"KALK ARTIK KIRISHIMA! NE KADAR ÇOK UYUYORSUN SEN BE!"
Kirishima kapısının kırmak istercesine gelen seslerle gözünü açmıştı yeni bir güne.
Uyku sersemliği ile kalkıp bir eliyle gözünü ovuşturarak,kapıyı açmıştı diğer eliyle de.
"Günaydın..." Demişti ama sesi götünden çıkıyordu.
(Böyle yazmazsam içimde kalrdı xjkzh)
"Sana da. Sana da. Hadi yürü. Bugün bizi değerlendirmek için pro kahramanlara dağıtacaklar. Çabuk hazırlan!" Dedi bakugou.
Kirishima,Bakugou'nun bu hâline güldü. Belli etmek istemese de aşırı heyecanlandığı belliydi. Kişiliği gereği belli etmiyordu işte. Oysa çok tatlı oluyordu heyecanlanınca.
"Tamam. Geliyorum." Dedi kapısını geri kapatıp Bakugou'nun "Neden gülüyorsun be!" Gibi laflarına maruz kalmadan.
///////////////////
"Aaa çok iyi! Aynı bölgeye verilmişiz Bakugou! " Dedi elindeki bilgilendirme formuna bakarken kızıl olan.
"Tamam.. Ne bu sevincin Boktan saçlı.. Sakin ol. Nerdeyse hiç yapmamışız gibi davranıyorsun."dedi Sarışın olan. Dışarıdan bakılınca yüzünde hiç bir ifade yoktu. Ama aslında Kirishima'nın bu hallerini çok tatlı buluyordu.
Kızıl olan bir kralın oğlu değildi. Bir prensesin eşi değildi. Bir kral hiç değildi. Halktan biriydi. Ama Kül sarılı için özeldi.
Bazen onun yanaklarını sıkmak da geliyordu içinden. Bunu çok garipsiyordu. O yüzden hemen onun tabiri ile 'siktir edip' eski hâline geri dönüyordu.
"Herkes verildiği pro kahramanın yanına okulun verdiği ulaşım imkanları ile gidiyor. Şimdi!" Demişti öğretmenleri. Onlarda ikiletmeyip-ki Bakugou içten içe sinir oluyordu kendisine emir verilmesine- denileni yapmıştılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyudun Mu? (Kiribaku/Bakukiri)
FanficDilini konuşan birini bulmak zordur. Ama onlar bulmuştu birbirlerini. Ruhlarını tercüme etmek için somut olarak konuşmalarına gerek yoktu. Onlar anlıyorlardı birbirlerini.