⎊2⎊

975 93 36
                                    

○1996○

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

○1996○

Genç adam, küçük kızını geniş yatağa yatırmış üstünü giydirirken bir yandan da ağlamaması için onu oyalamaya çalışıyordu. Emery ise ağlamak bir yana kahkahalarla gülüyordu. Tony, tulumun çıt çıtlarını kapatıp kızını ayağa kaldırdı. Emery, Tony'nin omzuna tutunmuş bir yandan da saçlarıyla oynamaya başlamıştı. Tony, kızının kafasına saç bandını geçirdikten sonra burnuna bir öpücük kondurup kucağına aldı.

Bugün Emery'nin doğum günüydü. Tony, kızı için küçük bir pasta yaptırmıştı. Sadece ikisinin olacağı küçük ama güzel bir parti ayarlamıştı. Merdivenlerin başına geldiğinde küçük, beyaz kapıyı açıp aşağıya indi.

Emery emeklemeyi öğrendiğinden beri merdivenlerin başına ve sonuna böyle kapılar yaptırmış, Emery'nin yetişebildiği bütün çekmecelere çocuk kilidi, mobilyaların sivri köşelerine de plastik koruyucular takmıştı.

Tabi ki bu Emery'e engel olabilmiş değildi. Birkaç gün önce Tony'nin o kilitleri nasıl açtığını görmüş ve öğrenmişti. Ama kilitleri açmaya çalışırken yere düşüyor ve bir yerlerini kanatıyordu. Çok kolay yara alabilen bir kızdı, ama kolay kolay ağlamıyordu.

Salona geldiklerinde Tony, kızını yere bırakıp mutfaktan kap kekleri almaya gitti. Hazırladığı masayı son kez kontrol edip ufak detayları düzeltti. Her şeyin tamam olduğuna karar verip Emery'i almak için salona döndüğünde Emery'nin koltuğun yanında ayakta durduğunu gördü.

"Emery?" Emery, sesin geldiği yere dönüp Tony'i gördüğünde tutunduğu koltuğu bırakıp Tony'e doğru yürümeye başladı. Tony olduğu yerde dizlerinin üstüne çöküp kollarını açtı ve Emery'nin yürüyerek yanına gelmesini bekledi. Emery on bir küçük adımda babasına ulaşıp kollarının arasına girmişti.

Tony, biraz önce olan şeye inanamıyordu. Küçük kızı yürümüştü. Tony, bu küçük kızın her geçen gün kendini daha mutlu etmesine anlam veremiyordu. Üstelik Emery'nin bunu yapmak için ekstra bir çaba göstermesine de gerek kalmıyordu. Kendi olması yetiyordu.

Tony kolları arasında kıkırdayan kızından hafif uzaklaştı. Emery ellerini babasının yanağına vurdu. Tony kızın parmakları gözüne girmesin diye sağ gözünü kapattı. Emery çıkan sesle daha çok güldü. Bir daha vuracakken Tony kızının elini yakalayıp aşağıya indirdi. Kafasını kızının boynuna koyup canının acımaması için sadece dişlerini değdirip sanki çok tatlı bir şey yiyormuş gibi sesler çıkartmaya başladı.

Emery geriye kaçmaya çalışıyordu ama bir yandan da keyif aldığını belli eden çığlıklar atıyordu. Tony, düşmesin diye Emery'i tutup geri çekildi. Emery gülmeye devam ederken Tony'de yüzündeki gülümsemeyle onu izledi. Emery'nin kahkahaları bittiğinde Tony kızını kucağına alıp mutfağa geçti.

Tony, Emery'i sandalyesine oturtup pastayı eline aldı. Pastanın üstüne mum dikmek gibi bir risk almayacaktı çünkü Emery pastaya atlayacakmış gibi bakıyordu ve küçük kızının elini yakması, canın yanması şu hayatta en son isteyeceği şey bile değildi.

Tony, pastayı o şekilde Emery'nin önüne koyduğunda tam olarak beklediği şey oldu ve Emery elini pastaya daldırdı. Emery, eline bulaşan kremayı ağzına götürdü. Afiyetle pastasını yerken yanında oturmuş kendisini izleyen babasına döndü. Elini bir kez daha pastaya daldırıp bu sefer babasının ağzına götürdü.

Tony'de kızının elinden pastayı yerken bir süre sonra Emery için bu kadarının yeterli olduğuna karar verip mıncıklanmış pastayı önünden aldı. Emery birkaç huzursuz mırıltı çıkartırken Tony'nin yeniden kendisiyle ilgilenmeye başlamasıyla hemen sustu.

"Sen çok pis bir kızsın." Tony etrafa bakıp söylendiğinde bu hiç Emery'nin umurunda olmadı. Emery tam pis elleriyle Tony'nin saçlarına uzanacakken Tony kızın ellerini yakaladı ve başını iki yana salladı.

Beraber banyoya giden iki Stark'ın kahkahaları lüks evde yankılanıyordu.

○2001○

"Baba!" Emery Stark'ın sinirli sesi lüks evde yankılanırken Tony Stark elindeki parçayı masaya bırakıp ellerini masanın üstündeki beze sildi. Elindeki kitap ve kalemle içeriye giren kızının surat ifadesini görünce gülmeden edemedi.

"Evet Bayan Stark, sizi dinliyorum." Emery, elindeki kitabı masanın üstüne bırakıp babasına döndü.

"Tamı tamına on yedi sorunun ya cevabı şıklarda yok ya da yönergesi eksik, ayrıca cevap anahtarında da yanlış olan yerler var! Bazı sayfalarda da basım hatası var! Doğru düzgün test kitabı bile basamıyorlar!" Tony, kızının sitemine gülmemek için kendini zor tutuyordu. Kızının sinirinin hedefi olmak istemezdi. Evet, Emery Stark bu yaşında bile sinirlenince insanın dünyasını cehenneme çevirebiliyordu.

"Neden seninle burada çalışamıyorum ki?" Tony, kızının kendisi gibi bir dahi olduğunu biliyordu. Bu çok barizdi. Ama Emery'nin bu kadar erken atölyeye girip kendini yaralamasını istemiyordu. Kızı daha altı yaşındaydı ve burası çok fazla kesici, delici ve yakıcı aletle doluydu!

"Bu konuyu konuşmuştuk, Emery."

"Evet ama kesin bir tarih vermiyorsun ki! Zamanı gelince ne demek?" Tony başını iki yana sallayıp derin bir nefes aldı.

"Bak tatlım," Tony, diz çöküp Emery ile aynı boya geldi. "Neden gidip diğer test kitaplarını çözmüyorsun."

"Hepsi bitti ki. Bu sonuncusuydu."

"O zaman gidip biraz kitap okumaya ne dersin?" Emery, kollarını göğsünün altında birleştirip biraz önce babasının yaptığı gibi derin bir nefes aldı.

"Baba, altı yaşındayım, aptal değilim." Tony, ayağa kalkıp yukarıdan kızına bakmaya başladı.

"Ve ben de senin babanım, küçük hanım." Emery son kozunu oynamak için yarı sevimli yarı ağlamaklı bir surat ifadesine bürünüp Tony'e o şekilde bakmaya başladı.

"Lütfen baba." Emery, kenarda duran koltuğu gösterdi. "Şu koltukta oturup hiçbir şeye dokunmayacağım." Hafif çenesini titretip ekledi. "Lütfen."

Tony, gözlerini kapatıp sol eli ile burun kemerini sıktı ve başını iki yana salladı. Kızı neden evet cevabını alana kadar bir şeyi diretmek zorundaydı ki? Tony, gözlerini geri açıp elini indirdi ve Emery'e baktı.

"Tamam." Emery biraz önceki yüz ifadesinden anında kurtulup koltuğa doğru koşmaya başladı. "Ama hiçbir şeye dokunmak yok." Tony, kızın arkasından bağırıp hatırlatma yaptığında Emery başını babasını onaylarcasına salladı.

Birkaç dakika sonra Emery oturduğu koltuktan kalkıp babasının yanına gitmişti. Bir yandan babasıyla yaptığı şeyle alakalı sohbet ederken diğer yandan da pür dikkat babasını izlemişti. Ama söz verdiği gibi hiçbir şeye dokunmadı.

⎊Daughter of Stark⎊Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin