𝙴𝚟𝚎𝚛𝚢𝚝𝚑𝚒𝚗𝚐 𝚆𝚒𝚕𝚕 𝙱𝚎 𝙵𝚒𝚗𝚎~𝓢𝓴𝔂𝓭𝓻𝓪𝓰𝓸𝓷

>3

Jiyong Chaerin'i psikiyatristine getirmişti ve  tek başına oturmuş, sırasının gelmesini bekleyen diğer hastalara bakıyordu...

2 yıldır buraya gelmekten artık insanların yüzüne baktı mı ne sıkıntısı olduğunu anlar hale gelmişti... 

4 aydır her Perşembe günü burda olan ve jiyongla konuşan 16-17 yaşlarında bir çocuk olurdu... Jiyong gözleriyle onu arıyordu fakat bulamadı...

'Geçen hafta iyi görünüyordu belki de tedavisi bitti..'  diye mırıldandı kendi kendine...  Ve devam etti 'keşke Chaerin'im de artık buraya gelmek zorunda kalmasa..'

- Ahjusii iyi misin?
Jiyong: ne?

Aniden ona iyi olup olmadığını soran çocukla ani bir cevap vermişti jiyong.

- kendi kendine konuşuyorsun ahjusii.. İyi misin?

Jiyong 5-6 yaşlarında ki çocuğa bakt ve güldü.. Artık bende deliriyorum diye düşündü..

Jiyong: iyiyim, düşünüyordum sadece.
- anladım.. Babamda çok sık dışından düşünür.
Jiyong: öyle mi?
- hı hı.
Jiyong:adın ne senin?
- hyunsoo. Senin adın ne?
Jiyong: jiyong, tanıştığımıza memnun oldum hyunsoo.. Annenle baban nerede?
- doktor abla onlarla konuşmak için içeri aldı ve bana orda oynamamı söyledi ama orada sıkıldım. Yanında oturup bekleyebilir miyim?

Jiyong kafasını salladı..

Jiyong: tabii ki..

Çocuk jiyongun yanına oturdu..

- sen niye buradasın? Hasta mısın?
Jiyong: hayır, hasta değilim. Eşim rahatsız biraz..
- umarım iyileşir.
Jiyong:umarım.. Sen niye buradasın peki?
- bilmiyorum. Annemle babam 2 haftadir beni buraya getiriyor, ilk kendileri doktor ablayla konuşuyorlar sonra doktor abla beni çağırıyor benimle konuşuyor. Sonra eve gidiyoruz.
Jiyong: anladım.

O sırada bir adamla kadın jiyong ve çocuğa doğru geliyordu kadın konuştu.

- Hyunsoo, sana ne demiştim? Kusura bakmayın beyefendi..
Jiyong:hayır, hayır. Sorun değil sohbet ediyorduk hyunsooyla.

Dedi jiyong gülümseyerek.

- abim ahjusiinin üzgün göründüğünü söyledi bende onunla konuşmak istedim, kötü bir şey yapmadım!
- abin... İyi yapmışsın.. Doktor abla seni bekliyor hadi koş.

Dedi babası..  Ve çocuk koşarak doktorun yanına gitti..

- Tekrardan kusura bakmayın.
Jiyong: hayır, önemli değil.

O sırada chaerinin doktoru chaerinle beraber odasından çıktı...

Jiyong hızla ayağa kalktı ve yanlarına gitti..

Chaerin ağlamıştı gözlerinden belliydi..

Ona sarıldı..

Jiyong: niye ağladın?
Chaerin: bilmiyorum..

Dedi Chaerin titreyen sesiyle..

Jiyong:önemli değil... Beni burada oturup bekler misin?

Jiyong doktorun odasına geçti ve doktorda arkasından içeri girip kapıyı kapattı..

Chaerin kafasını salladı ve bir köşeye oturup jiyongu beklemeye başladı.
..

- Chaerin hanımda yavaş yavaş tedaviye yanıt alıyormuşum gibi hissediyorum ama onunla yaşayan kişi sizsiniz... Ne düşünüyorsunuz?
Jiyong: geçmişe göre daha iyi sanki... Ama günlük krizleri artı...
- nasıl yani? Ne tür bir kriz?
Jiyong: kim olduğunu, nerede olduğunu, benim kim olduğumu sıkça unutuyor ve benden korkuyor ve etrafında ne varsa fırlatıyor.. Bazen ilaçlarını alır almaz sakinlesiyor ama bazen ilaçlar işe yaramıyor... Bazen Dupdururken ağlamaya başlıyor.. Bazen aşırı enerjik oluyor...
- bipolar kişilik bozukluğu olan hastalar, duygularını en uçta yaşar...
Jiyong: biliyorum.. Kendine zarar vermesinden korkuyorum bu yüzden evden çalışmaya başladım.. Onu yalnız bırakmak istemiyorum, evden çıkacağım zamanda kardeşini arıyorum... Artık ne yapmam gerektiğini bilmiyorum bazen kardeşini de tanımıyor...
- ilacının dozunu artıracağım böylece gün içinde daha az kriz geçirir ve ailesini tanır.. Başka bir şey var mı?
Jiyong: geçen gün hiç yapmadığı bir şey yaptı.. Daha doğrusu söyledi... Kendi yansımasından korktuğunu söylemesi.. İyi bir şeye yönlendirmek istiyorum bunu ama...
- kendinden korkmuyor, kriz anında ki kendinden korkuyor.. Size, kardeşine veya kendisine zarar vermekten korkuyor ve  bu hastalığın bu derecesinde gayet normal bir şey korkacak bir şey yok... Siz nasılsınız jiyong bey?
Jiyong: bilmiyorum. Chaerin'den başka hiçbir şey düşünemiyorum, aklım sürekli onda. Uykularım bölünüyor, uykudan uyanıp yanımda mı diye kontrol ediyorum sonra tekrardan uyuyorum... İşe gidemiyorum... Sürekli Chaerinin gözümün önünde olmasını istiyorum. Bazen kendimi kendi kendime konuşurken buluyorum, yakında bende delireceğim.

Kadın jiyonga güldü.

- siz sadece çok fazla seviyorsunuz jiyong bey. Korkmayın, delirmiyorsunuz... Ve sevginiz karşılıklı, Chaerin hanımda sizi çok seviyor, kendinde olduğu zamanlarda bana durmadan sizi yorduğu için üzüldüğünü söylüyor.. Bu zamanlarda birbirini sizin gibi seven çiftler bulmak zor... Ve kontrol manyağı da değilsiniz merak etmeyin, yaptığınız şeyler eşi hasta olan ve sizin gibi eşini çok seven bir adam için normal şeyler. Kendi sağlığınız için size evde yapabileceğiniz, bir hobi bulmanızı öneririm, belki Chaerin hanımla beraber yaparsınız ve bu ikiniz içinde ruhsal bir tedavi olur.

Jiyong kafasını salladı.

Jiyong: güzel fikirmiş.
- beğenmenize sevindim. Şimdi herhangi bir yan etkisi olmaması için, Chaerin hanımın 2 ilacının dozunu düşürüp 3 tanesinin dozunu artırıyorum, yine de aşırı uyku, kalp çarpıntısı, terleme, dilde şişme ve vücutta kızarıklar, kaşınma görülürse derhal bana ulaşın.  İçinizi rahat tuttun, 2 yıllık gözlemime göre Chaerin hanımın tedaviye yanıt vermeye başladığını rahatça söyleyebilirim.
Jiyong: teşekkürler..
- haftaya tekrar aynı gün ve aynı saatte bekliyorum.

Jiyong kafasını salladı ve saygıyla eğilip selam verdi ve odadan çıktı..

Chaerin jiyongu görünce hemen ayağa kalktı, jiyong chaerinin yanına gitti ve chaerin aniden jiyonga sarıldı..  Jiyong aniden sarılınca şaşırsada chaerini kollarının arasına aldı.

Jiyong: bir şey mi oldu?

Chaerin kafasını salladı.

Chaerin: hayır, sadece özledim... Jiyong
Jiyong: hm?
Chaerin: seni seviyorum..

Jiyong'un gözleri doldu.. Aylardır, bunu duymuyordu.. Aylardır Chaerin'den  duyduğu şeyler hep aynıydı.. 'git buradan', 'korkuyorum', 'sen kimsin', 'özür dilerim', 'uzak dur benden' ve dahası...

2 sene önce her gün onu sevdiğini söyleyen sevgilisinden 2 yıldan sonra ilk defa 'seni seviyorum' lafını duymuştu..

Jiyong: bende seni seviyorum...

Dedi göz yaşını tutmaya çalışırken.. Chaerin fark etmeden dolan gözlerini sildi ve Chaerine gülümseyerek baktı..

Jiyong: aç mısın? Bir şeyler yemeğe gidelim mi?
Chaerin: olur.

Jiyong chaerinin elini tuttu ve yürümeye başladı..

Jiyong: nereye gidelim?

__

Duygusal ve ciddi şeyler yazmaya çalışıyorum oluyo mu