Ben geldimmmm güzelleriiimm....
#şükür #hamd #dua
Oylarınızı ve satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lüfeeennn, sizleri çok öpüyoreee iyi okumalar.❤️...
"Hiçbir karşılaşma tesadüf değildir."
☄️☄️☄️
Ölüm... Dört harften oluşup koca yaşamı içine sığdıran ürkütücü bir kelime. Gözlerini bu dünyaya tamamen kapattıktan sonrasını asla tahmin edemediğin koca bir bilinmezlik, sevdiğin, değer verdiğin insanları belki uzun bir süre göremeyeceğin uzun bir yolculuk.
Sadece kısa bir anda, belki saniyeler belki saliselerle ölümün pençlerinden şimdilik kurtulmuştum. O bilinmezlikten beni kurtaran arabayla burun buruna gelmeden önce beni kendisiyle beraber iten kahverengi harelerin sahibiydi. Asfaltın ıslaklığını avuçlarımda hissediyor, beni belkide ölümün eşiğinden çekip kurtaran adamın gözlerinin içine bakıp derin derin soluklanıyordum. Kalbim az önceki olayın gerçekliğini haykırırcasına göğüs kafesini zorlarken tüm vücudumda buna ayak uydurmak istermiş gibi titriyordu.
Beni o arabanın önünden kurtarmak için ittiğinde benimle beraber yuvarlanıp üzerime doğru düşmüştü, ama o kendine daha hızlı gelmiş olacak ki bir elin parmağını geçmez saniyelerde üzerimden kalkıp doğruldu. Uzun boyunun gölgesi üzerime düştü, gözlerim onu takip etti. Gözlerine tutunduğumda gözlerinden okunan en belirgin duygu endişeydi. Sert çehresinde bu ne kadar eğrelti dursada bedenimde hasar tespiti yapan meraklı gözler bunun gerçekliğini kanıtlıyordu.
Aramızdaki ölüm suskunluğu onun dudaklarından dökülen kelimelerle son buldu. "İyi misiniz hanımefendi?" Kulaklarıma ulaşan kelimeler içinde bulunduğum dehşet anından kurtulmam için can simidiydi sanki. Derin bir nefes alıp boğazımı temizledim. Kafamı sol tarafa çevirdiğimde üzerime son hız gelen arabadan eser yoktu. Cevap vermem gerektiğini bana bakan ilgili gözlerin varlığıyla fark ettim. "İyiyim, gerçekten çok teşekkür ederim." az önceki şoka rağmen ağzımdan çıkan sözcüklerin titrememesi Allah'ın bir lütfuydu sanırım.
Hala yerde oturduğumu fark edip doğrulacağım sırada bana uzatılan yardım eli gözlerimin önüne serildi. Başımı kaldırıp yüzümdeki küçük tebessümle elini tutuğumda beni hiçbir güç kullanmadan kaldırdı. "Tekrardan teşekkürler. Kelimenin tam anlamıyla hayatımı kurtardınız sanırım." diyeceklerim bittiğinde sert çehresinde oluşan nazik tebessüm yüzünde samimi bir ifadeye sebep oldu. "Rica ederim. Sanırım yağmur yüzünden duramadılar." sonlara doğru değişen ses tonuyla ifadeside sertleşti. Buna ben de ne kadar inanmasamda Milas'taki magandaların varlığını bilmeyen yoktu. Burası sert rüzgarların hüküm sürdüğü, tahmin edilemez bir şehirdi.
"Sanırım haklısınız, yardımınız için gerçekten minnettarım." dediğimde sağ elinin baş parmağı dudağının kenarını kaşıyıp gözlerim dışında her yere bakan gözlerini bana çevirdi. "Çok fazla teşekkür ettiniz. İyiseniz problem yok." dediklerine mahçup bir tebessüm edip baş selamı verdim. "O zaman size iyi günler yetişmem gereken bir yer var. İsterseniz az önceki olay hakkında suç duyurusunda bulunabilirsiniz ama bir şey çıkıcağını hiç sanmıyorum." saatine bakarken söylediği sözlere hak verdim. Ortada herhangi somut bir şey yokken yapabilinecek hiçbir şey yoktu. "Haklısınız, ben sizi yolumuzdan alıkoymayayım iyi günler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ÇARKI
Novela JuvenilGeçmişin karanlığı, Geleceği sardı. Arada kalanlar esarete mahkumdu. Gerçekler kana bulandı, Yalanlar konuştu. İhanet ölümü getirdi, Ölüm suskunluğu. Adam sustu, Kadın sessizlikte boğuldu... Adam seçemediği yolada, kendi istekleri dışında, Bir taraf...