SÜPRİZLİ GECE!

9 2 0
                                    

Aklımdan çıkmıyor aklım çıkıyor ama o çıkmıyor. Ben ne yapacağımı bilmiyorum . Artık kendimi karanlığa mı bıraksam diyorum. Hem onuda görürüm. Evet galiba bunu düşünücem. Ama önce bir işim var bu beyaz prensin kim olduğunu öğrenmek var. Plotoniğimmiş. Ne komik . Sanki sana bakıcam. Ama bir anda aklıma dudakları geldi. Benimde aklıma anında arda geldi. Kendimi artık gerçekten yarım hissediyordum. Bunun kim olduğunu öğrendiğimde kendimi kanlaığa teslim edebilirdim. Aslında sanıldığı kadar kötü bir şey deil karanlık. Karanlık hep karanlık kalıyor. Beyaz onun yanında pasif kalıyo. Ama beyaz öyle mi hayır beyaz ufacık kirlense hemen kararır. İşte iyi olmaktansa kötü olmayı tercih ederdim bu yüzden. Ama bu dünyadan bu adamın kim olduğunu öğrenmeden gitmeyecektim sevgilimin yanına. Karanlığa teslim olmayacaktım. Şimdilik beyaz kalmaya ve kirlenmemeye çalışacaktım.

Neyse o günün sabahı uyandım. Karşımda ban bakan maskeli bir adam. O anın korkusuyla çığlık attım. Bir anda yerinden sıçradı.
X:Ne bağırıyosun kızım. Benide korkuttun.
Tuğçe: Ay pardon ya sabahın bu vakti başımda bekleyen maskeli bir değişik beklemiyordum . Pardon ya cidden. Hah.
X: Pardon ya özür dilerim sen haklısın.
Tuğçe: Tabi ben haklıyım. Ee sen böyle gizemli abi tiplerinde ne kadar kalıcan böyle, beni sevgilim bekler.
Dediğim an ;
X: Ne sevgilisi ölmedi mi senin sevgilin, yaşıyomu yoksa?
Tuğçe:Hayır . Ama ben onun yanına gidicem ve bunun içinde fazla vaktim yok niye burda olduğumu söyle de bende senin kim olduğunu öğrenip gidicem. Yani artık kanlığa bırakıcam kendimi.
Dedim ve kocaman bir gülümseme attım.
Tabi sonra yine soldurdum yüzümü.
X:Ardayı çok mu seviyordun cidden, yani beni sevmeyi düşünmez-
Tuğçe: Bak benim kalbimde ardadan başkası yok . Seni sevemem yada senin sevgine karşılık veremem. Ayrıca evet çok seviyordum. Hala daha çok seviyorum. Bu yüzden gidicem fazla vaktim yok kimsin sen söyle hadi daha arkadaşlarıma bir mektup ve video hazırlıycam. Kimsin sen?
Dedim elimi uzattım maskesini indirmek için. Ama bir anda geriye çekildi.
X:Akşama görürsün. Ama akşama hazır ol bir yemek yiyelim zaten seni hazırlamaya gelicekler.
Tuğçe: A.. ama kapıyı mı kilitledi bu. Heyyy açsana be manyak mısın. Heyyy.
Kapıyı kilitleyip gitmişti. Bende başımda bir manyak olduğunu düşünmeye başlamıştım. Ama akşamı beklemem lazımdı. Sonuçta kim olduğunu  öğreniceğimi söyledi. Ama kendimi onun yanında güvende hissediyordum. Çünkü..... Çünkü aynı... aynı arda gibi kokuyordu. Ve ben bu sürede her zaman başımdayken uyanıyodum. Ne ara geliyodu bu yanıma da başımda oturuyodu. Ama sorun şu ki uyanık oluyodu. Ben onun maskesini indirip kim olduğuna baksam bakamıyodum. Gerçekten manyak gibi her sabah uyandığımda başımdaydı. Ama ben bundan rahatsız olmuyordum sorunda buydu. Acaba ihanet miydi bunun adı?Galiba evet. Ama ona aşık deildim. Buda iyi birşeydi benim için.
Neyse böyle böyle düşünürken bir anda kapı çaldı. İçeriye girdi. İçeriye kuaför, masöj , terzi ve modacı girdi. Bende onlara mal mal bakarken en sondada içeriye girdi. Harbiden ben bunun adinı sormayı unutmuştum.
Tuğçe: Hey bi baksana senin adın ne?
X:Eeee bana istersen arda diyebilirsin.
Tuğçe:Nedennn?
X:İki ismimden biri arda da ondan.
Dedi ve gülümsedi. Bende ona gülümsedim. Sonra akşama hazırlamaya başladılar beni.

 Sonra akşama hazırlamaya başladılar beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ama sorun şu ki benim kıyafetlerimin bu adamda ne işi vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ama sorun şu ki benim kıyafetlerimin bu adamda ne işi vardı. Olm sırf merakıma yenik düştüğüm için bu çile yoksa çoktan gitmiştim . Bu dünyadaki izlerim tek tek silinmişti dünyadan. Bende sonsuza kadar yok olmuştum da neyse. İllaki öğrenicem senin kim olduğunu arda bey.
Aıyhh arda diyince tüylerim ürperdi.
Neyse ben prensesler gibi olmuştum. Ardada beni aşağıda bekliyordu. Ama sanırım ben ona x demeye devam edicem. Aklıma hep arda geliyor. Ama bide aklıma yatmayan birşey daha var. Onun yanındayken ardayı daha az görmeye korkarak uyanmamaya başladım. Aşağıya indiğimde üstüne mavi bir takım geçirmiş.

Ardanınkilere çok benziyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ardanınkilere çok benziyordu. Simli simli yüzündede siyah ama simli sadece göz çevresini kapatacak bir maske var.

 Simli simli yüzündede siyah ama simli sadece göz çevresini kapatacak bir maske var

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bende indim aşağıda beni bekliyordu. Tabi bende indim aşağıya . Uzunca bir sofra kurulmuştu. Resmen buranın kralı gibi birşeydi.
Arda:Seni hiçbir yere bırakmam . Yani o aklındaki intihar mevzusunu çıkart . Zaten bizzat ben seni bugün sevgiline kavuşturucam. Bende mutlu olmanı isterim. Üzgün olamanı istemem......
Tuğçe : Neden böyle davranıyosun. Ha kendim ölmüşüm ha sen öldürmüşsün.
Arda: Öldüreceğimi kim söyledi.
Tuğçe : Sen şaka mı yapıyorsun ya !!! Napıcan rüyamda mı kavuşturcan?!!!
Dedikten sonra sustu ve önüne dönüp oturdu. Benide oturmam için eliyle sandalyeyi gösterdi. Bende somutgan bir tavırla hemen oturdum. Tabi ki sinir olmuştum. Sevgilime kavuşmamı engelliyecekti bu manyak. Ama onun kim olduğunu öğrenip gidicektim bu dünyadan sonsuza dek. Benim izlerim artık kimsenin yarasına merhem olmazdı. Daha da yarasını deşerdim insanların bu yüzden en iyi ölmek.................!
Dedim kendi kendime içimden . Oda sanki anlamış gibi kafasını iki yana salladı somurtgan bir ifadeyle. Bende anlamamış gibi bakıyordum ne yani duyuyor muydu yoksa beni bir tesadüf müydü bu? Neyse yemek yemeye koyulduk tabi ben sadece su içmiştim onunda yemeğini bitirmesini bekliyordum. Oda benim yemediğimi görünce yanıma çekti sabdalyesini oturdu yanıma. Sanki dejavu yaşar gibi oldum. Ardayla birlikte bartu hastanedeyken aynı x'in yaptığı gibi benim ağzıma depmeye başlamıştı. Cidden dejavu mu bu . Ben bunu içimden dedikten sonra gülümsedi.
Tuğçe:Neye g*lüy*sun acaba?(ağzı dolu)
Arda: Dejavu deil merak etme.
Ağzımdakileri yuttuktan sonra bir bağırmışım ama ben bile sağır oldum.
Tuğçe: NEYYYYYYY!!!! Kimsin olm sen nerden duyuyon benim içimden söylediklerimi?
Arda:İçinden mi söyledin bakışlarından öyle zannettim ya ondan .
Sonra hemen bir hışımla maskesini çıkardım. Çıkarmaz olaydım ama sevinmiştim aynı zamanda. Zaten maskeyi çıkarmamla saray gibi yerden çıkmam bir oldu. Bu bu o olamazdı. Yıllar önce ölmüştü. Bu benim platoniğim olamazdı. Çünkü sevgimiz karşılıklıydı onunla.

Seni seviyorum Ardaa.................

                    DEVAM EDECEK...................

Elementel!...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin