chapter eleven. 〄

4.5K 461 1.9K
                                    

O gün eve döndükten sonra Sasha seni tüm gece sorguya çekti. Daha sonrasında her şeyi diğer kızlara yetiştirmişti. Onlara her şeyi olduğu gibi anlatmıştın ama yine de durmadan kurcalıyorlardı. Tam olarak şöyle bir şey demeni bekliyorlardı: Bay Ackerman ile öpüştük.
Ama öyle bir şey tabi ki olmamıştı. Olması tuhaf olurdu değil mi?

Şimdi ise dersten çıkmıştın ve diğerleriyle birlikte kafeteryaya gidiyordunuz. Bu hafta Bay Ackerman okulda olmayacaktı, dersinize giremeyecekti. Açıkçası onu şimdiden biraz olsun özlediğini hissedebiliyordun. Artık içinde bulunduğun durumu biraz daha kabullenmeye başlamıştın. Ne kadar yanlış hissettirdiği şu an için pek önemli değildi. Sadece iyi hissediyordun. Sonuçta duyguları kendi içinde yaşadıktan sonra kime ne zararın olacaktı?

Sandalyeyi çekip oturmak üzereyken telefonuna gelen bildirimin sesiyle duraksadın. Isabel sana bir mesaj atmıştı, bunu beklemiyordun. Mesajda Levi olmadığı için çok sıkıldığını, eve geç döneceğini ve bir şeyler yapıp yapamayacağınızı soruyordu. Fena bir fikir değildi bu yüzden onun teklifini kabul ettin. Eğer yanında getirmek istediğin arkadaşın varsa getirebileceğini, sorun olmadığını söylemişti.

Henüz arkadaş grubundaki erkeklerin hafta sonu ne işler çevirdiğinden -daha doğrusu yaşananların hiçbirinden- haberleri olmadığı için masanın altından kızlarla olan grubuna mesaj yazıp Isabel'in teklifinden bahsettin.

Ymir😝: Yoksa Bay Ateşlinin evine mi gideceksin??

Y/N: HAYIR APTAL
Yazdıklarımı okumuyor musun
Beraber takılalım diyorum

Christa👑: Aslında ödev için diğerleriyle kütüphaneye gidecektik
Sanırım gelemeyiz değil mi Ymir

Ymir😝: Maalesef
Ama obur kesin gelir

Obur: Tabi ki gelirim
Eğer ben gitmezsem kim size dedikodu anlatır
Y/N bizden her şeyi saklıyor..

Y/N: kapa çeneni
Bay Ackerman ile buluşmuyoruz kuzeni ile buluşuyoruz

"Niye hepiniz telefona gömüldünüz?" Jean merakla size bakarak sordu.

"Birilerini çekiştirdiklerine eminim." Eren ne olduğunu anlamak için telefonunun ekranına yakından bakmaya çalıştı ama ekranı kapattın. "Beyler her şeye burnunuzu sokmayın."

-ˋˏ ༻❁༺ ˎˊ-

Okuldan sonra Sasha ile birlikte Isabel'in yanına gittiniz ve kaliteli bir vakit geçirdiğiniz söylenebilirdi. O ikisi gerçekten çok iyi anlaşmıştı. Açıkçası ikisi de çok gürültücüydü. Bir an için onlara bebek bakıcılığı yapıyormuş gibi hissetmiştin.

Tüm gün alışveriş merkezinde dolandınız, girmediğiniz mağaza kalmamıştı. Neredeyde paranız suyunu çekene kadar bir şeyler aldınız. Durmadan oturup bir şeyler yemeniz de ayrı bir meseleydi.
Ciddi anlamda tüm günü bu şekilde geçirdiniz. Saat çoktan akşam 10'u geçtiğinde nihayet dağılmaya karar vermiştiniz.

Isabel Levi'ın onu almaya geleceğini bu yüzden beklemenizi gelmişken sizi de eve bırakabileceğini söylemişti.
İşte şimdi alışveriş merkezinin önünde onun gelmesini bekliyordunuz.
"Bay Ackerman'ın arabasına ilk defa bineceğim. Tabi sen alışıksındır." dedi Sasha kulağına fısıldayarak. Onu dirseğinle dürttün. "Kapa çeneni."

Tanıdık siyah araba alışveriş merkezinin önüne yanaştığında Isabel seni kolundan tuttu. "Hadi kızlar."

Isabel arabanın ön koltuğuna oturmak için yönelirken Sasha onu tuttu. "Hey Isabel neden birlikte arkada oturmuyoruz? Biraz daha sohbet ederiz."
Gözlerini kısarak onlara baktın. Arka koltuğa oturmak üzereyken Sasha senden önce davrandı ve senin oturman gereken yere alışveriş poşetlerini yığdı. "Sana yer kalmadı, öne geç bence." Yüzünde pis bir sırıtışla sana baktı. Şaşkınca ona baktın. Gıcırdayan dişlerinin arasından peki diye cevap verdin.

[✔] ৎ୭ 𝙖𝙨𝙞𝙨𝙩𝙖𝙣 助手 | ʟᴇᴠɪ ᴀᴄᴋᴇʀᴍᴀɴ. [ᴍᴏᴅᴇʀɴ ᴀᴜ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin