Tony Stark, oğlunun velayetini almak için içkiyi bırakmak ve sahte bir evlilik yapmak zorundaydı. Bu zamanda ise doğru insanı bulmak epey zordu. Tony biraz düşündükten sonra kendisi ve oğlu için doğru kişiyi buldu. Steven Grant Rogers.
ˢᵗᵒᶰʸ ⁺ ˢᵘᵖᵉʳ...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🥆🥆🥆
önceki bölümü atlamayın lütfen, belki yanlışlıkla direkt bu bölüme gelmiş olabilirsiniz. <3
🥆🥆🥆
Part - 2
🥆🥆🥆
"Bucky amca, maç yapalım lütfen," dedi Peter bitmiş olan tabağını ileriye doğru itelerken, "Ben takımları kurdum bile. Babam, ben, Bay Rogers bir takım olacağız; sen, Sharon teyzem, Sam amcam bir takım."
"Biz çok güçlü oluyoruz," diyerek sandelyesinde geriye yaslandı Sam, "Çünkü takımda ben varım."
"Bu masadaki tek egoistin Tony olduğunu düşünüyordum," diye mırıldandı Sharon yüksek bir sesle. Tony arkadaşına göz devirirken, sarışın kadın ayağa kalktı, "İyi o zaman, küçük prens maç yapmak istiyorsa maç yapacağız. Hem yemekten sonra spor olmuş olur."
"Aslında benim gitmem gerekiyor." Steve elini ensesine koyup mahcup bir şekilde konuştu, "Beni bu günlük affetseniz."
"Bay Rogers, lütfen," Peter ellerini birleştirip çenesinin altına koydu, "Eğer siz giderseniz takımlar da bozulur. Lütfen gitmeyin–"
"Oğlum," diyerek araya girdi esmer, "Belli ki Bay Rogers'ın işleri var. Israrcı olma."
Peter üzgün bir şekilde kafasını öne eğdiğinde, Steve içine derin bir nefes çekip cebinden telefonunu çıkarttı ve bir şeyler yapıtı. Daha sonra büyük bir gülümseme ile üzgün çocuğu baktı, "Pekala, o zaman takımlar bozulmasın. Hadi oynayalım."
Peter büyük bir sevinçle ayağa kalkıp Steve'in kucağına çıktı ve kollarını adamın boynuna doladı. Steve ilk birkaç saniye hareket edememişti fakat hemen ardından o da kollarını küçük çocuğun bedenine sarıp ayağa kalktı.
"Peter, izinsiz insanlara sarılamazsın. Üzgünüm, Bay Rogers." Tony, Peter'ı Steve'in kucağından almak için kolunu uzatmıştı fakat sarışın adam kafasını iki yana sallayarak dış kapıya doğru adımlamaya başladı, "Sorun değil, Bay Stark."
"Peter konusunda endişe etme, Tony," dedi Bucky ayağa kalkarken, "Steve'in çocuklara zaafı vardır. Peter'a senden benden daha iyi bakar."
Tony tek kaşını kaldırarak, "Öyle mi? Peki çocuğu falan var mı?" diye sordu merakını belli etmeden, Bucky içine derin bir nefes çekip kafasını olumluca salladı, "Vardı. 3 yıl önce eşi ve küçük kızı ile tatilden gelirken sarhoş bir sürücü Steve'in kullandığı arabaya çarpıyor. Maalesef ki arabaları uçurumdan aşağıya yuvarlandı–"
