Geçmişin karanlığı,
Geleceği sardı.
Arada kalanlar esarete mahkumdu.
Gerçekler kana bulandı,
Yalanlar konuştu.
İhanet ölümü getirdi,
Ölüm suskunluğu.
Adam sustu,
Kadın sessizlikte boğuldu...
Adam seçemediği yolada, kendi istekleri dışında,
Bir taraf...
Bol bol yorum yapıp yıldıza basmayı unutmayın emi :') 1.bölüm en kısa zamanda gelecek.. Çok çok öpüyoruummm...
11.03.2021
Bir mürekkep döküldü, defterin tüm sayfalarına yayıldı. Bir çığlık koptu herkes sustu. Geçen yılların uğursuz sessizliği tüm masaya yayılmıştı. Eli kanlı geçmiş, eseri ile gurur duyuyordu; kanını herkese bulaştırmıştı.
"Geçmiş ile gelecek arasındaki köprü kuruldu," mekanın içinde yankılanan kendinden emin ses, sessizliği bıçak gibi kesti.
"Oyun başladı, herkes payına düşen görevi aldı." Bunu duyan eli kanlı geçmiş masanın etrafında dört dönüyor, kahkahası mekanın her köşesinde yankılanıyordu. "Merak etme Asena, yıllardır her şey olması gerektiği gibi, yani bizim istediğimiz gibi." sesten yankılanan kibir masadaki gerginliği arttırdı, masada bir uğultu baş gösterdi. 'Her zaman öyle oldu' ve 'bu sefer farklı' diyenlerin tartışması Asena'nın elini masaya vurması ile yerini ölüm sessizliğine bıraktı. "Kartlar, Athena."
Asena'nın sesi ile Athena acelesiz gözlerini masada gezdirdi. Gördükleri ile dudağının sağ tarafı havalandı, başını hayflanır gibi iki yana salladı. Gördüğü kibirdi, saf hırstı...
Masaya yetmiş sekiz kartdizildi, üçü seçildi. Bundan sonrası ise sadece meraktı. Masada ters konulmuş üç kart: Geçmiş, şimdi ve gelecek...
Athena'nın eli geçmişe gitti, geçmişin acı çığlığı tüm masayı sarstı, kan etrafa yayıldı. "Kılıç Onlusu. Yetmiş sekiz kartın en uğursuzu. Anlamı ihanet." Kısa bir es verdi, masadaki tüm gözler ona dönmüş diyeceklerini büyük bir merakla bekliyorlardı. "Yüzü yere bakacak şekilde yerde yatan bir adam var. Göğsünden bacaklarına kadar kırmızı bir bezle kaplı, On kılıç sırtına saplanmış halde...
Havada korkunç bir durgunluk var: gökyüzü korkuyu ve olumsuzluğu tastiklemek istermiş gibi kara bulutlarla donatılmış. Önündeki durgun sular bu kartın ürkütücü durgunluğunu ve kesinliğini çağırıyor.
Kılıç Onlusu ihanet, kötülük, acı ve düşmanları temsil eder. Bu kart başarısızlık, çöküş, kopan bağlar, vedalar ve ihanetin kartıdır." diyecekleri bittiğinde masadan onaylayan mırıltılar yükseldi. Burada bulunan herkes geçmişin en yakın şahitleriydi. Duydukları onları şaşırtmadı sadece geçmişin, paslanmış zincirlerinden kurtulacak olması tüm dengeleri değiştirecekti, farkındaydılar...
Athena ikinci karta yöneldi. Kart çevrildi, "Şeytan," dedi. Şeytan, kanlı geçmişe sarıldı. Masadaki yerini aldı. "yetmiş sekiz kartın en karanlığı; zulmü, gücü kötüye kullanmayı, kibri ve esareti temsil eder. Genellikle insanoğlu iç güdülerinin, hırslarının ve fantezilerinin peşinden gider onların esiri olur ve yer altı dünyasına yaptığı yolculuk başarısızlıkla sonuçlanır."
Masadakiler duyduklarından memnun kalmışlardı. "Şeytan bize hizmet ediyor." dedi aksanlı bir ses. Duyduklarından haz aldığı her halinden belliydi, yüzünde şeytani bir gülüş vardı, şeytan onun yanındaydı... Masadaki bütün gözler ona döndü, kimi onu içten içe destekliyor. Kimi ise onun bu aptal kibrine gülüyordu.
Athena ona cevap verme gereksinimi duymadı. Eli üçüncü karta yöneldi, masanın nabzı bir anda yükselmişti. İhanet ve şeytan el ele vermiş, gözlerini geleceğe yöneltmiş büyük bir merakla üçüncü kartı bekliyorlardı.
Athena kartı çevirdi. "Aşıklar," dedi. Sesindeki şaşkınlık hissedilirdi. Herkes büyük bir dehşetle üçüncü karta bakıyordu. "Bu... Bu ne demek oluyor Athena!" masada yankılanan yüksek sesle kaos gecikmedi.
Şeytanı korku sardı, kanlı geçmiş sustu... Athena'dan sözü Artemis devraldı. "Engellerin ve yol ayrımlarının ortadan kalkması ve kalbin sesinin daha ağır basacağını anlatır bu kart." dedi. Sesinden ne hissettiğini anlamak mümkün değildi. Dedikleri, masadakiler tarafından kabul edilemezdi. Karşı taarruz gecikmedi:
"Bu mümkün değil Artemis! Sen ne dediğini farkında mısın?" Artemis gözlerini sesin sahibine dikti. "Kartlar yalan söylemez yiós!" sesi aksini kabul etmeyeceğini haykırıyordu.
"On dokuz yıl... On dokuz! Yıllardır bugünü bekliyoruz, çok kurban verdik! Şimdi siz işin içine aptal duyguların gireceğini mi söylüyorsunuz? Bu kabul edilemez!" dedi kalın bir ses. Sesindeki hiddet, geçmişi ve şeytanı sarstı, loş mekanın duvarında yankılandı ve masaya bir çığ gibi düştü.
"Duyguları kontrol edemeyiz yiós, tıpkı on dokuz yıl önceki gibi." dedi Asena onun aksine dingin bir sesle. Dediklerinin en büyük kanıtı kanlı geçmiş, şeytana sığındı.
"Şimdi... Şimdi ne olacak?" dedi bir başka ses. "Kontrolün elimizden alınmasına izin veremeyiz!" diye devam etti, sesinden hala duyduklarının şokunu atlatamadığı barizdi.
"Böyle bir şey asla olmayacak!" diye yanıtladı onu güçlü bir ses. "Yıllardır yeraltını bizler yönetiyoruz. Bu hep böyle oldu, bundan sonrada böyle olacak!" diye tamamladı sözlerini taviz vermez bir ses tonuyla.
"Bunlar doğru yiós, lakin dengelerin değişeceğini göz ardı edemezsin." ona cevap verene Athena'ydı. "Ne yani eli bir silah tuttu iki adam öldürdü diye yeraltındaki dengeleri değiştirebilir mi zannediyorsun Athena?!" sesten yankılanan alay, ortamdaki gerginliğe karıştı.
Sözü Artemis devraldı:"Karşımızda on dokuz yıl önceki çocuk yok. Eli kanlı bir şeytan var."
"Bende bundan bahsediyorum Artemis! Onun şeytana dönüşmesine biz izin verdik! O yer altını yönettiklerini iddia edenlerin ellerine silahı biz verdik, önlerine kurbanları biz attık! Onlar kafalarına göre ahkam keserken bile yönetildiklerini farkında değillerdi!"
Athena üçüncü kartı ileri sürükledi. "İşin içine duygular girince... Dediklerinin hiçbir hükmü kalmaz sevgili oğlum."
O gece kader ağlarını ördü. Cehennem kapıları aralandı, şeytan ininden çıktı. Bu gece sonun başlangıcıydı...
~~~ SON~~~
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
