. . .
"Baban.. seni çağırıyor."
Korkuyla alt dudağımı dişlerimin arasına alıp kemirirken saçlarına ak düşmüş Bayan Eun'a kafa salladım. Büyük yataktan kendimi kaydırarak bacaklarımı yere indirip doğruldum. Bayan Eun bile bana kızgındı. Birbirine bağlı kollarının ve çatık kaşlarının başka bir açıklaması olamazdı ya.
Büyük holden geçip oturma odasına girdiğimde karşıda 5 kızgın boğa, biri daha az kızgın, bana bakıyordu. Keşke her şey üstüme kalsaydı. Sehun'da sıyrılamamış ve onların sürüsünün lideri ,Sehun'un abisi olur kendisi, Suho hyunga her şeyi söylemişlerdi. Sanırım aradan sıyrılan tek kişi Chanyeol'du.
Kapının önünde dikilmeyi bırakıp eğik başımla kendimi tekli koltuğa bırakmıştım. Babam ortada bulunan büyük koltuğun ortasında oturuyordu. Onun yanındaki abimin hala siniri dinmemiş, iki yana doğru açtığı bacaklarına dirseklerini yaslayıp önünde birleştirdiği ellerini çatık kaşlarıyla izliyordu. Benim gelmemle birlikte gözlerini ellerinden çekip benimkilerle buluşturmuştu. Bu da gözlerimi aniden kaçırmama neden olmuştu.
Chen hyung sağımda bulanan koltukta oturuyor çatık kaşlarıyla yere bakarken Chen hyungun yanında oturan Xiumin hyung düzleşmiş dudaklarıyla beni izliyordu. Solumdaki koltukta oturan Hwasa noona ise üzgün bir ifadeyle bana bakıyordu. Sanırım olacaklardan kaynaklıydı bu bakışlar.
Chen hyungun çocuğunu bırakıp gelmesi içimi sızlatmış beni kötü hissettirmişti. Xiumin hyung, Namjoom hyung ve Hwasa noona öz kardeşlerimdi. Chen hyung öz olmasa da gerçekten yakın olduğum bir abimdi. Ormana gitmemize ilk yardımcı olan oydu fakat bu da bizim zorlamalarımızla olmuştu. Daha sonrasında katiyen oraya girmememizi söyleyip merakımızı gidermemiz için bizi ormanda biraz gezdirmişti.
Hiçbirinin konuşmaması daha çok gerilmemi sağlarken yerdeki halı desenleriyle bakışıyordum. Odadaki ağır feromonlar oturduğum yere daha çok sinmeme neden oluyordu. Burada tek omega bendim, Hwasa noona dışında hepsi alfaydı. Noonam betaydı ve beni etkilediği kadar etkilemezdi onu bu feromonlar ki emindim bilerek salgılıyorlardı. Özellikle Namjoon hyungun feromonları başımı döndürecek kadar fazla geliyordu. Aralarında en güçlü ve baskın olan alfa oydu bu yüzden sürü lideri olacaktı, yoksa en büyüğümüz o değil Xiumin hyungtu.
"Abi feromonlarını çeker mi-"
"Sus."
Namjoon hyung bıçak kadar keskin sesiyle Hwasa noonayı susturdu.
Babam konuşacağını belli etmek istermiş gibi boğazı temizleyip herkesin ilgisini kendine çekti.
"Taehyung. Seni çok mu şımarttık oğlum?"
Dediğiyle kaşlarım çatılırken gözlerimi babamın gözlerine diktim. Şımartmak mı? Birkaç yıl öncesine kadar dışarı çıkamıyordum.
Babam konuşmasına devam etti.