Jean elimden tutarak beni okul binasının arkasına getirmişti. Çoktan zil çalmıştı ve herkes derse girmişti. Böyle bir ortamda yalnız kalmak ister istemez insanı korkutuyordu. Ama şuan Jean ne kadar bağırsa da kızsa da...haklıydı.
Okul binasının arkasındaydık. Jean tek elinde günlük, duvara sırtını yaslamış gözleri kapalı bir şekilde duruyordu. Ben öylece karşısındaydım. Aramızdaki sesliği bozmak için boğazımı temizledim.
"Jean-"
Konuşmamla beraber Jean hızla bileğimden tutup yerlerimizi değiştirmişti. Artık onun yaslandığı duvarda bileklerim hapsolmuş bir şekilde ben vardım. Şaşkınla gözlerimi kapatmıştım. Bir anda böyle bir şey yapmasını beklememiştim. Gözlerimi yavaşça açtığımda Jean'a baktım. Çok sakin duruyordu.
"Günlüğü aldığını biliyordum."
Duydum şeyle beraber şaşkınlıkla ağzımı araladım ama diyecek bir şey bulamayıp geri kapattım. Jean hafifçe bileklerimi bırakıp geri çekildi. Ona baktığımda...gülümsüyor gibiydi. Lanet olsun onu anlamak neden bu kadar zordu ki...
"Sana kızmadım." Jean derin bir nefes alıp başını gökyüzüne çevirdi. "Sadece herkesin içinde okunmasını beklemiyordum sanırım. Onu neden okula getirdin?"
Bir süre küçük çaplı şokun etkisinden çıkamamıştım. Jean günlüğü almamı bildiğine rağmen belli etmemişti, kızmamıştı. Jean'ın sorusuyla hafiften kendime gelmeye çalıştım.
"Bugün okuldan sonra geri bırakmayı düşünüyordum."
"Okudun mu?" Jean başını gökyüzünden çevirip bana döndü.
"Hayır."
Şuan hayatımın en garip anını yaşıyor olabilirdim. Yerin yarılması ya da uzaylıların dünyaya gelmesini umdum.
Jean bir anda içten bir şekilde gülümsedi ve elindeki günlüğü bana uzattı. Günlükle bakışmaya başlarken bu halime küçük bir kahkaha attı.
"Al lütfen. Önceden sana senden nasıl ve neden uzaklaştığımı nasıl anlatacağımı bilememiştim. Son günlerde daha fazla aklıma gelmeye başladın. Ve evet, daha fazla. Hiç çıkmıyordun ki." Jean'ın hafifçe kızardığını görür gibi oldum.
"Sonra aklıma günlükler geldi. Belki bana inanmazsın. Ama eski Jean'a inanırsın diye düşünmüştüm."
Nedense bu sözler gözlerimin dolmasına sebep olmuştu. Yavaşça günlüğü aldım. Jean bana içten bir şekilde gülümsedi.
"Okuduklarından sonrası için, özür dilerim."
Arkasını dönüp uzaklaşırken elimdeki günlüğe bakıyordum. Artık her şey elimdeydi. Eski zamanlar, özlediğim Jean'ın duyguları... Günlüğü göğsüme bastırıp hızla okul binasına doğru gittim. Eve gidince okuyacaktım.
-
Eve geldiğimde hızla çantamdan günlüğü atıp yatağa geçtim. O konuşmadan sonra okulda bütün gün Jean'ı görmemiştim. Şimdi ise elimde tıpkı bir okuma kitabı gibi tuttuğum günlüğe bakıyordum. Bunu okuduktan sonra her şey değişecek miydi? Derin bir nefes alıp ilk sayfayı açtım.
"Sevgili günlük,