaktım. Maskemi iyice yüzüme sabitledim ve verilen kağıttaki soruları okumaya başladım.

Bitirip verdim. Zaten en az 5 dakika kala deku, iida, denki ve tsuyu da kağıtlarını vermişti. "Sınav süreniz dolmuştur çıkabilirsiniz" Aizawa senseinin sesini duyduğum gibi kalemlerimi kalem kutusuna koydum zaten yanımda çok bir şey yoktu. Boş çantam ve boş kalem kutum. Neden getirdiğimi bende bilmiyorum ama sanırım sınıfçak hepimiz bunları neden getirdiğimizi bilmiyorduk. Herkes gibi bende çıkışa yöneldim ama eijiroyu beklemek istiyordum. Yakalanmam herhalde.
"Gel birlikte gidelim" Oha çocuğun yüzü aydınlandı. Bu kadar mı sevgimi göstermiyordum acaba.
"Tamammm olurr" Boş çantasını omzuna atıp hemen yanıma geldi. Elini tutsam sorun olmaz herhalde. Yani neden olsun. Elini tuttuğumda eijiro daha da şaşırdı.
"Şoktan öleceğim sanırım bana sevgini belli ediyorsun!"
"Etmeyeyim mi ?" Sizde ne istediğinizi bilmiyorsunuz aq seveyim mi sevmeyeyim mi bir karar verin.
"Tamam tamam sustum"
"Tch" Şımarık ama tatlı.
"Sınavın nasıl geçti ?"
"Edebiyat çok zordu salladım.. kızma ama vallahi yapmayı denedim!"
Salladın ha. En son ilk yazılı da salladığın da çok kötü bir not almıştın bahtsızım.
"Umarım bu sefer tutar pek ummuyorum ama-"
"Öyle deme! Sen ne zaman umsan tutuyor"
"İyi öyle umuyorum o zaman" diyip hafif güldüm. Oha çocuğun gözleri çıkacak.
"Aman be tamam size sevgi de yaramıyor"
"Tamam, tamam, tamam! Vallahi şaşırmayacağım sevgilim söz!"
NE BU NE ARA BU KADAR YILIŞIK APTAL OLDU SEVGİLİM NE BE
"Iy yılışık"
"E ne sevgilim değil misin diyince niye yılışık oldum ki"
"Ta-mam sustum"

Ne kadar ayrılmak istemsekte ayrıldık. Neden evlerimiz ters düşüyor ki. Her neyse dikkatlice eve gitmeliyim ama ondan önce Yuiyi almalıyım. Okulun önünde beklemeye başladım. Hem 2 sınav hemde gitarla alakalı bir sınav olacaklarından şu an son sınavda olmalıydı. Neredeyse bir saat sonra anca okuldan çıktı. Bekle bekle ağaç oldum çocuk içimde yürümeyi öğrendi sohbet sardı birazdan ahirete gideceğim Yui hanım hala gelmekle meşgul. Hayır sınavı olup çıkacaktı kesin sohbete daldı varya ağzına sıçacağım onun.

Geldi yol boyunca kavga ettik. Eve geldiğimizde annem bile bizi zor ayırdı ciddi söylüyorum. Tüm gün kankaları ile konuşuyor yetmiyor bir de bekletiyor ben ne yapayım. Odama geçtim ve her zaman yapmaya çalıştığım şeye devam ettim. Yakalanmamaya özen gösteriyordum. Bir yandan yarın yapılacak ve tüm hafta sürecek olan diğer sınavlara çalışıyordum. Of amanın bu hafta bitmek bilmeyecek.

Denizin içindeki oda (KiriBaku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin