[5]

2K 222 125
                                    

                                                *

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

      *

Sam'in planını uygulamaya koymuş, Natasha'ya gerekli makyajları yaparak Alyona'nın kullan-at telefonu ile birkaç fotoğrafını çekmişlerdi. O kadar gerçekçi gözüküyorduki Steve, kızıl kadının ölü olmadığını bilmesine rağmen ürperdi.

"Senin sıran, Alyona."

Genç kadın buraya geldiğinde üzerinde olan siyah tulumunun içine geri dönmüş, saçlarını aynı geldiği zamanki gibi sıkı bir atkı kuyruğu yapmıştı. Tulumunun belirli yerleri kasten yırtılmış, kanadığını gösterircesine vücuduna ve yüzüne yer yer makyajlar yapılmıştı.

Ona gösterdikleri yere geçti, sanki kendi fotoğraflarını çekip onu buraya yollayan adamlara gönderecekmiş gibi fotoğraflarını çekmelerine izin verdi. Sonrasında fotoğraflar gönderildi, bacağının kırık olduğuna, dönmesinin birkaç günden uzun süreceğine dair yalanlar uyduruldu ve telefon imha edildi.

"Sence inanacaklar mı?"

Sam, gözleri sarışın kadının üzerindeyken sorusunu yanıbaşında duran Natasha'ya yöneltmişti. Kızıl kadın omzunu silkti, elinde tuttuğu yuvarlak aynaya bakmayı sürdürerek yüzünü temizlemeye devam etti.

"İnanmazlarsa çok yakında yeni küçük bir ajanımız daha olacağına emin olabilirsin."

Esmer adam hafifçe gülerek başını öne eğdi, bir Alyona ile daha uğraşabilir miydi emin değildi.

"Ona güveniyor musun?"

Natasha bakışlarını adamın aynaya yansıyan yüzüne doğru çevirdi, başını iki yana doğru salladı. Genç kadına güvenilmemesi gerektiğini kendinden biliyordu.

"Hayır, ama Steve güveniyor gibi gözüküyor. Ben de Steve'e güveniyorum, umuyorum ki hayal kırıklığına uğramasın."

Sam başını sallayarak onu onayladı, Alyona'nın yanlarına doğru adımladığını gördüğünde sustu ve içinden sakin olması gerektiğini mırıldandı.

"Arkadaşlarımı kurtarmak ve tesisi havaya uçurmak için de bir planınız vardır umarım, Bay Wilson."

Gözlerini büyük bir öfkeyle üzerine diktiği adam genç kadının sorusuna cevap veremeden arkasında iri bir beden belirdi, arkadaşı yerine soruyu cevapladı.

"Üzerinde çalışıyoruz  ve inan bana, fazla zamanımız olmadığını biliyorum."

Alyona alt dudağını sarkıttı, başını hafifçe sağ omzunun üzerine doğru eğdi ve Captain America'ya elinden gelen en üzgün bakışını attı.

"Keşke olsaydı, seninle pek zaman geçiremeyecek olmak beni çok üzüyor Steve."

Sarışın adam gözlerini devirdi, kelimelerine dikkat etme gereği bile duymuyordu çünkü biliyordu, genç kadına ne derse desin ona verecek sinir bozucu bir cevap bulurdu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 22, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Red Room || Steve RogersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin