23

1.1K 108 85
                                    

iyi okumalar <3 

Hinata okul bankında oturmuş ayaklarını sallandırıyordu. Sabah geç uyandıkları için kahvaltı edecek vakitleri olmadığından şimdi ikinci süt kutusunu içiyordu. Kageyama ona beş tane almıştı.

"Hinata!" Nefes nefese yanına gelen Kenma'ya hırkasını uzattı.
"Al. Terlisin üşütme." Kenma hırkayı giydi ve kendisini banka attı.

"Sakatlanma numarası yapmak için bir daha Yachi'den yardım istersem ne olayım." 
"Ahahah! Salak mısın sen? Yere falan düşseydin ya." Kenma gözlerini devirdi.

"Yapacaktım ama Momo benden önce davrandı. Hoca asla inanmazdı ben de düşseydim. O yüzden Yachi'den yardım istedim." 
Hinata ona bir kutu süt uzattı.

"Yachi ne yaptı?" Kenma sütü kenara koydu ve kırmızı eşofmanını sıyırıp morarmış bacağını gösterdi.

"Ruh hastası. Tekme attı." Hinata burnundan süt püskürttü. 

"OHA! Nasıl yürüyorsun sen bu bacakla?" Kenma omuz silkti.
"Sert vurmadı aslında. Benim cildim hassas ya çabuk morarıyor." Hinata kalan sütlerini de alıp ayağa kalktı.

"Tamam o zaman. Hadi gel revirde uyuyalım." sonra ikisi de aylak aylak revire yürüdüler. 
İkili yan yana duran iki sedyeye kuruldular. Kenma oyun oynamaya başlayınca Hinata da sıkıldı ve kendisini uykuya verdi.

Hinata yüzüne gelen havayla rahatsızca kıpırdandı ve elini burnuna siper etti. Bu birkaç sefer daha devam edince gözlerini açmak zorunda kaldı.

"Oh, Kageyama-kun!" 

Kageyama elini çenesine koymuş revirdeki sedyelerden birinde uyuklayan Hinata'nın yüzüne üflüyordu. Hinata'nın kalbi tekledi.

"Neden hep revirdesin sen?" Hinata gülümsedi.

"Haaa... İşte dersten falan kaytarıyorum. Sen de dene bir ara." Kageyama dudaklarını büzüp kısa bir an tavana baktı.

Hinataʼnın gözleri Kageyama'nın dudaklarına kayınca hemen kendisini çimdikledi.
"Ah!"
Kageyama tavandaki bakışlarını telaşla Hinata'ya indirdi.
"Sakatlandın mı cidden? Bir yerin mi acıdı?"
Hinata ışıldayan gözlerle ona gülümsedi bininci kez. Kafasını iki yana sallayarak yataktan kalktı.
"Yoo! Harikayım, uykumu da aldım. Gel gidelim artık."
Kageyama ikiletmeden onun peşinden kapının çıkışına ilerledi. İkili tam çıkacakken revirde çalışan hemşire huysuz bakışlarıyla onları durdurdu.

"Hinata Shoyo. Sana izin kağıdı yazmaktan hem kağıtlar hem de metanetim bitti. Müdür gelse sorsa kim bu kaç kere gelmiş buraya... Ne diyeceğim oğlum ben? Zaten bak geçen gün kavgaya da karıştın, mümkünse bir aydan evvel gelme." Hinata şaşkın bir ifadeyle çileden çıkmış hemşireye baktı.

"Özür dilerim efendim. Ben sizi zor duruma soktuğumu tahmin edememiştim. Dediğiniz gibi... Gelmem bir süre." Hızlıca kadının önünde eğildi ve başka bir laf işitmemek için Kageyama'nın kolundan tuttuğu gibi ikisini de koridora çıkarttı.
"Of cidden. Anlamadım, bu okulda herkes mi benden şikayetçi?" 

Kageyama kendi kendisine dertlenen çocuğun omzuna kolunu doladı ve kendisine çekti. Hinata heyecandan konuşamayı kesip kala kalınca sırıttı.
"Bence bu kadar ayrıntılı düşünme. Yani ne bileyim, sen kendine ne kadar ben bir sorunum dersen o kadar bir sorunmuş gibi hissedersin. Koskoca okulda bir hemşire bir de müdür yardımcısı sitem etti sana ki ikisi de yapmak zorunda oldukları şeyi yaptılar."

Kageyama başını eğip yanakları al al olmuş Hinata'yla göz göze geldi.
"Sevgilimle date'e mi çıksak bugün hmm?" 

Hinata'nın son anda aldığı nefes boğazında kalınca öksürük krizine girdi. Yanlarından geçen birkaç öğrenci onlara tip tip bakarken Hinata canını kurtarmaya çalışıyordu.
"Hinata! Aptal ya. İyi misin?"

my first love ♪ kagehinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin