Hemşire pansumanı bitirdikten sonra, Asiye ayağa kalkmaya çalıştı. Ama Doruk buna izin vermedi.
"Asiye ne yapıyorsun sen? dinlenmen lazım.""Doruk abartma lütfen, hem sana ne oldu da böyle benimle ilgilenir oldun?"
Doruk biraz afalladı.
"Kim olsa aynısını yapardım, yanlış anlama hemen sende"
"Öyle olsun, ayrıca seni yanlış anlayacak kapasitede değilim."
"İyi güzel."
Hoca bu ikisinin tatlı atışmasının bitmesini bekledi, arada güldü.
"Çocuklar tartışmanız bittiyse artık sınıflarınıza, Asiye eğer birşey olursa müdür beye gidip izin kağıdı al kızım. Hadi iyi dersler."
"Tammam hocam"
Asiye ayağa kalktı ve Doruk ile sınıfa gittiler. Sınıfın kapısını çaldılar ve içeri girip oturdular, o sırada zil çaldı. Harika hiç vakit kaybetmeden soluğu Doruğun yanına aldı.
"Doruk! Senin bu ezikle ne işin var?!"
"Ooofff Harika yeter ya!" Ayağa kalktım.
"Ben senin entrikalarından da kıskançlıklarından da bıktım! Sana aşık olmadığımı daha kaç kere söylemem gerek ha? Senden artık bıktım. Kenan amca ve Suzan ablanın hatrı olmasa seni 1 metre yakınıma bile almam! Ben artık yokum, sana yeni hayatında mutluluklar." Montumu alıp Harika'nın yanından uzaklaştım. Bahçeye çıktım.Harika o kadar çok sinirlendi ki gözleri doldu. Sınıfın ortasında rezil bile olmuştu. Hemen sınıftan çıkarak tuvalete gitti Oğulcan "wonderflum iyi misin" diyerek peşinden gitti ama Harika'nın umrunda bile değildi. O an Doruğun onu Sınıfın ortasında yüz üstü bırakıp gitmesi onu o kadar üzmüş ve aynı anda o kadar üzmüştü ki.. Asiye'yi o an öldürmek istiyordu.
Asiye'den:
Doruğun Harika'ya neden böyle yaptığını anlamamıştım. Bir yandan ise seviniyordum.. nedenini anlamıyorum ama içim sevinç ile dolmuştu..Doruk'dan: Harika sinirlerimi o kadar çok bozmuştu ki o an orada hiç düşünmeden konuşmuştum. Ama bu durumuma rağmen Asiye aklımdan bir an olsun çıkmıyordu... Acaba başı hâlâ ağrıyormuydu? Neden onu düşündüğümü bilmiyordum. Aklımı ele geçirmişti. Zil çaldı herkes bahçeye gekmeye başlarken aralarında Asiye ve Ömer'i gördüm. Ömer Asiye'ye çalan bir telefonu uzattı uan bakıma oturdular.
"Asiye Selim seni istiyor telefona"
"Noldu ki acaba?"
Telefon konuşması-
"Alo?"
"Ahahah tamam tamam, geliyoruz biz zaten canım."
"Tamam canım benim sen nasıl istiyorsan öyle olsun."
"Kızz ne istiyormuş?"
"Yok birşey ya anlatırım sonra"
Asiye'nin kiminle konuştuğunu o kadar çok merak ediyordum ki.. kime canım dedi ? Ooff Asiye'yi kıskandığıma inanamıyorum, hem daha kim ile konuştuğunu bile bilmiyorum.
Asiye telefonla konuşmasını bitirdikten sonra gözleri Doruğa çarptı. Çok masum ve çaresiz duruyordu , hafif gülümsedi ve göz göze geldiler. Doruk Asiye'nin gülümsemesini görüp karşılık vermişti. Asiye ise utanıp kafasını Ömer'e çevirmişti. Doruk'dan bu duruma tekrardan kafasını önüne atıp gülmek ile cevap vermiştir.