16.

299 27 2
                                    

Yaklaşık bir hafta aradan sonra yeniden merhabalar, bakıyorum okunmalarımız oylarımız artmış. Sadece 2 saniyesini ayırıp da yorumlara oy verenlere, oy vermekle kalmayıp yorum atanlara ve ayrıca bunlarla da yetinmeyip kitabımızı okuma listesine ekleyen arkadaşlara gerçekten çok teşekkür ediyorum. Okunma sayımız da 1000'e yaklaşmış. Bunu da görmüş oldum. Daha nice 1000 okumalara der ve hikayeye başlarım.

... "Mahmut amcan ben, babanın dayısının oğlu." Tanıdım amca tanıdım dedim ve yine sohbet ede ede devam ettik yola. Hoş sohbet muhabbet derken Gümüşsu'ya yani bizim köye geldik. Hasan amca da Azem amcama uğrayacakmış zaten. İlk önce Azem amcamın yanına gittim hazır gitmişken onu da göreyim diye. Beni görünce gözleri doldu ağlamaklı oldu adam. E haklıydı da ağlamakta. 14 yıldır Kayseri'ye gelmemiştim, onlar da Sakarya'ya gelememişti. Anca telefondan görüşebiliyorduk. O zamanlar tuşlu telefonlar vardı, öyle şimdiki gibi görüntülü konuşabileceğimiz akıllı telefonlar yoktu. Her neyse, amcamla hasret giderdikten sonra babaannemin de evine gitmeye karar verdim. Amcamın evinden çıkmadan önce amcam bana
"Ahlas, yeğenim babaannen eğer sorarsa ilk ona gittiğini söylersin. Onu görmeden bizi gördün diye alınmasın kadın" dedi. "Tamamdır amca" dedim. Babaannemin evine gittiğim zaman kadıncağız kapının önünde karşıladı beni. Zavallı kadın nasıl da özlemiş beni. Biraz ağlaşmadan sonra " aç mısın oğlum. Yemek yer misin" dedi. Tok olduğumu, yolda bir şeyler yediğimi söyledim. Bu sırada da beni kapının önündeki koltuklardan birine oturtup bana "sen hoca olmuşsun oğlum doğru mu, sen biçareleri iyi ediyormuşsun doğru mu oğlum?" diye sordu. Ben anlamıştım aslında babaannemin ne demek istediğini. "Evet ninem, hoca oldum ben. Rahmetli dedem gibi hoca oldum" dedim. "Bak oğlum, şimdi sana bir şey anlatacağım. Beni iyi dinle. Hani bu köyün yolunun az yukarısında Saliha hanım var ya. İşte onun torununa bir haller oldu. 1-1,5 haftadan beridir her gece yarısı köyün yoluna çıkıp dolaşmaya koşmaya başladı. Ezan okununca sanki köpekmiş gibi uluyor, çığlık atıyor. Sabahları da anası babası kızlarını yatırdıkları yerde değil de banyoda, tuvalette, pis yerlerde buluyorlarmış. İlk önce köyün imamına götürdük, o okudu üfledi. Biraz iyi olur gibi oldu ama sonra hoca da okumaktan vazgeçti, ondan sonra yine aynı şeyler olmaya başladı. Hocayı ne dedilerse ikna edemediler. Hasan amcanın hacı anası var, ona da götürdüler, o da okudu üfledi biraz iyi olur gibi oldu ondan sonra yine devam etti. Çocuk ayrı bir perişan, ailesi ayrı bir perişan. Bilemedik ne yapacağımızı, en sonunda Hasan amcan şehirden birini getirdi o muska falan yazdı. Çocukcağız muska ile idare ediyor. Sen de bir  baksan mı şu çocuğa be. Hem sevaba da girersin. He mi yavrum." Babaannemi iyice dinledikten sonra bu işi seve seve yapacağımı söyledim. Ama önce eşyalarımı yerleştirmem gerekiyordu. Babaanneme boş oda var mı diye sordum. O da sağolsun önceden hazırlamış bana. Bir de eğer üzerindeki sıkıntıdan kurtulmak için gelecek olanlar olursa diye ritüelleri yapmam için bir yer daha istedim. Babaannem de bana bahçedeki kulübeyi gösterdi. Kulübenin içi zaten salon gibiydi. Koltuklar, kilimler, raflar falan vardı. Kulübede rafların olması benim işime gelmişti. Ritüel için kullanacağım kitapları oraya koyacaktım.  Evde zaten benim odam dışında başka boş oda yoktu. Tek katlıydı ev, 5 oda 1 salon. Birinde ben, birinde babaannem, birinde büyük halam, birinde büyük halamın oğlu kalıyordu, diğer oda ise misafirler gelirse kalmaya yer olsun diye duruyordu. Ben de tamam diyerekten arabadan eşyalarımı hızlıca indirip bir kısmını odama, geri kalanları da kulübeme koydum. Sonra babaanneme Saliha bibinin (biz Kayseri'de bizden nene yaşı büyük olanlara bibi deriz) evinin yerini sordum. O da bana " evin bahçesinden çık, yolun yukarısına doğru git. Sol taraftaki ikinci ev." dedi ve ben de yola çıkmadan önce kulübeme ve eve korunma muskaları yazıp gizledim, babaanneme de söyledikten sonra kulübeyi de kilitleyip lazım olan eşyalarımı da aldıktan sonra Saliha bibinin evine doğru yola koyuldum.

Ahlas Efendi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin