MMS

3.3K 79 15
                                    


Havanın çok da soğuk olmadığı Şubat oğlesinde metro durağına yürüyordu Selim. İçindeki korku her adımını bir öncekinden hızlı atmasını sağlıyordu. Gerçek miydi evden çıkmadan önce yaşadığı o an, gerçek miydi telefonuna gelen o resimli mesaj...

Selim uyandığında saat daha 11 sularıydı. Telefonunun aşırı tiz mesaj sesiyle irkilmişti. Sinirlenmeden yapamadı Selim çünkü bir multi medya mesajı (mms) gelmişti ve bu hat şirketlerinden olurdu genelde. Kendine neden telefonu sessize almadım diye kızıyordu. Neden sonra farketti gonderenin herhangi bir hat şirketi olmadığını.

"Ne kadar sevdiğine bağlı. Metronun son durağında in ve saat 3'te merdivenlerin sonundaki telefon kulubesinde ol...'' bu yazılı mesajı gördü ilk tıkladığında Selim. Kuşkulanmıştı bu dipnot'tan. Ekranı kaydırarak resim bölümüne geçince damarlarınaki kanın çekildiğini ve kendini bir anda farklı bir evrende gibi hissetti adeta beyninin içinde zonklamalar hissediyordu, inanamıyordu bu gördüğüne Selim. Karanlık ve küçük bir odada sandalyenin üstünde bağlı bir şekilde boynu ileri doğru çökmüş uzun saçlarından yüzü görünmeyen birisi oturuyordu. Tabiki Selim bunun biricik sevgilisi Ayla olduğunu ilk bakışta anladı. Ona sevgililer gününde aldığı kırmızı ve ince askıları olan Aylanın çok beğendiği geceliği nasıl olurda hatırlamazdıki.

Selim şoka girmek üzereydi inanamıyordu Ayla'nın bu odada bağlı bir şekilde oturduğuna beyninden vurulmuşa döndü ne yapacağını bilemedi ve aklına hemen sakinleşip Aylanın evine gitmek geldi çünkü çok kez çaldırdığı telefonunu da açmamışdı.

DEDEKTİFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin