04."Güzel Jeongguk, papatyalar ve silahlar "

110 19 29
                                    

Bölüm şarkısı : Yalın- İstanbul benden büyük, Yalın- Yağmur

Önemli(belki)?

****belirtmem gerekirse Taehyung için bahçesi çok önemli. Ama bu mini bir fic ve pek değinemiyorum. Eğer o konulara değinirsem konu sapar, uzar fic vs.

Şimdi şöyle bir şey daha söylemem gerekirse adam dedim Jeongguk'un babasını erkek vs demek yerine. Çünkü adam insan, insanoğlu demek ve adam dememle o kişinin erkek olduğunu anlarsınız sanırım flmwmskw

Bir de şey sırf siz istediniz diye ilk ~ ~ kısmı sonradan ekledim 🙇🏻‍♀️yazacağım diye canım çıktı clsmcmw

~

O güzeldi ve bahçemde ki kelebeklerin güzelliğinden, kanatlarının hepsinden benzersiz olduğundan ve dünya da ki en güzel kelebekler olduğundan emin olduğum kadar emindim.

Jeongguk çok güzeldi. O benim güzeller güzelimdi.

Papatyalarımın karşısında sırt üstü uzanarak gökyüzünü izliyordum.

Boğucu bir havası var gibiydi. Dertli gibi gözüken gökyüzünün aksine bahçem çok sakindi.

Fırtına öncesi sessizlik gibiydi adeta.

Kelebeklerim sanki ağır çekimde kanat çırpıyordu, güllerim, lavantalarım şakayıklarım ve diğer güzel çiçeklerim dakika başı güzel kokularını salgılıyordu. Çınar ağacım sanki gölgesini gittikçe büyütüyordu ve papatyalarım gittikçe güzelleşiyor gibilerdi.

Sanki birini koparsam tüm bahçemi güzel kokusuyla saracaktı.

Anlayamadığım bir sakinlik ve huzurla oturdum bahçemde.

Düşündüm o sırada.

Kelebeklerim minik minik üstüme konup uçuşurken.

Güzeller güzeli Jeongguk'umun güzel kalbinin, ruhunun, kelebekler bahçeme ne kadar yakışacağını düşündüm.

Jeongguk'un kalbime ne kadar çok yakışacağını düşündüm.

~

Bir gün sonra

Elime aldığım kitabımla papatyalarımın önüne oturup yüksek sesle papatyalarıma, kelebeklerime ve ruhuma okurken öğleden sonrasının rüzgarı esiyordu yavaşça.

Soğuk bir rüzgar değildi. Daha çok nemliydi.

Bu da yaz yağmurunu işaret ederken biraz, belki birazdan fazla, vakit geçtikten sonra yağmur tiselemeye başladı.

Eve ıslanmamak için koşmadan önce son bir kez papatyalarıma selam verip rengarenk kelebeklerimin çiçeklere çekildiğini görerek içeri koştum.

Daha kapıyı kapattığım gibi kapım tıklanmıştı.

Yağmur da ıslanan biri olduğunu düşünerek nefes nefese açtığım kapıyla Jeongguk'umla, güzeller güzelimle,  karşılaştım.

O da nefes nefese koşmuş haldeydi. Ve o da ıslanmış halde gibiydi. Ama o yağmurdan kaçmak için koşmuş gibi değildi.
Çünkü o ıslaklıkların yarısı ter gibiydi.
Güzeller güzelimin gözleri dolmuş haldeydi ve beni içeri itekleyerek soktuğu gibi silah sesiyle kulaklarım çınladı.

"Babam." dedi. Ve o an donmuş beynim çözdü her şeyi.

O minik çoçuklar bir şeyler demişti Jeongguk'un babası gelir gelmez ve adam biricik(!) oğlunun 'eşcinsel' oluşunu kaldıramamış gibiydi.

Büyük ihtimalle aramızdakileri abartmış gibilerdi ayrıca. Silah sesini başka nasıl açıklardım bilmiyordum yoksa.

"Öldürecek." dedi bir kaç dakika sonra hala nefes nefeseyken.
"Seni de beni de." dedi devamında.

Kanım dondu.

Rengimin attığına ve göz bebeklerimin büyüğüdüğüne o an yemin bile edebilirdim. Ama bu o kendi ölüm korkumdan dolayı değildi.

Güzeller güzelim içindi bu korku.

Ona bir şey olursa papatyalarım ölmüş demekti.

Ona bir şey olursa ben asıl o zaman ölürdüm.

Korkuyla kolunu tutup evin arkasına doğru onu çekiştirerek koşarken de tek düşüncem buydu.

Ve o adama silah doğrulturken de.

~
Bölüm sonu.

KURGUNUN İÇİNE SIÇIYORUM OYNAT BAKALIM 😀
(BU EMOJİYİ HEP SINIF HOCAM BULAŞTIRDI BANA)
Ama son bölüm için lazımdı o veledler 😶

Kendinize iyi bakın!

kelebek bahçesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin