GIYGIYCI

0.3

🎻🎻

"Ya yok anne valla çok rahatsız etmiyorum kimseyi ya, sokak çok sessiz ya ondan yankı yapmıştır belki.." diyerek kendimi savunmaya çalışıyordum ancak annem biraz şeydi. Gergin ve sinirli.

Ama bende defneysem beni bu hallede düşüren Kemal'in burnundan gelmez miyim?

Aysu teyze söze girdi "sende haklısın kızım o da senin dersin, geçmek için çabalıyorsun sonuçta ama bizim Kemal'in de sınav haftası yaklaşıyor rahat uyuyamıyormuş, en azından daha sessiz çalışamaz mısın?"

Lan kemanımın ses kısma yeri var da ben mi kaçırdım? Ne anlatıyo bu kadın?

"Kusura bakma Aysu teyze ama sessiz çalışamam, tek uykusuz kalan da kemal değil ayrıca, bende çalışacağım diye uykusuz kalıyorum bazen. Ayrıca bu ne böyle ev basmak nedir ya?" diyip Kemal'e çevirdim bakışlarımı. Bak sen bana iyi bak kemal efendi bu beni böyle son sakin görüşün.

Annem de elinde tuttuğu yelpazesini çevik bi hareketle kapatıp beline koyduğu elini bana doğru sallayarak "ben dedim ama demi, çok ses çıkarıyor şu zımbırtı dedim." demesin mi.

Ayşe teyze de "ay yok sedefcim, konu ses çıkarması değil, elbet ses çıkaracak çocuk, ama Kemal defneye daha önce yazmış, defne bunu da umursamamış." deyiverdi.

Kemal de durur mu yapıştırdı tabi "bi de engelledi beni anne!" Dedi.

"Ay duydun mu Sedef! Bi de engellemiş çocuğumu"

E bi de bayılın tam olsun?

Gözlerimi sonuna kadar açıp Kemal'e baktım tekrardan, annemin ağzından of defne kıracağım bacaklarını laflarını duymaya başlamışken Kemal Zafer kazanmış gibi bi edayla gülümsedi.

Resmen annesinin elinden tutmuş, üzerine lila rengi bi tişört bi de beyaz eşofman giymiş, karşımda pişmiş kelle gibi sırıtıyodu. Yani resmen yapıyordu bunu inanamazsınız!

Dedem ve Babannem kol kol girmiş birinin kulagında kulaklık birinin gözünde gözlük bize doğru yaklaşırken asıl naneyi şimdi yediğimi farkettim.

Dedem "Noldu Sedef napmış bizim turuncu kafa?" diye sorduğunda Kemal lafa atlayıp "merhaba aziz amca, nasılsın? Sende uykusuz musun şu sıralar?" diye sordu.

Dedem babanneme dönüp, "konuşan Sedef miydi sultanım, sesi de pek bi kalınlaşmış dedi"

Babannem "yok azizim karşı komşuları gelmiş, epey uzun boylu poslu bi delikanlı bi de annesi var" dedi.

Boyu uzun olsa ne yazar babanne, içi kelek bu Kemal'in sen bilmezsin.

Artık ortam beni daha fazla germeye başladığında derin bi nefes aldım ve "Evet ya, ben yaptım, Kemal'i de ben engelledim, kemanı da ben çaldım, evi de ben ayağa kaldırdım" dedim.

E zaten bunları senin yaptığını biliyorlar defne, ne gerek vardı şimdi buna?

Sen sus iç sesim, karışma oturduğun yerden!

Aysu teyze gözlerime bakıp " tamam daha fazla uzatıp üzerine gitmeyelim çocuğun, o da isteyerek yapmamıştır sonuçta demi defne kızım?"