Wei'den
"Mesaj atacağım."
Elimde telefon evde dönüp duruyordum. Dün kutlama yaparken gelen Wangji -elinde çiçek- ile anlık bir şaşkınlıktan sonra kutlamaya devam etmiştik. Kutlamadan sonra evlere dağılmıştık. Saat gece 1'de eve girmiştim. Kısaca banyonun ardından yatağa yatmıştım ama uyuyamıyordum. Aklım sürekli kutlama sırasında gelen Wangjideydi. Ve elindeki çiçekte. Sürekli neden çiçeği getirdiğini ve neden gelip o sözleri söylediğini düşünüyordum. Başım ağrıyordu düşünmekten. Öyle düşüne düşüne uyuya kalmıştım. Ertesi sabah kalktığımda ise dükkânın kapalı olması rahatlığıyla tembel bir şekilde kahvaltı yapmış, evi toplayıp oturmuş televizyon izliyordum. Aklımda hâlâ dün geceki şeyler duruyordu ama Wangji'ye nasıl sorsam bilemiyordum. Daha sonra hiç kasmadan, sanki her şey normalmişçesine mesaj atmak geldi aklıma.
Fakat, bir sorun var.
Wangji'nin numarası bende yok.
Ondan birçok kez numarasını istedim fakat vermedi. Ben de numarasını verip benimkini kaydedene kadar susmayacağımı söyledim. Bunu gerçekten yapacağımı anlamış olacak ki hem numarasını verdi, hem de numaramı kaydetti. Hemen mesaj kısmına girip 'Wangji' isminin üstüne bastım. Tam parmaklarım klavye üzreindeydi ki durdum.
Ne yazacaktım?
'Naber bro? Dün neden aniden geldin?'
Hayır, bu olmaz. Çok kaba. Hem ona bro desem Wangji beni öldürürdü.
'Sayın Lan Wangji, nasılsınız? iyisinizdir umarım. Rahatsız ediyorum ama bir şey sormak istiyorum. Neden dün elinizde bir çiçekle dükkâna geldiniz? Rahatsız olduğumdan değil, sadece merak. Cevap verirseniz çok mutlu olurum. İyi günler dilerim.'
Bu ne ya? Dilekçe mi yazıyorum, bu ne resmilik? Wangji bunu okusaydı kesin aptal olduğumu düşünürdü. Bu da olmaz.
'Hey, Wangji. Neden aniden elinde çiçekle kapıya dayandın ve çiçeği elime verip ardından o sözleri söyleyip gittin? Kalbime ne yaptığından haberin var mı senin? Sabaha kadar uyuyamadım ben. Çabuk hesap ver'
Yok artık. Bir de aşk ilanı etseydim. Ayrıca 'Çabuk hesap ver' ne? Bu da olmaz.
Ne yazacağım? Wangji'yle konuştuklarımız muhabbet bile sayılmaz ve onunla nasıl konuşacağım bilmiyorum. Derin nefes alarak parmaklarımı klavyede hareket ettirtim. 'Ne olacaksa olsun artık.'
Wuxian: Wangji, neden Wangji'sin sen?
Mesajı attığım andan itibaren içimi kocaman bir pişmanlık sarmıştı. 'N'aptım ben? Bu nasıl bir mesaj? Wangji bunu okusa kesin kocaman bir aptal olduğumu düşünecek. Cheng olsa bana bakarak kahkaha atar ve kötü bir vaka olduğumu söylerdi. Hemen mesajı silmeliyim.'
Tam mesajı silecekken mesajımın görüldü olduğunu gördüm. Sessiz bir çığlık attıktan sonra telefona döndüm. 'Ne yapacağım şimdi? Kuzenim yazmış mı desem? Ya da Cheng yazmış desem? İnanır mı? Elim kaydı mı desem acaba? Zaten adam da aptaldı inanır o yalana Wuxian. Neden doğru düzgün iş yapamıyorsun sen?' Diye düşünürken ekranda noktalar belirdi.
Wangji kişisi yazıyor.
Gergin bir şekilde ne yazacağını bekledim. 'Büyük ihtimalle aptal olduğumu yazacak. Wangji'den başka ne bekleyebilirim ki? Gülünç yazar ya da. Sıkıcı,gülünç,terbiyesiz,utanmaz. Bunlardan birini söyleyeceği kesin.'
Gelen mesaj sesiyle hemen telefona döndüm. Gelen mesaja şaşkınlıkla bakıyordum.
Wangji: Ailem adımın Wangji olmasını düşünüp adımı böyle koymuşlar. Bu yüzden adım Wangji, Wuxian
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flower
FanficLan Wangji için çiçeklerden daha güzel olan tek şey dövme dükkanı sahibi Wei Wuxian'dı... Wei Wuxian ise çiçek dükkanı sahibi Lan Wangji'nin ondan nefret ettiğini düşünüyordu Cr:twitter @/ freaklilith