Tarihe dönüş

3. BÖLÜM (antrenman)

oy ve yorumlarınızı bekliyorum iyi okumalar

Çadırımız hazırlandıktan sonra izin isteyip çadıra geldik içeri girdiğimde adeta büyülendim çok güzeldi içi kırmızı ve beyaz kızlara döndüğümde onlarda benim gibi bakıyorlardı. Banu çiçek bize neyin nerde olduğunu söyledikten sonra gitti. Hemen kızlara döndüm

A-"evet artık konuşabiliriz "

S-"ne yapıcaz "

A-"bilmiyorum tek bildiğim saatle bir ilgisi olduğu "

G-"bu saatin çalışması için bir yol bulmalıyız "

S-"o yolu bulana kadar burada kalmalıyız "

A-"aynen "

S-"acaba gelecekte saat kaç"

A-"şuan gelecekte bir saat geçti "

G-"nerden anladın "

A-"telefonum hala gelecekteki saate göre burada tam olarak 24 saat geçirdik yani 1 gün bu da demek oluyor ki burada geçirdiğimiz 1 ay orada 1 gün 6 saate tekamül ediyor "

S-"vay anasını arkadaş kızdaki zekaya bak yediğimiz iç diğimiz yaptığımız aynı kızda ki zekanın gramı yok bizde doğru söyle lan bir şey mi yapıyorsun zekan için"

Sinem bunu dedikten sonra Goncayla ben kahkaha atmaya başladık sonra oda bize katıldı biz susunca çadırın dışından b ses geldi 

B-"izin var mıdır hatunlar "

G-" tabi gel Banu çiçek "

içeri girip konuşmaya başladı 

B-"Kutluhan beyim sizi çadırına bekler "

A-"tamam biz geliyoruz Banu çiçek "

bize gülümseyip çadırdan çıktı

bizde arkasından çıkıp büyük çadıra ilerlemeye başladık çadırdan içeri girdiğimizde uzun bir yer sofrası bizi karşıladı üstünde bir sürü adını bilmediğim yemek vardı masanın başında Kutluhan sağında karısı zannettiğim kişi solunda Metehan vardı bizde boş olan yerlere oturduk sofrada bi kaç tanımadığım yüz daha vardı Kutluhan bize bakıp

K-"bundan sonra akşam yemeklerini burada yersiniz hatunlar sizin için sorun olmaz inşallah "

rica şeklinde ama bir o kadar da sertti sesi sanki yapmamamız mümkün değilmiş gibi 

S-"tabi beyim"

K-"eyi o zaman haydin yemeye afiyet olsun "

o bunu dedikten sonra herkes yemeğini yemeye başladı. Yemek faslı bittikten sonra izin isteyip çadıra yürümeye başladık tam önüne gelmiştik ki içinden Banu çiçek çıktı.

A-"ne oldu Banu çiçek "

B-"Metehan beyim giysi vermemi söyledi bende giysileriniz koydum Gonca hatun "

A-"sağ ol Banu çiçek sana da zahmet verdik "

B-"ne zahmeti Aden hatun size iyi geceler "

B-"sana da iyi geceler "

dedikten sonra biz çadıra girmiştik içeri sandık koymuşlardı sandığın yanına gidip açtım bir sürü kıyafet vardı. Kıyafetleri incelemeyi yarına bırakıp beyaz gecelikleri giymeye başladık giyindikten sonra kendi kıyafetlerimizi düzgünce koyup yatağa girdik hepimiz yorulmuştuk son kez etrafa bakıp kendimi karanlığa teslim ettim 

...

sabah uyandığımda üzerimde bir ağırlık hissettim baktığımda sinemin bacağıydı yattığımız pozisyon çok garipti gonca sineme sarılmış bir ayağını yataktan dışarı atmıştı sinemin bir bacağı benim diğer bacağı goncanın üstündeydi ve kollarını başının üstüne uzatmıştı bense normal yatıyordum onların yanından kalkıp ibriğin yanına gittim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra sandıktan bir kıyafet seçip giyindim dışarı çıktığımda her kes yeni uyanıyordu saat 5 civarındaydı biraz dolaşmaya karar verip yürümeye başladım nerdeyse çoğu yeri dolaşmışken bir yerden sesler geliyordu o tarafa yürüyüp baktığımda Metehan ve adamaları çalışıyordu o tarafa gidip izlemeye başladım çok iyilerdi bir ara merak salmıştım 17-18 yaşlarında kılıç eğitimi almıştım 2 sene o yüzden biliyordum. Metehan beni fark edip yanıma geldi

M-"günaydın Aden hatun "

A-"size de günaydın "

M-"biliyor musun "

deyip elindeki kılıcı gösterdi kafamı sallayıp dövüşenlerin o tarafa gittik kılıçların yanına yürüyüp  en uygun kılıcı aldım elimde ki kılıç dengeli ve hafifti tam istediğim gibi sonra Metehan'ın yanına gittim bütün dövüşenler ellerindeki kılıçları bırakıp etrafımıza toplanmıştı pozisyon alıp ilk onun hamle yapmasını bekledim o da bunu anlamış olucak ki kılıcını kaldırdı bende savunma yapınca tokuşma sesi tüm sessiz alanda çınladı sonra hızlı bir hareketle sağ tarafıma savurdu kılıcı hemen yan tutup karşılık verdim güç uygulayarak kılıçlarımızı yüz hizamıza getirdim ve onu geri ittim bu sefer toparlanmasını beklemeden ben saldırıya geçtim bir süre ben saldırı o savunma yapmıştı ikimizde yorgunduk bir anda o saldırıya geçti güçlü olduğu için diğer hamlesinde yana kayıp beline doğru savurdum kılıcımı hemen fark edip oda savunma yaptı sonra bir anda kılıcını çok güçlü bir hamleyle çevirip benimkinin uzağa gitmesini sağladı ben daha ne olduğunu anlamadan sağ elimi arkaya kıvırıp beni kendine yasladı kılıcı da boynuma hizaladı her nefes alışımda sırtım sert göğsüne denk geliyordu. 1 dakika kadar o pozisyonda kalıp elimi bıraktı kılıcını yere saplayıp bana baktı etrafıma baktığımda kalabalığın çuvalmış ve bize hayran hayran baktığını gördüm yanaklarımın kızardığını hissediyordum. Metehan'a baktığımda oda kalabalığı fark etmişti o kalabalığa bakarken ben son kez ona bakıp hızlı adımlarla çadıra yürümeye başladım kalbim çok hızlıydı

neydi yaşadığım bu hisler...