Kararsızlık

Esrarengiz Zarf

Kuzey ve Yıldız uzun süre bakışır. Sonra Yıldız hızlı bir şekilde içeri girer.
Yıldız : Ne diyon sen benim gızlarım ölmedimi?
Kuzey : Lan bana bak yalan söylüyorsan seni öldürürüm duydun mu?
Yıldız adamın yakasını tutarak:
- Söyle gızlarım yaşıyor mu? Gızlarım nerde?
Sefer : Lan konuşsana dilini mi yuttun?
Adam : Bakın benim tek bildiğim kızları ölmedi. Hala yaşıyorlar duyduklarıma göre.
Kuzey : Kimden duydun ? Doğruyu söyle!
Adam : Mehmet , Mehmet'ten duydum. Ama nerde olduklarını veya kim olduklarını bilmiyorum sadece yaşadıklarını biliyorum.
Kuzey: O adam kızlarımın nerde olduğunu biliyormu?
Yıldız şaşkınlık ve biraz da kızlarının yaşamış olduğunun verdiği mutlulukla etrafı izliyordur.
Adam: Mehmet biliyor. Ama o asla konuşmaz yani başka bir şekilde öğrenin bence.
Sefer: Bakya birde akıl veriyor?! Oğlum senin aklın sana yetiyor mu ki bize veriyorsun?
Yıldız bağırarak:
- Ula bulacam ben o Mehmet'i bulacam ve konuşturacam. Kızlarını benden koparmalarının hesaplarını soracam.
Kuzey: Mavişim sakin ol.
Yıldız ağlayarak:
- Nasıl sakin olayım Kuzey? Gızlarım bunca yıl yaşıyormuş. Bunca yıl bizden ayrı.
Yıldız dayanamaz ve yavaş yavaş dizlerinin üzerine çöker ve:
- Bunca yıl ya onlara bişey yaptılarsa? Kötü davrandılarsa? Nasıl sakin olayım?
Kuzey yıldızın elinden tutar ve kaldırıp sarılır.
Kuzey: Bulucaz kızlarımızı Yıldız. Bulucaz ve hepsinin hesabını sorucaz.
Sefer: Konuş lan iyiler mi kızlar?
Adam: Bakın kızlarınız iyi yani Aziz bey ne kadar kötü biri olsa bile çocuklara asla zarar vermez ve vermedi.
Sefer: Lan sen birde burda o adamı mı koruyorsun?
Kuzey : Hadi mavişim gidelim.
Kuzey Yıldızı elinden tutar ve sorgu odasından çıkarır. Yıldız hala ağlıyordur ama bir yanımda hala şoktadır.
***
Gökçe: Ne yapsak beraber bir film mi izlesek?
Osman : Olur şöyle en korkuncundan bir korku filmi.
Feride: Aman aman sonra yine bakamazsınız falan.
Herkes güler.
Mine : Abla yaa.
İçeri Mehmet girer.
Feride: Aa Mehmet ne işin var burada?
Emin : Sevkiyat yokmuydu sizin?
Mehmet : Vardı vardıda çok kötü birşey oldu.
Mine : Noldu?
Gökçe : Mehmet konuşsana ya.
Mehmet: Polis pusu kurmuş aracın etrafını sarıp götürdüler adamları.
Osman : Sen?
Gökçe : Osman körmüsün demekki bir şekilde kaçmış.
Feride : Of ya bu çok kötü oldu.
Mine: Evet yaa.
Feride: Babam vefat eder etmez işlerde bir sorun çıkardık!
Gökçe: Babamın yokluğu fark ediliyor.
Mine: Evet ya o şuan burda olsaydı bu sevkiyat kusursuz bir şekilde tamamlamıştı.
***
Yıldız ile Kuzey karakoldaki odalarında oturuyorlardır.
Yıldız: Kuzey şimdi bizim gızlarımız yaşıyor mu?
Kuzey : Evet öyle görünüyor mavişim.
Yıldız ayağa kalkar.
Kuzey : Noldu mavişim?
Yıldız : Bulacam gızlarımızı.
Kuzey : Kızlarımızı bulmak istiyorsak sakin olmalıyız değilmi mavişim ?
Yıldız : Haklısın.
Kuzey : Hadi şimdi istersen yukarı çıkalım güzelce belgeleri dosyaları dün bulduğumuz şeyleri inceleyelim hadi mavişim.
Yıldız : İyi peki gidelim haydi.
***
Feride : Bakın birde gitmek istiyordunuz birde gitseydiniz neler olucaktı? Belki bizi hapise bile atabilirlerdi suçsuz yere.
Mine : Yok canım, biz sonuçta Aziz Kara'nın kızlarıyız.
Feride :Evet tatlım sen git şimdi polise de biz Aziz Kara'nın kızlarıyız bizi hapise atamazsınız de Bak sırf aziz karanın kızı olduğun için bile hapise atarlar.
Gökçe : Tabiki ablacım sonuçta Aziz Kara hukuk kanunun daki bütün suçları işlemiş biri.
Mete : Tamam kızlar bence tartışmayı keselim, şuan önemli olan mevzu ya odaklanalım.
Feride : Mete haklı
Emin : Adamalar konuşmuş mudur?
Mehmet : Sanmam ama içlerinde biri hem korkak aynı zamanda sinsi ondan biraz şüpheleniyorum sadece.
Gökçe: Ay bundan kolayımı var canım adamı ziyarete gideriz veririz bir miktar para susar.
Osman: Ya daha önce konuştularsa?
Mine : Bune ya dipsiz kuyu gibi mevzu.
Feride : Off biz başta bu sevkiyat yapmıyacaktık.
Mehmet : Rahmetli babanız bu sevkiyatı çok istiyordu ölmeden önce hep yapmak istemişti Feride?
Mine : Hep yapmak istediği sevkiyat silah kaçakçılığı mı gerçekten?
Mehmet : Evet.
Feride : Çıldırıcam.
Mete: Sakin ol Feridem.
***
Kuzey ile Yıldızın yanına Sefer gelmiştir.
Sefer : Bacım iyi misin?
Yıldız : İyiyim abi sağol.
Kuzey : Sefer biz bütün şu belgelere bir bakalım.
Sefer: Olur panpa, sırıkk poliss.
Poyraz sessizce şarkı söylüyordur.
Sefer: Bak ya duyuyor mu?
Kuzey Seferin taklidini yaparak:
- Şşşttt uzaylı sırıık Poyraz sırıığııı.
Poyraz : Bağamı dediniz?
Kuzey: Hee sağa dedik.
Sefer : Senden başka sırık mı var?
Yıldız : Şakalaşmanız bittiyse hadi işe koyulalım.
Poyraz : Neden çağırdınız beni?
Sefer: Kek yapalım diye.
Poyraz: Kek mi ne keki? İşteyiz abi ya.
Sefer: Salak bu çocuk ya.
Yıldız : Poyraz ablacım şu dünün belgelerini getirsene şu Mehmet miydi neydi onu özellikle sorguya çekelim o önemli.
Kuzey : Aynen yıldız haklı.
Poyraz : Şeyy...
Yıldız : Ne kıvranıyon ula öyle?
Sefer: Dur tahmin edim, adam yok değilmi?
Kuzey : Ne?! Poyraz adam nerde?
Poyraz : Ya operasyon sırasında adam yokmuş veya kaçmış bir türlü.
Yıldız : Neeyy nasıl olur bu ?
Sefer: Salak işte ne bekliyorsunuz siz bu sırığın operasyonundan? Gerçi şaşırmadım ben.
Kuzey : Oğlum nasıl olur böyle bişey salak mısınız siz?
Sefer : Valla diğerlerini bilmem ama Poyraz salak.
Yıldız : En önemli adamı gaçırmışız siz burda hala tartışıyorsunuz ya!
Sefer : Napalım Yıldız  napalım senin gibi uheyy mi diyelim?
Kapılar açılır içeri Nahide girer.
Nahide bağırarak:
- Gocacumm ben geldim.
Sefer : Hoşgeldin.
Nahide : Hoş geldün mü? Yoğmu şöyle bir hoşgeldin Nahidemm.
Sefer: Yok Nahide yok .
Nahide : Senün sinirlerin bozulmuş.
Sefer : Bozuldu bozuldu bu sırığın oldu her yerde benim sinirlerim bozulur.
Nahide : Gocacumm deme öyle oda burda polislik yapıyor.
Sefer : Polislik mi yapıyor? Ne polisliği Nahide o burda poliscilik oynuyor.
Kuzey : Panpa abartma bak yinede elimizde önemli bilgiler var.
Sefer : Daha önemli bilgiler de olabilirdi ama şuan.
Yıldız : Ben biraz dışarı çıkıyorum. Biraz hava alıcam.
Nahide : Dur Yılduz bende geliyorum,beraber sohbet ederüz.
Yıldız : İyi tamam yenge gel haydi.
***
Mete : Biz gidelim artık annemde çağırıyor.
Feride : Görüşürüz.
Emin ve Osman: E bizde gidelim bari.
Gökçe: Görüşürüz aşko.
Osman : Görüşürüz.
Mete ,Osman ve Emin giderler.
Mine : Ayy yemek mi sipariş etsek ben acıktım.
Gökçe: Ayy evet pizza.
Mine: Hayır hamburger.
Feride: Asuman abla nerde?
Gökçe: O bugün izinliydi ya izin vermiştin sen.
Feride: Evet doğru. Biz yapalım ozaman!
Mine: Abla biz ne anlarız Allah aşkına.
Gökçe : Aynen abla ya.
Feride : Hadi hadi mutfağa.
Gökçe: Okey sister.
***
Nahide : Ne bilgiysiymiş bu bilgi?
Yıldız : Yenge... Gızlarım yaşıyor.
Nahide : Neeyy , ciddi misün Yılduz?
Yıldız : Şaka yapmış gibi bir halim mi var?
Nahide : Valla yok. En yakın zamanda bulursunuz inşallah bebelerinizi.
Yıldız : Ne bebeği yenge onlar şimdi gosgoca gız olmuştur.
Nahide: Valla olmuştur, tatlımı tatlı üç gız olmuşlardır anaaam.
Yıldız'ın yüzünde bir tebessüm oluşur.
Yıldız : Olmuşlardır değil mi?
Nahide : Olmazlar mı tabiki olmuşlardır.
Yıldız :Yenge haydi içeri girelim, soğuk oldu buralar.
Nahide: Haklısın Yılduz çok soğuk oldu buralar. Haydi inelim
Yıldız ve Nahide aşağı inerler.
***
Kızlar mutfağa gelmiştir.
Feride : Eveeet önlükleri takın bakalım. Kızlar önlükleri takar.
Gökçe : Eee napıcaz böyle taktık ama bunları.
Mine : Ayy börek mi yapsak çok çekti canım Asuman abla çok güzel yapardı.
Gökçe : Ay yok yok pizza yapalım.
Feride : Bir siz onları beceremezsiniz.
Mine : Ay haklısın hele bu Gökçe bir yumurta bile kıramaz.
Gökçe: Sanki sen çok kırabiliyorsun ya Mine hanım.
Mine : Evet kırabiliyorum.
Feride yüksek sesle:
- İki daha basit birşey yapıcaz.
Gökçe: Tost yapalım bari.
Mine : Aynen bencede.
Feride : Hayır kızlar makarna yapıcaz.
Gökçe : Makarna mı? Sen basitliği biraz abarttın sanki ablacım.
Mine : Şahsen ben en son ne zaman makarna yediğimi hatırlamıyorum.
Feride: Geçen ay babam iş için şehir dışına çıktığında.
Gökçe : Maşallah ablacım sende herşey aklında tutuluyorsun.
Feride : Neyse konuşmanız bittiyse artık başlayalım. Su kaynadı mı?
Mine: Evet abla.
Feride: Spagettiyi verir misin? Gökçe senede tuzu ver.
Mine : Tabiki abla. Al.
Gökçe: Tamam abla.
Feride makarnayı kaynayan suyun içine döker birazda tuz döker ve ikisini karıştırır.
Feride: Hadi sosa başlayın  sizde.
Mine : Yaa sende en kolayı aldın zoru bize bıraktın.
Gökçe: Birde bize tembel diyor.
Feride : Öğrenmeniz için kızlar. Hadi ben anlatayım siz yapın.
Feride anlatır kızlar da bir yandan yapamaya çalışır.
Mine bir yandan konuşur bir yandan yapar
Mine : Yağ döküyor muşuz tencere ay çok oldu galiba .
Gökçe:Ben hiç karışmasam?
Mine : Yok öyle yapıcaksın hadi domatesleri doğra!
Gökçe : İyi peki.
Feride gülerek:
- Alt üstü bir sos yapıcaksınız.
***
Motorsikletle biri karakolun önünde durur. Siyah giyimli ve yüzünde kask olduğu için yüzü görünmüyordur . İçeri girer ve bir polise zarf uzatır ve bunu Kuzey ve Yıldıza vermesini ister.
***
Kuzey : Panpa sen napıyorsun orda?
Sefer: Oyun oynuyorum.
Kuzey : Oyun mu?
Sefer :  Evet şu varya uçaktan atlayıp evlerden silah toplayıp adam öldürdüğünüz oyun onu.
Kuzey : Heee seninle şu akşamları oynadığımız.
Sefer: Evet panpa o.
Kuzey : Panpa iş saatleri içindeyken bari oynama.
Sefer: İşim yok napayım Kuzey? O sıyrık gibi poliscilik mi oynayım?
Kuzey: Önündeki dosyaları okuyup imzalayabilirsin mesela.
Sefer: Önümde dosya mı var? Ulan Poyrazz getiriyor birde söylemiyor.
Yıldız ile Nahide gelir.
Nahide: Seferr! Napıyorsun?
Sefer hemen oyunu kapatıp dosyaları önüne çeker ve :
- Dosya imzalıyorum Nahide.
O sırada polis gelir ve zarfı getirir.
***
Kızlar sofrayı kurmuş yemek yiyorlardır.
Feride: Siz buna tuz yerine şeker mi attınız bune ya?
Gökçe: Aa bu çok kötü olmuş.
Mine : Ay bune ya. Hep Gökçe yüzünden tuzu o verdi.
Gökçe: Hemen suçu bana at zaten.
Feride : Bari gidelim güzel bir tost yapalım.
Gökçe: Aynı fikirdeyim
Mine: Bende.
***
Kuzeyler zarfı alır.
Kuzey : Bune?
Polis: Bilmiyorum biri verdi.
Der ve çıkar polis.
Yıldız : Kuzey o ne?
Kuzey : Bilmiyorum mavişim ama Yıldız ve Kuzeye yazıyor.
Yıldız : Aç ozaman bakalım.
Sefer bağırarak:
- DUUURUN
Kuzey : Noluyor ya Sefer?
Yıldız : Ne oldu ne bağırıyon abi?
Nahide : Noldu Sefer?
Sefer: Bomba olmasın?
Kuzey : Zarfın içindemi? Allah'ım Yarabbim ya.
Kuzey açar ve içinden bir kağıt çıkar. Kuzey sesli bir şekilde okur "kaybolan kızlar ile ilgili" yazıyordur kağıdın üzerinde. Herkes çok şaşırır.

                     - BÖLÜM SONU -