8 bölüm

82 17 1
                                    

Yine hiç bir şeyden habersiz hayatımıza devam ediyorduk. Artık her şey bitti diye düşünüyorduk ama yanılıyoruz. Emma şimdi daha büyük planlar peşindeydi. Sadece Kurtadam, Vampir, Büyücü ve Melezler olmayacaktı bu savaşta. İnsanlar da olucaktı. İşte en zoru da bu. Çünkü hepimizin en önemli tek bir kuralı vardı: insanlardan saklan ve onlara zarar verme. Emma bu kurala karşı geliyordu. Zaten başından beri istediği tüm dünyayı ele geçirmek.

Aradan 1 hafta falan geçmişti. Aydınlık tarafta her şey düzene giriyordu. Karanlık tarafsa hazırlıklara devam ediyordu. Savaş hazırlığı... Emma bu sefer de tüm karşı tarafla konuşmaya gitti. Her kesi ikna etmeye çalışıyordu. Ve her zamanki gibi başarıyordu da.

Akay sevgilisine her konuda yardım ediyordu. Ama o an fark ettiği bir şey vardı. Artık Emmanı eskisi kadar sevmiyordu. Hatta hiç sevmiyordu. Ne yaparsa yapsın aklından Dolunay bir türlü çıkmıyordu. Bu yüzden sürekli pişmanlık hissi yaşıyordu. Sevdiği kızı öylece orada terk etdi. Dolunayın da ona aşık olduğunu biliyordu. En çok ta canını bu yakıyordu. Ama ne yazık ki artık kararını vermişti.

Tam 1 ay geçti. Emma savaş için tüm hazırlıklarını yapmıştı. Yarın savaş başlayacaktı. Neden bilmiyorum ama savaştan bir gün önce Emma sarayın önüne geldi.

+Maya çık ortaya!!!

Tüm saray dışarı çıktı. Önde ben, Özgür ve Dolunay vardı.

+Vay, vay, vay... Benim minik üvey kız kardeşim de burdaymış. Kendine gele bildin mi?

-Evet... Çok iyiyim. Aaa... Bakıyorum da yanında köpeğini de getirmişsin.

Emma o an Dolunaya büyü yapmak istiyordu ama Akay ona karşı çıktı.

-Bırak ne derse desin. Sonuçta yarın savaş var. Bunun için buraya gelmedik.(Fısıldayarak)

+Haklısın. (Fısıldayarak) Maya! Buraya hazırlanmanız gerektiğini söylemek için geldim. Yarın büyük savaş olucak. Sadece biz değil, insanlar da olucak. (Sonra kötü bir kahkaha attı.) Önceden haber vereyim dedim.

Sonra da Emma ve Akayın yanından duman çıktı ve kayboldular.

Ne yapacağımızı bilmiyorduk. Tüm sarayı toplayıp onlarla konuşma kararı aldık. Yaklaşık bir saat falan konuştuk. Bir şeyler yapmağa çalışıyorduk ama başarma ihtimalimiz düşüktü. Çünkü bir şeyleri yıkmak yapmaktan daha kolaydır. Emma da her şeyi alt üst ediyor ve yapa bileceğimiz hiç bir şey yoktu.

Sonunda savaş günü geldi. Emmanın takımı hepsi sarayın önüne toplandı.
Ama sanki ilk savaşda daha çok gözüküyordular. Neden bu kadar az gelmişlerdi ki? Bu daha büyük bir savaştı. Daha çok kişi gelmeleri gerekiyordu. Ne planlıyorsun Emma?

+Hazır mısınız "Aydınlık taraf" ?

-Sadece bu kadar mısınız? Neden sadece bu kadarsınız?

+Çünkü diğerleri şuan insanlarla ilgileniyor.

-Ne? Nasıl yani? İnsanlarla savaşması için ayrı bir takım mı oluşturdun?

+Ne sandın? Bu büyük bir savaş demiştim. O zaman SALDIRIN!!!

Her kes saldırıya geçti. Saray tamamen dağılmıştı. Geriye sadece enkaz kalmıştı. Emmayı yenmemiz gerekiyordu. Emmayı yenersek diğer insanları da kurtara bilirdik. Onlara ne yapacakları hakkında hiç bir fikrim yoktu. Bu savaşta bana en çok Özgür ve Dolunay yardım ediyordu. Eğer onlar olmasaydı çoktan ölmüştüm.

Karanlık taraftaki büyücülerden biri Dolunayın üzerine saldırıya geçti. Asasının ucundan siyah bir duman çıktı. Dolunayı kurtarmam gerekiyordu ama Emma sürekli bana saldırıyordu. Dolunay diye bağırdım ama beni duymuyordu. Sanırım şoktaydı. Tam o an Akay onu kenara itti ve Dolunayı kurtardı.

BüyücüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin