TEACHER +18 GXG

ASANSÖR

Okulun ilk haftası harika geçmişti.Staj için bir sürü başvuru yapmıştım.Boş zamanlarımda ise web siteleri için yazılım işleri yapıyordum.Büyükbabam ve ailemden kalan parayı kullanmadan kendi ayaklarım üstünde durmayı öğrenmeliydim.Birikim yapmak önemliydi.

Geçen hafta Carol'la...Pardon Profesör Carol'la hiç konuşmamıştım.Dersler haricinde de görmemiştim.Verdiği sunum bu haftayaydı.O kadar katı davranıyordu ki bu seneyi atlatmak için büyük bir sabıra ihtiyacım vardı.Son dersimizde Percy isimli bir öğrenciyi rezil etmişti.Herkes güzelliği karşısında hayranken aynı zamanda büyük bir korku besliyorlardı.

Kahvaltı sofrasından bir türlü kalkamamıştım.Günlerdir uykusuz harıl harıl çalışıyordum.

Eva : Geç kalacağız bugün pazartesi geçen hafta gibi müsaama göstermezler.

Therese : Daha duşa girmedim bensiz git, yetişirim

Eva : Yirmi dakika var acele et,arabayı alıyorum.

Apar topar evden çıktım.Asansöre bastım.O sırada Profesör Carol kendi dairesinden çıktı.Saçlarını düzelterek elindeki telefonu kontrol ediyordu.Yanıma gelerek o da asansörü beklemeye başladı.Konuşsam mı konuşmasam mı kararsızdım.

Therese : Günaydın Profesör

Carol : Derse geç kalmadın mı ?

Therese : Siz de geç kaldınız

Carol telefondan gözünü çekip Therese'e çevirdi.

Carol : Seni derse alıp almamak benim elimde

Asansör geldi.Carol içeri girdi.Arkasından Therese geldi.

Therese : Bize karşı bu kadar katı ve sert olmanız gerekmiyor

Carol telefonu çantasına attı.Asansörü durduran tuşa bastı.Asansör katlar arasında aniden durdu.Bana yaklaşarak kenara mahkum etti.İki elini başımın yan taraflarına koymuştu.Onu öpmek istiyordum.Dudaklarına bakıyordum.

Carol : Yöntemlerimi sorgulamak senin haddine değil Belivet

Kalbimin atışlarını kontrol edemiyordum.Efsunlu bir kadındı ve ona karşı koyamayacak gibi hissediyordum.Gözlerini kaçırmadan konuştu.Dudaklarımız arasında santimler vardı.

Carol : Her şey bir tesadüften ibaret bunu anlamanı istiyorum.

Carol'da tıpkı Therese gibi olanlardan habersizdi.Terasta onu gördüğünden beri bu kız gözüne batmaya başlamıştı.Carol bir eliyle asansörü çalıştıran düğmeye uzandı sonra tekrar Therese'e döndü.

Carol : Ayrıca ders dışında benimle iletişim kurmayı kesmelisin

Asansör açılmıştı.Carol eteğini düzelterek dışarı çıktı.Hala olduğum yerde kaskatı duruyordum.Üzerime yaklaştığı için göğüs uçlarım sertleşmişti.Çantamı alarak kapının önüne çıktım.Çoktan arabasına binmişti.Ondan önce sınıfta olmalıydım.Alt komşum Bay Gary'nin bisikletini gördüm.Ona bir mesaj bırakarak bisikletine bindim.Yetişmiştim.Amfiye girdiğimde henüz gelmemişti.Viola yanıma oturdu.

Viola : Yüzün bembeyaz bir şey mi oldu ?

Therese : Sunumu hazırladığım için biraz uykusuzum

Viola : Herkesi puansız bırakacak gibi duruyor.

Therese : Evet öyle

Çantamdaki termostan bir yudum aldım.Alkolik falan değildim fakat bazen rahatlamak için biraz içki alıyordum.

Biraz sonra içeri girdi.Yoklama kağıdına baktı ardından da bana baktı.Gözleriyle beni öldürme planları yapıyorsa bunda başarılıydı.Elinde kitabı açarak dolaşıyordu.Kalemi oynatışı,saçlarını savuruşu ve gözlerinin maviliği buradaki herkesi azdıracak derecedeydi.Asansörde söyledikleri aklıma geliyordu.Ona kapılmam çok doğaldı.Şu an ona bakan herkesin suyu nasıl akıyorsa ben de ona kapılıyordum hepsi bu,şu an yanımda erkek arkadaşı olan Viola'nın bile ağzının suyu akıyordu.O sadece öğretmenimdi,sadece öğretmenim...

***

Dersler bittiğinde Carol idare odasına girdi.Dekanla konuşuyordu.

-Profesör Willheim'le aramızda anlaştık kendisiyle ders saatlerimi değiştirmemde bir sakınca yok tabi siz de onaylarsanız

-Maalesef bunu geri çevirmeliyim Bayan Aird ders saatlerini değiştirmek demek sizin en iyi iki sınıfın dersine girmemeniz demek

-Sınıfları bu şekilde ayıramazsınız Sayın Dekan,tercihime onay vermek diğer sınıfların yararına olacaktır

-Gerçekten yapabileceğim bir şey yok zamanla buna alışsanız sizin için de iyi olur

Carol kapıyı çekerek çıktı.Telefonuyla Abby'yi aradı.

Abby : Ben de seni arayacaktım akşam için ne yapsam diyordum

Carol : Şirketten çıktın mı ?

Abby : Marketteyim evde eksiklerimiz vardı

Carol : Ne zamandır o meşhur hint salatandan yapmıyorsun

Abby : Sen yeterki iste hemen malzemeleri alayım

Telefon konuşması bittiği sırada Abby markette Eva ve Therese'e rastladı.

Abby : Geçen günkü sesler için üzgünüz duvarlar fazla ince ve Carol umursamaz

Eva : Sorun değil tadilat zamanı bizim de çok işimiz oluyor

Abby : Bu akşam bize yemeğe gelmeye ne dersiniz ? Harika bir sofra kuracağım.Yeni evimizi görmüş olursunuz.

Therese : Size hiç zahmet vermeyelim

Abby : Aksine sizi ağırlamayı çok isteriz

Therese : Ben..

Eva : Elbette geliriz,teşekkür ederiz

Abby : Kasaya gitmeliyim sonra görüşürüz

Abby yanlarından ayrıldı.

Eva : Neyin var senin ?

Therese : Hiçbir şeyim yok

Eva,Therese'in elindeki termosu alıp kokladı.

Eva : Bunu konuştuk sanıyordum gene mi içiyorsun Therese

Therese : Sadece rahatlıyorum

Termosu salladı.Yarısından fazlası boştu.

Eva : Fazla rahatlamışa benziyorsun

Therese termosu ondan aldı.

Therese : Konumuz bu değil neden davetini kabul ettin ?

Eva : Onlar komşumuz Therese eğer gitmezsek o zaman garip kaçardı

Therese : Bugün Carol ders dışında onunla iletişim kurmamamı söyledi

Eva : Bu kuralı da kim koydu ? Profesör Willheim'i verdiği her ödevde rahatsız etmezsek şu an hala birinci sınıfı bitirmeye çalışıyor olurdum.

Therese : Onu dinlemek zorunda olmadığımı biliyorum fakat yarın sunumum var ve son senemde kimseyle papaz olmak istemiyorum

Akşam olduğunda Carol parfüm dükkanından aldığı ufak bir torbayla anahtarları çevirdi.

Carol : Ben geldim

Abby : Misafirlerimiz var

Carol ceketini çıkartıp salona geldi.Karşısında Therese'i gördü.