Not sex friend, darling•HS•●DÜZENLENİYOR●

PART 2 |•Questions•|

*PART 2 SORULAR*

  Bir varmış bir yokmuş Jane adında bir kız annesi,babası ve kız kardeşi ile sarayda bolluk içinde mutlu mesut yaşarmış.

Evet evet çok güzel bir peri hikayeleri.

  Tabikide şuan bir peri hikayesinde değil Harry ile duvar arasında sıkışmış durumdayım.

  "Hadi ama Jane,sana istediğin parayı verebilirim." diyen Yeşil Gözlü Şeytan-Evet buna öyle diyeceğim- sayesinde düşümce dünyamdan ayrıldık.Zaten orda fazla durmayın.Ruh sağlığınız bozulabilir. Şahsen benim ki bozuldu.

  "Bak Styles." Dedim ellerimi göğsüne koyup onu ittirmeye çalışırken. Ve tahmin ettiğiniz gibi bir fayda etmedi.

   "Senin sürtüklerinden biri olacak değilim. Senden para dilenen birisi de değilim. Gidip kendine başka bir zavallı bul ve lanet anahtarı verki bende bu lanet yerden çıkıp gidebileyim. Çünkü benden sana fayda gelmez!"

Derken arasından çıkmayı başarmıştım.
"Bak Jane,sana anahtarı vermicem.Bi süre oturalım ve teklifi mi düzgünce düşün olmaz mı? Seni ölmekden kurtarıcam güzelim sence de iyi bir teklif değil mi?"

Dedi ben Harry Ben Ayaklı Sırıtma Makinesiyim Styles. Bugün bu çocuğa fazla takma ad buldum galiba.

"Ben kendimde para bulabilirim Harry. Bunu senin altına yatmaktansa bir yerde çalışarak da yapabilirim."

"Sence de bi yerde çalışsan bir ayda alacağın para ile onlara olan borcunu ödeyebileceğini mi düşünüyorsun Jane. Ben sana orda 1yıl çalıştıktan sonra ki paranın toplamı kadar para verebilirim. Hadi ama. Bir düşün."

Dedi.

Sanırım bu biraz şey konuşmustu. Şey... Mantıklı?

         Yazarın Ağzından
Jane bunun mantıklı bir fikir olduğunu biliyordu. Yine de ihtiyacı olan paranın birinin altına yatarak kazanmak istemiyordu. Annesinden ve kız kardeşinden nefret ederken,onlar gibi olma düşüncesi sinirlerini bozuyordu.
  
    Harry ise kızın bunu zorla da olsa kabul edeceğini biliyordu. Başka şansı yoktu. Yoksa kız ölecekti. Onlara ne kadar borcu olduğunu bilmiyordu,fakat çok olduğu belliydi. Neden borcu vardı? Kimlere borcu vardı? Ne kadar paraya ihtiyacı vardı? Ailesi neden yardım etmiyordu? Ya da ailesi neredeydi? Genç oğlanın aklında bir çok soru vardı. Zamanla bunları öğreneceğini biliyordu. Sadace kızı ikna etmesi gerekti.

Kız en son oğlanın dedikleri üzerine düşündü. Cevap vermedi. 5 dakika 10 dakika hiç konuşmadı. Oğlan onun üzerine gidip konuşmak yerine genç kız gibi konuşmamayı tercih etti. Genç kız karşısında ki kişinin dediklerini tartıyordu. Eğer kabul etmezse ve yeterli zaman diliminde parayı bulamazsa öleceğini biliyordu. Hayatından nefret etsede ölmek fikri hoş gelmiyordu. Bu beladan kurtulunca hayatının böyle olmak yerine daha huzurlu bir şekilde yaşayacaktı.

Genç oğlan artık öylece durmanın saçma olduğunu,ama kızın üzerine gitmenin de saçma olduğunu bildiğinden  güven verici bir şekilde fısıldadı.
"Şey,oturmak ister misin?"
Genç bu cümlenin biraz saçma olacağını biliyordu. Fakat başka ne diyeceğini bilmiyordu.

Jane sessiz kalmaya devam ederek sadace başını salladı. Harry derin nefes alarak kızın önünde çekilerek yol verdi.

Genç kız salonda olan L şeklinde ki siyah koltuğun sonuna oturdu.

  Oğlan ise kahve hazırlamak üzere mutfağa gitti. Genç kız en sonunda Harry'e seslendi.
"Harry? Şey ben eve gitsem iyi olur biraz uyumalıyım ve düşünmek için biraz fazla zamana ihtiyacım var."
Harry tam cevap verecekken dışardaki gök görültüsü genç kızın ufak çaplı bir çığlık atmasına neden oldu. Kızın çığlık atması oğlanın "Neden gök görültüsünden korkuyor?"sorusu sorularının arasına soru ekledi.
"Jane,istersen yağmur durana kadar burda durabilirsin. Hem kahve yapmıştım." dedi genç oğlan. Genç kız titrek bir nefes verdi ve ne dediğini bilmeden konuştu.
"Pekala."

THE END
BU DÜZENLEDİĞİM İLK BÖLÜM FAKAT ÇOK BİR DÜZENLEME OLMADI.YANİ İÇERİĞİNDE BİR DEĞİŞİKLİK OLMADI.