01"Güzeller güzeliyle tanışma"

266 25 20
                                    

~
Bahçemin güzel çiçeklerinin güzel kokuları arasında dolaşırken bir mırıltı duydum ve bir narin uyarı.

Merakla bahçenin o kısmına ilerlediğimde güzeller güzeli bir çoçuk ve tüm güzelleriklere çirkin denebilecek kadar güzel olan kıvırcık kahverengi saçlı, genç erkek.

O an adımlarım durdu, gözbebeklerim büyüyecek kadar açtım gözlerimi, çok sevdiğim papatyalarıma bile bakmadan direkt ona yürüdüm.

Güzelliği karşısında ağlamak istedim bi an. Hayır hayır... Bi an falan değil. O an artık tüm hayatımı onun güzelliğine taparak geçirmek istedim.

Çünkü o çok güzeldi...

Ve ben büyülenmiştim.

Varlığımı fark ederek bana baktı dizlerinin üstünde. Çoçuğun üstünü çırpan elleri, o güzel elleri, durdu.

"Üzgünüm Bayım." dedi. O an o kadar beynim durmuş haldeydi ki ne için özür dilediğini ve özel mülkümde olduklarını bile anlamamıştım.

"Neden?" dedim gayet sakinlikle. Gözlerim gözlerinde kayboluyordu.

"Kardeşim... Bir kelebeği takip ederken bahçenize girmiş. Özür dilerim Bayım."dedi. Sözcükleri birazcık tedirgin doluydu.

Kaşlarımı indirip kaldırdım ve bakışlarımı çoçuğa indirdim. Kanayan dizi görünce istemsizce bir tıslama sesi çıkararak eğildim yere.

" Önemli değil. Dizi çok kötü mü? İsterseniz pansuman için evime gidebiliriz veya ben getireyim malzemeleri." cümlemin yarısında sanki onu eve atacakmış gibi olduğumdan hızlı hızlı kendimi düzeltmeye çalışırken güzeller güzeli genç tebessüm ederek "Lütfen." dedi.

Genç kardeşini kucaklayacakken çoçuğun iznini alarak kucağıma aldım ve papatyalarıma ikinci kez selam vermeden eve yol aldım.

"Ben Kim Taehyung." dedim heyecanımı bastırmaya çalışırken.

Kıkırdadı... Ve ben arkasında kalan bedenine dönüp bakmak istesem de yapamadım.
"Tanıyorum zaten. Ünlü Kelebekler Bahçe'sinin sahibi 'yakışıklı, esmer, genç adam' ı tanımayan kimse yoktur. Emin olun."

Utanmışlıkla kapısı açık olan evimden girip çoçuğu rahat olduğunu düşündüğüm bir koltuğa koydum.

O benim utanmış bakışlarımı fark ederek minik bir gülüş koyarak elini uzatmıştı.

"Jeon Jeongguk. Yan eve taşındık."

"Çok sık karşılaşmamız dileğiyle Bay Jeon."diyerek uzattığı, narin, güzel, pürüzsüz, harikulade olan elini tuttum ve zarar görmesini istemeyerek nazikçe sıkıp bıraktım.
" Bay dememize gerek var mı Bay Kim? "

" Siz rahatsız olur musunuz? "

" Olmam"dedi emin bakışlarla ve büyükce gülerek ona baktım.

" Abi! "dedi atmosferi ancak bozabilecek, koltuğun üstünde dizi yaralı unuttuğumuz beden.

Ben mahçupca pansuman için malzeme getirmeye giderken o da utanmışlıkla benim salon kapısından çıkışımı izliyordu.

İşte güzeller güzeli Jeongguk'umla böyle tanıştık.

Onunla onun kadar narin, güzel, benzersiz, güzel bir klasik gibi tanıştık.

~

Bölüm sonu.

Bölümler böyle mini olur büyük ihtimalle.
Ztn mini de bir fic.

Kendinize iyi bakın!

kelebek bahçesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin