Sabah kalktığımda bangır bangır kapı çalıyordu. Kalkıp baktım.
"Ne vuruyon oğlum kapıya"
"Zevzek! Seninle görüşecez kalk giyin gidek!"
"Haa! Nereye ?"
"Gidince görürsün"dedi hale
Pek de büyük sayılmayan bir yazlığa gelmiştik.
"Sen gir ben bir telefon görüşmesi yapıcam" dedi hale.
"Tamam"
İçeri girdim içerde hiç birşey yok bir koltuk ve bir kitaplık vardı.
Merdivenlerden bir ses geldi.
"Damla..."
"Güven??"
"Damla bak-"
"Ya kes sesini gerizekalı defol burdan yada sen dur ben gidiyim ne de olsa maksat üzüm yemek bağcıyı dövmek değil"
"Damla"dedi. Kolumdan tuttu ve kendine çekti.
"Beni bırakma"
Ses çıkarmadım.
"Ben seni çok seviyorum. Biliyorum. Seni çok üzdüm ama bir daha olmayacak. Ben seninle hayatımı yaşamak istiyorum. Sensiz her yer sessiz. O gün de canan denilen gerizekalı beni zorla öptü"
"Peki o bardaki kızlar?"
"Sarhoştum."
"Yaa. Bende yedim. Kolaydı canım beni kandırmak. Beni çocuk mu sandın sen be!"
"Dam-"
Güvenin ağzından
Damla ! Gitti. Seviyormuydum? Belki? Aşık mıydım? Sanırım. Bilemiyorum. Belkide eğlencesinedir. Evet evet eğlencesine çıkıyordum. Yani çıkmak istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dört Mevsim
RandomYeni taşınılan bir ev ve METEOR bir komşu çocuğu sanırim olaylar gittikçe karışacağa benziyor. Peki kim bu tatlı METEOR?<3