Seni seviyorum!

379 32 21
                                    


Okula varmışlardı. Uraraka kusmamak için kendisini zor tutuyordu, ida ve uraraka indikten sonra otobüste sadece midoriya ve todoroki kalmıştı.

"Todoroki-kun daha iyi misin?" midoriya üst raflardan çantasını almaya çalışıyordu. "evet, iyiyim sana zorluk çıkardıysam özür dilerim." todoroki midoriya'nın çantasını alıp ona verdi. ikiside eşyalarını aldıktan sonra onlarda indi ve otobüsün önünde biraz daha durdular. 

Akşamdı ve yıldızlar gökyüzünü süslemişlerdi, yıldızlar yanıp sönüyordu ve bu midoriya'nın hoşuna gidiyordu, ikiside biraz daha gökyüzünü izlemeye başladılar. Todoroki derin nefes aldı ve şuan ortamda bulunan, midoriya'nın saçından gelen kokuyu içine bir kez daha çekti.

"Ben gideyim artık babam bekliyordur." Todoroki yere bıraktığı hırkasını alıp giydi ve çantasını taktı. "Todoroki-kun bekle.." midoriya ani hareketle onun bileğinden çekti dudaklarını ona bastırdı.

"mmph!?-" Todoroki kollarını onun beline sardı ve gözlerini kapatarak anın tadını yaşamaya karar verdi çok geçmeden ikiside birbirlerinden ayrıldılar. Midoriya'nın yüzü kıpkırmızıydı ve ne diyeceğini bilmiyordu.

"Seni seviyorum" alnına yaklaştı todoroki ve nazikçe öptü -sanki yiyecekti ha- "Bende seni çok seviyorum.." kekeleyerek konuştu midoriya. 

"Ama sanırım gitmemiz gerek-"

"EVET BİLİYORDUM GÖRDÜN MÜ BUNU İDA?!?!" Uraraka ve ida gülerek bir şeyler konuşuyordu. ikiside todoroki'yi ve midoriya'yı görünce durdular. 

"ah! Deku-kun todoroki-kun siz hala burada mısınız? sizin için ne güzel bir akşam böyle yıldızların altında woohoo~" uraraka hoplaya zıplaya ikisinin yanına gitti. 

"Ne demezsin sen olmasaydın biz hala burada- mphmomhp-" Todoroki cümlesini bitiremeden midoriya eliyle onun ağızını kapamıştı. "Sen olmasaydın biz sabaha kadar burada olurduk demek istiyor uraraka-san ben tamamlıyım dedim." midoriya utançtan kıpkırmızı olmuştu.

"ahh.. anladım ee todoroki baban bekliyor okulun önünde hala seni görmek için çok heyecanlı!" uraraka ida'nın yanına geri gitti. todoroki evet anlamında kafasını salladı ve diğerlerine el sallayarak babasının yanına gitti.

"sizin burada ne işiniz var ya?!" midoriya daha deminki romantik sahnenin tadını yeterince çıkaramamıştı, uraraka ida'ya biraz gülümsedi ve cevap vermeden oradan ayrıldılar. "Ya! bir an buraya geliyorsunuz sonra bir şey demeden ayrılıyorsunuz! bari todoroki-kun gitmeseydi hmph!" oda hırkasını giyerek olduğu yerden uzaklaştı ve evinde gitti.

"ben geldim anne!" inko hemen kapının önüne koşup midoriya'nın çantasını aldı ve ikisi salonda oturdular. "Kamp nasıldı? bir şey olmadı değil mi?" inko telaşla sordu. "çok bir şey olmadı todoroki-kun ile aramızda küçük bir kavga oluştu ama yine beraberiz anlaştık yanii..." midoriya annesine gülümsedi. "yorgun olmalısın uyumadan önce süt iç" inko geri gülümsedi oğluna ve bardağa süt döktü.

"ben artık çocuk değilim anne" midoriya kıkırdamaya başladı ve bardağı eline aldı. "teşekkürler.. ben yatıyım artık iyi geceler" anneinin yanağını öptükten sonra odasına gitti.


---

"eeh! gerçekten mi? o kadar zormuydu??" fuyumi todoroki'yi yanlız bırakmıyordu ve soru üstüne soru soruyordu. "o kadar zor değildi ama güzeldi..ve midoriya'ya yine aşık oldum." todoroki yorganını üzerine attı.

"seni baştan çıkaran çocuk mu?"

"aynen beni baştan çıkaran çocuk." todoroki artık uyumak istiyordu ama ablası soru sormaya devam ederse onu dinlemeyip yatıcaktı artık.

"anladım.. yorgun gibisin seni rahatsız ettiysem özür dilerim." fuyumi todoroki'nin saçlarını karıştırdı.

"fuyumi.. ben uyuyana kadar yanımda kalır mısın." ablası bu soru üstüne gülümsedi ve onun elini tuttu. "kalarım shoto.. yakında sevgilinle yatacaksın bir dahakine ondan istersin böyle şeyleri hıhı!" 

---------


:** seviyor yazar sizi so much -A1 ingilizce speak ben-

ilk aşkımsın (tododeku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin